Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

MEMDUH ŞEVKET ESENDAL (1883-1952)

  • Edebiyatımızda Çehov tarzı hikâyenin temsilcilerindendir. 
  • Hikâyelerine konu olarak, halkın içinde ilgi çekmeyen kişileri ve onların önemsiz görünen davranışlarını alır.
  • Bunların gülünç, iyi ve kötü yanlarını sevdirerek tanıtır. 
  • Hikâyelerdeki kişileri çevremizde görür gibi, tanır gibi oluruz.
  • Hikâye türüne yalınlık getirmiş, onu gereksiz süslemelerden kurtararak halktan kişilere ve basit görünüşlü gerçek olaylara yöneltmiştir.
  • Marifeti hayata uymayan bir şey kabul eder. Kahramanlarının ruhsal durumlarını basitçe anlatmıştır. 
  • Eserlerinde konuşma dilini kullanır. Hikâyelerinde gözlem gücü son derece kuvvetlidir.
  • ESERLERİ
  • Hikâyeleri: Otlakçı, Hikâyeler, Mendil Altında, Hava Parası, Temiz Sevgiler Romanları: Ayaşlı ve Kiracıları, Miras, Vassaf Bey

 

SAİT FAİK ABASIYANÎK (1901-1962)

  • Edebiyatımızdaki Çehov tarzı hikâyenin temsilcilerindendir.
  • Yazmanın kendisi için bir ihtiyaç olduğuna inanmıştır.
  • Gözlemci ve gerçekçi bir yazardır.
  • Toplumcu konu alan hikâyelerinde toplumdaki bazı problemleri işler.
  • S.Faik'e kadar işitilmemiş, okunmamış sözler, hatta kelimeler, yadırganan bir üslup, konu sayılamayacak kadar aykırı konular onun dikkatini çekmiştir.
  • Düşüncelerini ve hayallerini içtenlikle anlatır.
  • Hikâyelerinde yakından tanıdığı, gözlemlediği kişileri okuyucularına anlatır.
  • Kahramanlarını, yaşadıkları çevreye ve karakterlerine uygun olarak ele alır ve anlatır.
  • Deniz, tabiat, yaşlı adam, bir boyacı çocuk, balıkçı kahvesi onun hikâyelerinde sık rastlanan unsurlardır.
  • Hikâyelerini yapmacıklıktan ve sanat kaygısından uzak bir dille yazmıştır.
  • ESERLERİ:
  • Romanları: Kayıp Aranıyor, Medar-ı Maişet Motoru
  • Hikâyeleri: Semaver, Şahmerdan, Sarnıç, Havada Bulut, Son Kuşlar, Alemdağ’da Bir Yılan, Lüzumsuz Adam, Mahalle Kahvesi

 

AHMET HAMDİ TANPINAR (1901-1952)

  • Hikâye, roman, deneme, makale, edebiyat tarihi ve şiir türünde eserleri vardır.
  • En önemli yönü şairliğidir.
  • Şiirlerinde temel unsur musiki, his ve hayaldir.
  • Şiirlerinde dış öge olarak ahenk, iç öğe olarak zaman kavramıyla bilinçaltı ağır basar.
  • Renkli, pürüzsüz anlatımıyla insanı içten kavrayan şairdir.
  • Şiirlerini sade bir dille yazmıştır ve hece veznini kullanmıştır,
  • Şiirleriyle olduğu kadar psikolojik hikâye, roman ve edebi incelemeleriyle de tanınır.
  • Hikâye ve romanlarında kendi dönemindeki toplum hayatını ve bu hayatın çelişkilerini ortaya koymuştur.
  • Roman ve hikâyelerinde psikolojik yön önemli bir yer tutar.
  • Sanatçı, dili başarıyla kullanır.
  • ESERLERİ:
  • Romanları: Mahur Beste, Sahnenin Dışındakiler, Huzur, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Aydaki Kadın
  • Deneme: Beş Şehir
  • Hikâyeleri: Yaz Yağmuru, Abdullah Efendi’nin Rüyaları Edebiyat Tarihi: XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi Şiir: Şiirler

 

PEYAMİ SAFA (1889-1961)

  • Roman, hikâye ve makale türünde eserler vermiştir.
  • İşlediği konuya hâkimdir. Üslubu kuvvetli ve eserlerini ören zengin fikir unsurları vardır.
  • Felsefe ve psikoloji alanlarında geniş bilgiler edinmiştir. 
  • Romanlarında psikolojik tahlillere önem verir.
  • Dokuzuncu Hariciye Koğuşu adlı eserinde kendi hayatının bir bölümünü anlatmıştır.
  • ESERLERİ
  • Tiyatro denemesi: Gün doğuyor
  • Biyografi: "Kimdir? Nedir?" (Kurtuluş savaşı büyüklerinin hayatlarını anlatan ilk eseridir.)
  • Romanları: Sözde Kızlar, Canan, Mahşer, Fatih-Harbiye, Matmazel Noralya’nın Koltuğu, Yalnızız, Şimşek, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu.

 

FALİH RIFKI ATAY (1894-1971)

  • Fıkra, makale, anı, gezi ve sohbet türlerinde özlü yazılarıyla tanındı.
  • Birinci dünya savaşma katıldı ve yazılarıyla kurtuluş savaşını destekledi.
  • Falih Rıfkı, Atatürk devrimlerini koruma gibi toplumsal ve güncel konuları da kullanarak fikir ve siyaset hayatımıza batılılaşma çabalarına yön verdi.
  • Eserlerinde yalın ve duru bir anlatım vardır.
  • Cumhuriyetten sonra oluşan Türk seyahat edebiyatının oluşmasında önemli bir rolü vardır.
  • Gazetecidir, birçok gazetede çalışmıştır.
  • ESERLERİ
  • Gezi: Denizaşırı, Yeni Rusya, Bizim Akdeniz, Tuna Kıyıları, Yolcu Defteri 
  • Anı: Ateş ve Güneş, Zeytindağı, Atatürk’ün Bana Anlattıkları, Çankaya 
  • Fıkra: Eski Saat, Akşam
  • Politikayla ilgili makale, anı ve hatıralarını topladığı Niçin Kurtulmamak, Batış Yılları, Çile gibi eserlerinin yanında “Roman” adlı bir denemesi vardır.

 

NURULLAHATAÇ (1898-1957)

  • Yazı hayatına şiir, makale ve tiyatro eleştirileriyle başladı.
  • Deneme ve eleştiri türlerinde başarılı eserler verdi.
  • Cumhuriyet sonrası edebiyatımızda yol gösterici bir görevi üstlenmiştir. 
  • Türkçeyi özleştirmedeki yılmayan çabasıyla, nesir anlatımında devrik cümlenin, konuşma dilinin gerekliliğini savunması ve uygulamasıdır.
  • ESERLERİ
  • Karalama Defteri, Günlerin Getirdiği, Sözden Söze, Ararken, Diyelim, Söz Arasında, Okuma Mektuplar, Söyleyişler

 

 SUUT KEMAL YETKİN (1903-1980) 

  • Edebiyatımızda deneme ve eleştiriyle tanınmıştır.
  • Sanat, estetik, resim, felsefe konularında eser verdi ve birçok dergide bu konularda yazılar yazdı.  
  • Sanat ve edebiyat konuları üzerinde özel görüşleriyle, düşüncelerini, kesin kurallara bağlanmaksızın duygulu bir biçimde belirtir. 
  • Açık ve özlü bir anlatımı vardır.
  • ESERLERİ:
  • Denemeleri: Düş’ün Payı, Yokuşa Doğru, Denemeler, Edebiyat Konuşmaları,
  • Edebiyat Üzerine Çeviriler: Andre Gide’den çevirdiği “Seçme Yazılar”, Calvet çevirdiği “Dünya Edebiyatının Ölmeyen Üç Tipi: Hamlet-Don Kişot-Faust”

 

ABDÜLHAK ŞİNASİ HİSAR (1888-1963)

  • Edebiyata Dergâh, Yarın, İleri ve Medeniyet dergilerinde çıkan eleştiri yazılarıyla başladı.
  • Teknik yazıları ve romanlarıyla ün yaptı.
  • Şiir de yazan Şinasi Hisar son yıllarında mensur şiir ve anı türünde eserler verdi.
  • Nesirlerinde görgü, hatıra, tasvir ve kültür unsurları ağır basar.
  • Eserlerinin ağırlıklı noktasını mutluluklarla geçmiş gençliği ve 20. yy. başlarındaki rahat İstanbul yaşamları oluşturur.
  • Eserlerinde mekân olarak İstanbul; özellikle de Boğaziçi önemli yer tutar.
  • ESERLERİ
  • Romanları: Fahim Bey ve Biz, Çamlıca’daki Eniştemiz, Ali Nazmi Beyin Alafrangalığı ve Şeyhliği Anıları: Boğaziçi Yılları, Geçmiş Zaman Köşkleri, Boğaziçi Mehtapları, Geçmiş Zaman Fıkraları

 

AHMET KUTSİ TECER (1901-1967)

  • Duygulu ve memleket şiirleri ile tanınır.
  • Şiirlerinde Anadolu halk motiflerini işlemiştir, 
  • Hece ölçüsüne yeni biçimler eklemiştir. 
  • Avrupai şiir anlayışında, âşık tarzı söyleyişe yönelmiştir.
  • Şiirlerinde iç duygu ve bununla birlikte gelişen hafif sesli bir musiki havası vardır.
  • Halk Edebiyatı üzerine araştırmaları önemlidir. Edebiyatımıza Aşık Veysel’i kazandırmıştır.
  • ESERLERİ
  • "Şiirler” tek şiir kitabıdır.

 

AHMET MUHİP DIRANAS (1909-1980

  • Fransız Sembolistlerinin ve Yeni İzlenimcilerinin sanat anlayışını benimsemiştir.
  • Vezin ve kafiyeye büyük önem veren bu anlayış, tabiattaki bir anlık görünüşten yola çıkarak, onun gerisindeki saf düşünceye yönelir.
  • Şiirlerinde biçim ve ahenge önem verir. 
  • Şiirlerinde ruhun dalgalanışlarını dile getirmiştir.
  • Şiirlerinde konu olarak Anadolu’yu, memleket manzaralarını, tabiat ve tarih sevgisini işlemiştir.
  • Destanımsı şiirleri de vardır.
  • Ölçü ve kafiyeye sıkı sıkıya bağlıdır.
  • Sese ve ahenge önem verir.
  • Fransız şair Baudelaire'nin etkisindedir.
  • ESERLERİ
  • Tiyatroları: Gölgeler, O Böyle İstemezdi
  • Şiirleri İş Bankasınca 1974 yılında "Şiirler" adı altında toplanmıştır.

 

NECİP FAZIL KISAKÜREK

  • Şairliğe ilk adımını on yedi yaşında iken, annesinin arzusuyla başladı ve ilk şiirleri Yeni Mecmua'da yayımlandı. Milli Mecmua ve Yeni Hayat dergilerinde çıkan şiirleriyle kendinden söz ettirdikten sonra, Paris dönüşü yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitapları onu çok genç yaşta çağdaşı şairlerin en önüne çıkararak edebiyat çevrelerinde büyük bir hayranlık ve heyecan uyandırdı. Henüz otuz yaşına basmadan çıkardığı yeni şiir kitabı “Ben ve Ötesi (1932)” ile en az öncekiler kadar takdir toplamayı sürdürdü. 
  • Şöhretinin zirvesinde iken felsefi arayışlarını sürdürüp içinde yeni bir dönemin doğum sancısını hisseden Necip Fazıl için 1934 yılı gerçekten de hayatının yeni bir dönemine başlangıç olur. Bohem hayatının en koyu rengiyle yaşadığı günlerde Beyoğlu Ağa Camii'nde vaaz vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile tanışır ve bir daha ondan kopamaz.
  • Necip Fazıl'ın hemen tümünde üstün bir ahlak felsefesinin savunulduğu tiyatro eserlerini birbiri ardına edebiyatımıza kazandırması bu döneme rastlar. “Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak” gibi piyesleri büyük ilgi görür. Bu eserlerden “Bir Adam Yaratmak” , Türk tiyatrosunun en güçlü oyunlarındandır.
  • Necip Fazıl'ın şairliği ve oyun yazarlığı kadar önemli yönü, çıkardığı dergilerle düşünce hayatımıza kattığı zenginlik ve bu dergilerde çıkan yazılarla sürdürdüğü mücadeledir. Haftalık Ağaç dergisi (1936,17 sayı) dönemin ünlü edebiyatçılarının toplandığı bir okul olmuştur. Büyük Doğu dergisinde çıkan yazılarıyla İsmet Paşa ve tek parti (CHP) yönetimine şiddetli bir muhalefet sürdürmesi sonucu hakkında açılan çok sayıda davada yüzlerce yıl hapsi istendi. 163. maddeye aykırı bulunan yazıları ve kimi zaman da bulunan bahanelerle birkaç yılda bir hapse mahkûm oldu. “Cinnet Mustatili” adlı eserinde hapishane anıları yer alır.
  • Sık sık kapatılan ve çeşitli bahanelerle toplatılan Büyük Doğu'nun çıkmadığı sürelerde günlük fıkra ve çeşitli yazılarını Yeni İstanbul, Son Posta, Babıalide Sabah, Bugün, Milli Gazete, Her gün ve Tercüman gazetelerinde yayımlandı. Büyük Doğu'da çıkan yazılarında kendi imzası dışında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet Abdülbaki gibi müstear isimler kullandı. 1962 yılından itibaren de hemen hemen tüm Anadolu şehirlerinde verdiği konferanslarla büyük ilgi topladı. Başta İdeologya Örgüsü (1959) olmak üzere düşünce eserleriyle kültür hayatımıza verdiği büyük hizmet, diğer tüm yönlerini bile geride bırakacak üstünlüktedir.
  • 1980'de Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü'nü, “İman ve İslam Atlası” adlı eseriyle fikir dalında Milli Kültür Vakfı Armağanı'ın (1981), Türkiye Yazarlar Birliği Üstün Hizmet Ödülü'nü (1982) almıştır. Ayrıca Türk Edebiyatı Vakfi'nca 1980'de verilen beratla <(Sultan-üş Şuara” (Şairlerin Sultanı) unvanını kazanmıştır.
  • ESERLERİ
  • Şiir: Örümcek Ağı, Kaldırımlar, Ben ve Ötesi, Sonsuzluk Kervanı, Çile, Şiirlerim, Esselâm, Çile Oyun: Tohum, Bir Adam Yaratmak, Künye, Sabır Taşı, Para, Nami Diğer Parmaksız Salih, Reis Bey, Ahşap Konak, Siyah Pelerinli Adam, Ulu Hakan Abdülhamit, Yunus Emre.
  • Roman: Aynadaki Yalan, Kafa Kâğıdı
  • Hikâye: Birkaç Hikâye Birkaç Tahlil, Ruh Burkuntularından Hikâyeler, Hikâyelerim Hatırat: Cinnet Mustatili, Hac, O ve Ben, Babıâli.

 

ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI

  • Anadolu'da görev yaptığı yıllarda tanıdığı yöreler, kişisel izlenim ve gözlemleri şiirinin duygu ve düşünce kaynağını oluşturmuştur. Doğayı izlenimci bir gözle, ülke gerçeklerini ve bireysel duygulanışları içli bir duyarlığın sezgileriyle ve öznel bir Bakışla, şiirinde yansıtmıştır.
  • Anadolu'dan değişik, canlı görünümler çizmiştir. Kullandığı simgeler ve yaptığı betimlemelerle "hayal"i ön planda tutmuştur.
  • Doğa, gurbet, deniz, ölüm ve özlem, şiirlerinin başlıca temalarıdır. Hece ölçüsü geleneğine bağlı kalmıştır. Giderek öz Bakımdan, bu geleneğin öncüleri olan F.N. Çamlıbel ve O.S. Orhon'un etkilerinden arınmış, çağdaş Fransız şiirinin yapı özelliklerinden yararlanmıştır.
  • ESERLERİ:
  • Deniz Sarhoşları (1926,1929)
  • Yayla Dumanı (1934)
  • Sarıkız Mermerleri (1940)
  • Yayla Dumanı-Seçme Şiirler (1945) Bütün Eserleri (1988, ölümünden sonra)

 

CAHİT SITKI TARANCI

  • Hece ölçüsünün olanaklarını genişletti; içtenlik, yalınlık ve akıcı bir söyleyişin egemen olduğu; aşk, doğa sevgisi, geçmiş, ölüm, özlem, yalnızlık, yaşama sevinci gibi izleklerin işlendiği şiirlerinde şairanelikten ve şiirsellikten vazgeçmedi. Fransız şairlerinden, özellikle Baudelaire ve Verlaine'den etkilenmiştir.
  • Ona göre şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır. Şiirde ses, anlam ve biçim bütünlüğü arar.
  • Vezin ve kafiyeden kopmamış; ama ölçülü veya serbest, her türlü şiirin güzel olabileceği inancını taşımıştır.
  • Açık ve sade bir üslubu vardır. Çoğu gerçeğe bağlı olan mecazları, derin, karışık ve şaşırtıcı değildir. Uzak çağrışımlara ve hayal oyunlarına pek itibar etmemiştir. Zaman zaman bazı imaj ve sembollere başvurmuştur.
  • Şiirlerinde en çok yaşama sevinci ve ölüm temalarına yer vermiş, ama hep ölümün üstüne gitmiştir. Ayrıca yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, kaçış, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de şiirlerine konu olmuştur. "Sanat için sanat" ilkesine bağlı kalmıştır.
  • Batıya yönelen şiirimizde öncelikli bir yeri vardır, şiirinde divan etkisi yoktur, daha çok halk şiirinden yararlandığı söylenilebilir (Karacaoğlan’a yaklaşan deyişleriyle). İlk şiirlerinde Fransız ozanların etkileri görülür. Tüm bunlara bir açılım kazandırmak umuduyla Orhan Veli hareketine katılır; ancak aradığını bulamadığı için sonra vazgeçer.
  • Cumhuriyet Dönemi’nin önemli şairlerindendir. Şiir yazmaya lise yıllarında başlayan Cahit Sıtkı Tarancı, Otuz Beş Yaş şiirinin 1946 CHP Şiir Yarışması’nda birincilik kazanmasıyla ününü pekiştirdi. Şiirlerinde yaşamanın ve aşkın güzelliğini ören, ölümün üstünlüğünü vurgulayan şair, anlatım gücüyle dikkat çekti.
  • ESERLERİ:
  • Şiir:
  • Ömrümde Sükût (1933, 1968)
  • Otuz Beş Yaş (1946, 1982)
  • Düşten Güzel (1952, 1969)
  • Sonrası (Ölümünden sonra 1957, 1962)
  • Mektup:
  • Ziya’ya Mektuplar (Ölümünden sonra 1957. Ziya Osman Saba'ya mektupları) öykü:
  • Cahit Sıtkı'nın Hikâyeciliği ve Hikâyeleri (Ölümünden sonra Selahattin Ömerli derledi, 1976) Bütün Şiirleri (Asım Bezirci derledi, 1983)

 

FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA

  • Toplumculuğunun temelinde insana ve insan hayatına saygı yatan Dağlarca, bu yüzden hiç bir edebî akım ve kişiden etkilenmeden kendi kozasını örer.
  • Çok yazan ve üreten bir şair kimliğiyle, bağımsız kalarak hiçbir şairden etkilenmemiş, hiçbir akımın etkisinde kalmayarak şiirlerini yazmıştır. Onun sanat anlayışını şu cümlesi özetler: "Sanat eseri hem bir saat gibi içinde bulunduğumuz zamanı, hem de bir pusula gibi gidilmesi gereken yönü işaret etmelidir."
  • ESERLERİ
  • Şiir kitapları: Havaya Çizilen Dünya (1935), Çocuk ve Allah (1940), Daha (1943), Çakırın Destanı (1945), Taş Devri (1945) Üç Şehitler Destanı (1948), Toprak Ana (1950), Aç Yazı (1951), Samsun'dan Ankara'ya (1951), İnönü'ler (1951), Sivaslı Karınca (1953), Asu (1955), Delice Böcek (1957), Batı Acısı (1958), Gezi - Mevlâna’da Olmak (1958), Hoo'lar (1960), Özgürlük Alanı (1960), Cezayir Türküsü (1961), Aylam (1962), Türk Olmak (1963), Yedi Memetler (1964), Çanakkale Destanı (1965), Dışardan Gazel (1965), Kazmalama (1965), Yeryağ (1965), Viyetnam Savaşımız (1966), Açıl Susam Açıl (1967 - Üsküp, Çocuk Şiirleri), Kubilay Destanı (1968), Haydi (1968), 19 Mayıs Destanı (1969), Viyetnam Köyü (1970), Hiroşima (1970), Malazgirt Ululaması (1971), Kınalı Kuzu Ağıdı (1972), Haliç (1972), Gazi Mustafa Kemal Atatürk (1973), Arkaüstü (1974), Yeryüzü Çocukları (1974), Yanık Çocuklar Koçaklaması (1976), Horoz (1977), Balina ile Mandalina (1977 - Çocuk Şiirleri, Hollandalı Dörtlükler (1977), Ağrı Dağı Bildirisi (1977), Almanya da Çöpçülerimiz (1977), İkili Anlaşma Anıtı (1977) Pir Sultan Abdal Günleri (1977), Bir Elde Yaşamak (1979), Çukurova Koçaklaması (1979), Türk İstanbul (1979), Anıtlarda Soluk Alan (1979), Çıplak (1981), Uzun İkindi (1981), Yunus Emere'de Olmak (1981), Nötron Bombası (1981), Akşamcı (1985), Sayılarda (1985), Dişiboy (1985), Takma Yaşamalar Çağı (1986), Şeyh Galib'e Çiçekler (1986), Türk Dil Kurumu Koçaklaması (1986), Sanık Ayağa Kalk (1986), Yurdana (Nene Hatun Görüntüsü) (1987), Uzaklarda Giyinmek (1990), Dildeki Bilgisayar (1992). Dağlarca’nın burada anılanlar dışında ona yakın çocuk şiiri kitabı daha vardır.

 

ARİF NİHAT ASYA

  • Edebiyatımızda “Bayrak” şairi olarak tanınan Asya, Bayrak şiirini Adana’nın kurtuluş günü olan bir “5 Ocak”ın heyecanı ile yazdı.
  • Birçok dergi ve gazetede yazılar yazdı.
  • Şiirlerinde hece, aruz ve serbest vezinleri kullanan Arif Nihat, nazmın her tür ve şekliyle eserler vermiştir.
  • Fikrin ağır bastığı şiirlerinde milliyetçilik konusu büyük bir yer tutar. Çok renkli ve değişik biçimli şiirler yazmış olan Asya, son şiirlerinde biraz da mistisizme yönelmiştir.
  • Şirinde daima bir yenileşme çabası içinde olan şair, etkilerden uzak kalarak kendine özgü bol renkli şiir dünyasını oluşturmuştur.
  • Güzel ve zarif benzetmelerin yanı sıra, keskin zekâsının, şakacı mizacının mahsulü olan nükteleri, hicivleri, kelime oyunları üslûbunu tamamlayan önemli unsurlardır.
  • Tarihimizin şanlı sayfalarını şiirleştiren şair, rubai türünün yeni Türk edebiyatında önemli şahsiyetlerinden kabul edilir.
  • Bayrak ve vatan, onun mısralarında en usta anlatıcısını bulmuştur.
  • ESERLERİ
  • Şiir Kitapları: Heykeltraş (1924), Yastığımın Rüyası (1930), Ayetler (1936), Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor (1946),Rubaiyyat-ı Arif(1956),Enikli Kapı(1964),Kubbe-i Hadrâ(1956), Kökler ve Dallar (1964), Emzikler (1964), Dualar ve Âminler (1967), Aynalarda Kalan (1969), Kanatlar ve Gagalar (1946), Kıbrıs Rubaileri (1964), Avrupa'dan Rubailer (1971), Kova Burcu (1967).

 

BEHÇET NECATİGİL

  • Orta sınıf insanların başından geçen olayları ev- aile-yakın çevre üçgeni içinde anlatan şiirleriyle tanındı. Şiire bağlılığını hiç dinmeyen bir coşkuyla yaşamının sonuna dek sürdürdü.
  • Ölümünden sonra bütün kitapları Cem Yayınlarınca yeniden yayınlandı. Çok sayıda radyo oyunu, çevirileri bulunmaktadır. Ayrıca hazırlamış olduğu “Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü” isimli kitabı ölümünden sonra da sürdürülmekte olup kaynak bir başvuru kitabı olma özelliğini hala korumaktadır. r Ölümünden sonra adına konulan şiir ödülü, günümüzde en önemli şiir ödüllerinden biri sayılmaktadır.
  • Şiire başladığı dönem, Garip Akımı’nın etkin olduğu bir dönemdir. Yine toplumcu gerçekçi şiir olarak adlandırılan akımın da etkin olduğu bu dönemde söyleyiş özelliği olarak bağımsız kaldığı ve kendi söyleyişini yakaladığı kabul edilmektedir. Şiir üzerine yazmış olduğu yazıları ölümünden sonra “Bile/Yazdı” ismiyle kitaplaştırılmıştır.
  • ESERLERİ 
  • Şiir kitapları: Kapalı Çarşı(1945) Çevre (1951) Evler (1953) Eski Toprak (1956) (*) Arada (1958) Dar Çağ (1960) Yaz Dönemi (1963)(*) Divançe (1965), İki Başına Yürümek (1968) En/Cam (1970) Zebra (1973) Kareler Aklar (1975) Beyler (1978) Söyleriz (1980)
  • Sevgilerde (1976, son üç kitabı dışında, önceki kitaplarından seçmeler) Eine venvelkte Rose beim Berühren / Solgun Bir Gül Dokununca (1988, şiirlerinden seçmeler, hazırlayan ve almancaya çeviren Yüksel Pazarkaya) Silinir Ayak İzleri (Seçmeler, 2003)
  • Radyo oyunları: Yıldızlara Bakmak (iki oyun, 1965) Gece Aşevi (beş oyun, 1967) Üç Turunçlar (altı oyun, 1970) Pencere (dört oyun, 1975)
  • Düzyazıları: Bile/Yazdı (1979)
  • Antolojileri: Küçük Mitologya Sözlüğü (1957, yenilenmiş b. 100 Somda Mitologya adıyla, 1969, Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü (1960), Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü (1979), Mektupları:, Mektuplar (1989, ölümünden sonra yayımlandı), Serin Mavi (1999, ölümünden sonra yayımlandı)
  • Çevirileri: Türk Halk Kitapları, Otto Spies (1941) Bir Haylazın Hayatı, Joseph von Eichendorff (1946) Malte Laurids Brigge’nin Notları, Rainer Maria Rilke (1948) Sis, Miguel De Unamuno (1948) Sonbahar Yıldızları Altında, Knut Hamsun (1949) Dünya Nimeti, Knut Hamsun (1949) Açık Deniz Kıyısında, August Strindberg (1951) Morbacka, Selma Lagerlöf (1952, Salah Birsel ile birlikte) Venedikte Ölüm, Thomas Mann (1952) Victoria, Knut Hamsun (1952) Korku, Stefan Zweig (1953) Yaman Adam, Miguel De Unamuno (1954) Tedirgin Gece, Albrecht Goes (1954) Pan, Knut Hamsun (1954) Serserilik Günleri, Knut Hamsun (1955) Açlık, Knut Hamsun (1956) Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok, Erich Maria Remarque (1956) Küçük Mitologya Sözlüğü, Dr. Otto Hitbrunner (1957) Benoni, Knut Hamsun (1960) Kapıların Dışında, Wolfgang Borchert (1962) Fareler, Gerhart Hauptmann (1962) Martı, Anton Çehov (1963) Fener, Gece ve Yıldızlar, Wolfgang Borchert (1963) Gençlik Güzel Şey, Hermann Hesse (1963, Kamuran Şipal ile birlikte) Dönemeç, Tankred Dorst (1964) Kara Kız, Tankred Dorst (1965) Ve O Hiç Bir Şey Demedi, Heinrich Böll (1966) İtiraf, Wilhelm Von Scholz (1966) Göçebe, Knut Hamsim (1968) Rosa, Knut Hamsun (1968) Şarkılar Kitabı, Heinrich Heine (1972) Kör Baykuş, Sadık Hidayet (1977) Andersen Masalları, Christian Andersen (1977) Son Bölüm, Knut Hamsun (1980) (**) Yalnızlık Bir Yağmura Benzer, Çeviri Şiirler (1984) (**) Uçarı, Knut Hamsun (1990) (**)
  • (**) Ölümünden sonra yayımlanan kitaplardır.

CAHİT KÜLEBİ

  • 1940 sonrasındaki şiirimizin yenileşmesi hareketinde kendine özgü bir yeri vardır; rahat anlatımı, içtenlik ve duyarlılığıyla ilgi çeken titiz bir şiir işçisidir.
  • Kolay kavranan, geniş topluluklarca sevilen bir tarz gerçekleştirmiştir.
  • Çocukluğunun, ilk gençliğinin geçtiği yörelerden izlenimler yansıtarak insan, yurt ve doğa sevgisini dile getirmiş, halkın yaşam güçlüklerine tanıklık etmiş; halk şiirinden, türkülerden de yararlanarak çağdaş bir şiir oluşturmuştur.
  • ESERLERİ
  • Başlıca şiir kitapları arasında; Biri, Rüzgâr, Yeşeren Otlar, Sıkıntı ve Umut, Bütün Şiirler sayılabilir.

BAĞIMSIZ YAZARLAR

HALİKARNAS BALIKÇISI (CEVATŞAKİR KABAAĞAÇLI) (1890 - 1973) 

  • Yazılarında, çok sevdiği Bodrum’un antik çağlardaki ismi olan Halikarnasos’tan esinlenerek Halikarnas Balıkçısı takma adını kullandı.
  • Konularını daima Ege ve Akdeniz kıyılarından çıkardı.; balıkçıları, sünger avcılarını...işledi.
  • ESERLERİ
  • Roman: Aganta Burina Burinata (1946), Ötelerin Çocuğu (1956), Uluç Reis (1962), Turgut Reis (1966), Deniz Gurbetçileri (1969)
  • Deneme-İnceleme-Mitoloji: Anadolu Efsaneleri (1954), Anadolu Tanrıları (1955), Anadolu’nun Sesi (1971), Hey Koca Yurt (1972), Düşün Yazıları (1981, ölümünden sonra)
  • Öykü: Ege Kıyılarından (1939), Merhaba Akdeniz (1947), Ege’nin Dibi (1952), Yaşasın Deniz (1954), Gülen Ada (1957), Ege’den (1972), Gençlik Denizlerinde (1973)
  • Anı: Mavi Sürgün (1961)
  • Çocuk Kitapları: Denizin Çağrısı, Yol Ver Deniz

 

HALDUN TANER (1915 - 1986)

  • Edebiyat yaşamına gençlik yıllarında yazdığı skeçlerle başladı.
  • "Töhmet" adlı ilk öyküsü Yedigün dergisinde "Haldun Yağcıoğlu" takma ismiyle 1946'da yayınlandı.
  • New York Herald Tribüne Gazetesi'nin 1953'te İstanbul’da düzenlediği öykü yarışmasında "Şişhaneye Yağmur Yağıyordu" öyküsüyle birinci oldu. 1956'da Varlık dergisinin araştırmasında yılın en beğenilen öykücüsü seçildi.
  • Öykülerinde bireyin toplumdaki yaşam biçimleri üzerinde durdu. Bunların aksayan yanlarını mizah unsurları kullanarak anlattı.
  • Eski ve yeni yaşam biçimi arasında kalmış insanların, sonradan görme zenginlerin yaşamlarını ele aldı.
  • Toplumun değişik kesimlerden seçtiği kişilerin tutarsızlıklarını, çelişkilerini ikiyüzlülüklerini sergiledi. Öykülerinin arka planında da çoğunlukla İstanbul manzaraları oldu.
  • Tiyatrodaki ilk eserlerinde dramatik türün başarılı örneklerini verdi. Ardından epik tiyatro denemelerine girişti. "Keşanlı Ali" adlı oyunu Türk Tiyatrosu’ndaki ilk epik tiyatro örneğidir. Bu oyun Türkiye'nin yanı sıra Almanya, İngiltere, Çekoslovakya, Yugoslavya'nın çeşitli kentlerinde oynandı.
  • Daha sonraki dönemlerde konularını güncel olaylardan alan siyasal-sosyal taşlamaların ağır bastığı oyunlar yazdı. Zeki Alasya ve Metin Akpmar ile Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nu, Ahmet Gülhan ile Tef Tiyatro Grubu’nu kurdu.
  • Türk Orta Oyunu ve Tuluat Tiyatrosu öğelerinden de yararlanarak toplumsal olayları alaylı bir dille eleştirdiği oyunlarıyla büyük başarı kazandı.
  • ESERLERİ
  • Öykü: Yaşasın Demokrasi (1949), Tuş (1951), Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu (1953), Ayışığmda Çalıkuşu (1954), Onikiye Bir Var (1954), Konçinalar (1967), Sancho’nun Sabah Yürüyüşü (1969), Kızıl Saçlı Amazon (1970), Yalıda Sabah (1983)
  • Oyun: Günün Adamı - Dışardakiler (1957),Ve Değirmen Dönerdi (1958), Fazilet Eczanesi (1960), Lütfen Dokunmayın (1961), Huzur Çıkmazı (1962), Keşanlı Ali Destanı (1964), Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım (1964), Zilli Zarife (1966), Vatan Kurtaran Şaban (1967), Bu Şehr-i Stanbul Ki (1968), Sersem Kocanın Kurnaz Karısı( 1971),Astronot Niyazi (1970), Ha Bu Diyar (1971), Dün Bugün (1971), Aşk-u Sevda (1973), Dev Aynası (1973), Yâr Bana Bir Eğlence (1974), Ayışığında Şamata (1977), Hayırdır İnşallah (1980), Eşeğin Gölgesi
  • Fıkra-Gezi-Söyleşi: Devekuşuna Mektuplar (1960), Hak Dostum Diye Başlayalım Söze (1978), Düşsem Yollara Yollara (1979), Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil (1979), Yaz Boz Tahtası (1982), Çok Güzelsin Gitme Dur (1983), Berlin Mektupları (1984), Koyma Akıl Oyma Akıl (1985), Önce İnsan Olmak (1987)

 

TARIK BUĞRA (1918-1994)

  • Tarık Buğra, edebiyat dünyasına küçük hikâyelerle girdi. Cumhuriyet gazetesinin açtığı bir yarışmada "Oğlumuz" adlı hikâyesi ile ikinci olması, onun için bir dönüm noktası olmuştur denilebilir. Daha sonra Çınaraltı ve İstanbul dergilerinde hikâyeler yazmaya devam etti. Bu hikâyeler kronolojik bir sıra ile incelendiğinde ilk dikkati çeken şeyin, yazarın bir acemilik/çıraklık dönemi olmayışıdır. Hemen her yazarda takip edilen zaman içinde ustalaşma, Tarık Buğra'da görülmüyor. O, daha ilk hikâyesinde usta bir yazar olduğunu ortaya koymuştur.
  • Hikâyelerinde daha çok yakın çevre, aile hayatı, sevda ilişkileri, küçük kasaba intibaları gibi ferdî ve dar çerçeveli konular göze çarpar. Tarık Buğra olay değil, atmosfer hikâyecisidir. Hikâyelerinden, onun "hüzn"ü bilen bir yazar olduğu anlaşılmaktadır. Onun hikâye ve romanlarında çocukluğun, ilk aşkın, vefasızlıkların, kırılmışlıkların ve yarıda kalmış şeylerin hüznü vardır. Denilebilir ki onur eserlerinin atmosferini hep bir hüzün bulutu idare eder.
  • Roman dünyamızda Tarık Buğra'ya sağlam ve sarsılmaz bir yer sağlayan eseri “Küçük Ağa”&vc. Bu eserde ve bunun devamı olan “Küçük Ağa Ankara’da” ve “Firavun İmanı “romanlarında Millî Mücadele ilk defa değişik bir açıdan ele alınmıştır. Daha çok devletin resmi görüşünden hareket eden Kurtuluş Savaşı romanlarının tam aksine bu üç romanda meseleler, insan - millet açısından ele alınmış, yeni ve doğru bir yorumla ortaya konulmuştur. Bu roman "tarihi açıdan Millî Mücadele'de insanın yeri, milletin yeri nedir?" sorularının cevaplarını araştırır. Yazar, “Yağmur Beklerken” romanında Serbest Fırka denemesinin, “Gençliğim Eyvah”ta ise 1970'li yıllarda Türkiye'nin bir numaralı meselesi haline gelen anarşik olayların değişik yönlerini, perde arkasını tasvir ve tahlil eder.
  • ESERLERİ
  • Hikâye: Oğlumuz (1949), Yarın Diye Bir Şey Yoktur (1952), İki Uyku Arasında (1954), Hikâyeler (1964, yeni ilavelerle 1969)
  • Tiyatro: Ayakta Durmak İstiyorum, Akümülatörlü Radyo, Yüzlerce Çiçek Birden Açtı (1979)
  • Gezi Yazıları: Gagaringrad (Moskova Notları) (1962),
  • Fıkra ve Deneme: Gençlik Türküsü (1964), Düşman Kazanmak Sanatı (1979), Politika Dışı (1992) Roman: Siyah Kehribar (1955), Küçük Ağa (1964), Küçük Ağa Ankara’da (1966),İbişin Rüyası (1970), Firavun İmanı (1976),Gençliğim Eyvah (1979), Dönemeçte (1980), Yalnızlar (1981), Yağmur Beklerken (1981), Osmancık (1983).
  • enaryo ve oyunu: Sıfırdan Doruğa-Patron (1994).

 

DİĞER BAĞIMSIZ YAZARLAR

Hikâye ve Roman:

Samet Ağaoğlu, Oktay Akbal, Selim İleri, Cengiz Dağcı, Füruzan, Orhan Pamuk...

Tiyatro:

Vedat Nedim Tör (Kör), Turgut Özakman (Duvarların Ötesi, Sarı Pınar, Töre...), Güngör Dilmen (Midas’ın Kulakları), Sermet Çağan (Ayak Bacak Fabrikası), Cevat Fehmi Başkut (Paydos, Buzlar Çözülmeden, Harput ta Bir Amerikalı) ...

İLGİLİ İÇERİK

CUMHURİYET DÖNEMİ ÖZET

12.SINIF CUMHURİYET DÖNEMİ EDEBİ TOPLULUKLAR TABLOSU SLAYTI

12_CUMHURİYET DÖNEMİ SAF (ÖZ) ŞİİR ANLAYIŞI SLAYTI

12.SINIF CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATININ OLUŞUMU SLAYTI

SON EKLENENLER

Üye Girişi