Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

TANZİMAT I. DÖNEM SANATÇILARI

İBRAHİM ŞİNASİ (1826-1871)

  • Tanzimat Edebiyatında yeniliklerin öncüsüdür. Devlet tarafından eğitim amacıyla Fransa’ya gönderilir.
  • Edebiyatımızda ilk şiir çevirisi, ilk yerli tiyatro eseri, ilk makale, ilk özel gazete ona aittir.
  • Noktalama işaretlerini ilk kullanan odur.
  • Edebiyatımızda “halk, vatan, millet” kavramlarını ilk kullanan sanatçıdır.
  • İlk folklor incelemesini yapan da odur.
  • Mustafa Reşit Paşa’nın desteği ile yurt içinde değişik görevlerde bulunur.
  • Şiirlerinde konu birliğine ve bütün güzelliğine önem vermiştir.
  • Düşüncelerini yalın ve açık bir anlatımla söylemeye, konuşma dilini yazı dili haline getirmeye çalışmıştır.
  • Klasisizm akımından etkilenmiştir.
  • Tanzimat edebiyatını başlatan, Batı edebiyatı yolunda ilk eserler veren Şinasi’nin Türk edebiyatındaki asıl önemi sanatçı kişiliğinden değil, öncülüğünden kaynaklanır. Eserleri şunlardır:
  • Şair Evlenmesi İlk tiyatrodur. Görücü usulü evliliği eleştirir. Bir töre komedisidir. Şair Müştak Bey’in Kumru Hanımla görücü usulü evliliği anlatılır. Ortaoyunu geleneğinden de yararlanılır.
  • Tercüme-i Manzume: Fransız şiirinden çeviriler
  • Durub-ı Emsal-i Osmaniye: Türk atasözlerini derlediği eseridir. İlk folklor çalışmasıdır.
  • Müntahabat-ı Eş’ar: Kendi şiirinden seçmeler.
  • Tercüman-ı Ahval: İlk özel gazetedir. 1860’ta Agâh Efendiyle beraber çıkarmışlardır.
  • Tercüman-ı Ahval Mukaddimesi: İlk makale
  • Tasvir-i Efkâr: 1862’de kendi çıkardığı gazetedir.
  • La Fontaine’den fabl çevirileri vardır. 

 

NAMIK KEMAL (1840–1888)

  • Tanzimat şiirinin en coşkulu, heyecanlı ve en gür sesli şairidir. “Vatan Şairi” olarak ün kazanmıştır.
  • Namık Kemal edebiyatı halkı eğitmek ve düşüncelerini yaymak için bir araç olarak kullanmıştır.
  • Siyasal nedenlerden dolayı çeşitli yerlere sürgüne gönderilmiştir.
  • Şiirde eski nazım biçimlerini kullanarak “hürriyet, vatan, hak, kanun” gibi yeni konuları işlemiştir.
  • Divan edebiyatını şiddetle eleştirmiştir.
  • Şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmış, hece ölçüsünü de denemiştir.
  • Toplum için sanat düşüncesiyle yazan sanatçının nesri, şiirlerinden daha üstündür.
  • Nesirlerinin en önemli özelliği hitabet havası taşımasıdır.
  • Tiyatroyu halkı eğitmesinde bir araç olarak görmüş ve görüşlerini “Tiyatro bir eğlencedir; fakat eğlencelerin en faydalısıdır.” şeklinde dile getirmiştir. Onun tiyatro ile ilgili görüşlerini bazı makalelerinden ya da Celaleddin Harzemşah Mukaddimesinden öğrenmek mümkündür.
  • Tiyatrolarında günlük konuşma dilini kullanmıştır. Romantizmin etkisinde yazdığı iyatrolarında konuları tarihten ve günlük olaylardan almıştır. Tiyatroları genellikle sahnelenmeye uygun değildir.
  • Çok çeşitli alanlarda beş yüze yakın makale yazmıştır.
  • Ahmet Mithat Efendiyle birlikte döneminin en önemli romancısıdır.
  • Romantizmin etkisiyle yazdığı romanları sanatlı bir dille yazılmış ve teknik bakımdan zayıftır

Eserleri şunlardır:

  • Vatan Yahut Silistre: Sahnelenen ilk tiyatrodur. Toplumumuzun bozulan moralini düzeltmek için yazılan bu oyun sahnelenince Namık Kemal, Magosa’ya sürülmüştür. Eserde vatan sevgisi anlatılır. Diğer tiyatroları Akif Bey, Gülnihal, Zavallı Çocuk, Kara Bela, Celaleddin Harzemşah
  • Celaleddin Harzemşah adlı oyununun önsözünde tiyatro ile ilgili görüşlerini açıklamıştır. Eser oynanmak için değil okunmak için yazılmıştır.
  • İntibah: İlk edebi romandır. Sergüzeşt-i Ali Bey olarak da tanınan bu romanda Ali Bey’in evlilik macerası anlatılır. Cariyelik konusu üzerinde de durulur. İyi ve kötü tipler şeytana ya da meleğe taş çıkartacak niteliklere sahiptir. Yazar kahramanlara karşı açıkça taraf tutar.
  • Cezmi: İlk tarihi romandır. İran’da saray çevresindeki taht kavgası anlatılır. 17.yy Türk-İran savaşını konu alır.
  • Tahrib-i Harabat: İlk eleştiridir. Ziya Paşa’nın Divan şiirini övdüğü “Harabat” adlı eseri eleştirir. Ziya Paşa’ya yönelik eleştirilerini “Takip” adlı eseriyle sürdürür.
  • Renan Müdafaanamesi (Eleştiri), İrfan Paşa’ya Mektup (Eleştiri), Kanije (Tarih), Silistre Muhasarası (tarih), Osmanlı tarihi (tarih), Devr-i İstila (tarih), Barika-i Zafer (tarih), Evrak-ı Perişan (tarih)…“Hürriyet Kasidesi” adlı şiiri meşhurdur. 

 

ZİYA PAŞA (1825-1880)

  • Doğu kültürüyle ve Divan şiiri geleneğiyle yetişen Ziya Paşa hayatı boyunca eski-yeni ikilemi içinde kalmış bu yüzden başta Namık Kemal olmak üzere birçok sanatçı tarafından eleştirilmiştir.
  • Fikirleriyle yenilikçi, eserleri ve yaşantısıyla eskiye, eski edebiyata bağlıdır.
  • Ziya Paşa roman yazmamıştır.
  • Şiirlerini divan şiiri üslubuyla yazmış, heceyle yazdığı bir türkünün dışında bütün şiirlerinde aruzu kullanmıştır.
  • “Şiir ve İnşa” adlı makalesinde Halk şiirinin bizim gerçek şiirimiz olduğunu söylemiş ve Divan şiirini eleştirmiştir. Bir süre sonra yazdığı “Harabat” adlı antolojide Divan şiirini övünce Namık Kemal tarafından eleştirilmiştir.
  • “Harabat”; Türk, Arap ve Fars edebiyatından seçme şiirlerin yer aldığı bir divan şiiri antolojisidir. İlk antolojidir.
  • “Zafername” adlı şiirinde Girit savaşında donanmaya büyük yenilgi yaşatan Ali Paşa’yı eleştirir.
  • Şiirlerini “Külliyat-ı Ziya Paşa” ve “Eş’ar-ı Ziya” adıyla yayımlamıştır.
  • “Terci-i Bent”, “Terkib-i Bent” atasözü niteliğinde beyitlerden oluşan eserleridir. Terci-i Bent’inde felsefi ve dini konuları işler. Terkib-i Bent’ini Bağdatlı Ruhi’ye nazire olarak yazmıştır. Sosyal aksaklıkları eleştirdiği eseridir.
  • Londra’da Hürriyet gazetesini çıkarmıştır.
  • Röportaj tarzında yazdığı “Rüya”, çocukluk anılarını anlattığı eseridir.
  • “Defter-i Amal”; Jean Jacque Rousseau’nun “İtiraflar” adlı eserinden ilhamla yazdığı, batılı anlamda anı türünün ilk örneklerindendir. Çocukluk anılarını anlatmıştır.
  • “Engizisyon Tarihi” (çeviri), “Endülüs Tarihi” (çeviri), “Emile” (çeviri) 

 

AHMET MİTHAT EFENDİ (1844-1913)

  • Edebiyatımızda onun kadar çok ve değişik türde eser veren bir başka yazar yoktur. Otuz altısı roman olmak üzere iki yüze yakın eseri vardır.
  • Amacı halkı eğitmek olan sanatçı şiir hariç hemen her türde eser vermiş ve “sanat toplum için” anlayışını benimsemiştir.
  • Eserlerinde sade bir dil kullanmış, bildiği her şeyi okura aktarmaya çalışmış, çok üretken bir sanatçıdır.
  • Eserleriyle Batıdaki her türlü gelişmeden okurları haberdar etmeye çalışmıştır. Çok değişik türlerde eserler veren sanatçı, “Yazı makinesi” olarak bilinir.
  • Döneminin en çok okunan romancısıdır. Ama romanları teknik bakımdan kusurludur. Çünkü sık sık olayın akışını keserek uzun uzun açıklamalar yapmış, bilgiler aktarmıştır.
  • Döneminde halka okuma zevkini aşılamak istemiştir. Eserleri sanatsal açıdan fazla değer taşımaz.
  • Edebiyatımızda “Hace-i Evvel” (ilk öğretmen) olarak bilinir.
  • Romantizmin etkisinde kalmış, popüler, ansiklopedik bir yazardır.
  • Felatun Beyle Rakım Efendi adlı romanında iki tipin çatışması anlatılır. Felatun Bey Batı’ya özenen, halktan uzaklaşan ve alafranga davranışlarıyla gülünç duruma düşen bir tiptir. Rakım Efendi yerli bir tiptir. Romantik anlayışa uygun olarak yazılmıştır.
  • Edebiyatımızda ilk hikâye örneği olan “Letaif-i Rivayet”in yazarıdır.
  • Bedir, Devir, Tercüman-ı Hakikat adlı gazeteleri çıkarmıştır.
  • Diğer eserleri şunlardır: Felatun Beyle Rakım Efendi (roman), Hasan Mellah (roman), Hüseyin Fellah (roman), Dünyaya İkinci Geliş (roman), Henüz On Yedi Yaşında (roman), Dürdane Hanım (roman), Paris’te Bir Türk (roman), Jön Türk (roman), Yeniçeriler (hikâye), Kıssadan Hisse (hikâye), Eyvah (tiyatro), Çerkez Özdenler (tiyatro), Çengi (tiyatro), Ahz-ı Far (tiyatro), Avrupa’da Bir Cevelan (gezi)

 

ŞEMSEDDİN SAMİ (1850-1904)

  • Tanzimat döneminde dil, sözlük ve ansiklopedi alanında yaptığı çalışmalarıyla tanınan bir yazarımızdır.
  • Dil konusundaki çalışmalarının yanında tarih ve coğrafya ile ilgili araştırmalar da yapmıştır.
  • Doğu ve batı dillerini çok iyi bilen yazar özellikle dil alanındaki çalışmalarıyla tanınmış, zamanın en büyük dil bilgini sayılmıştır.
  • Türk dilinin gelişmesi, sadeleşmesi, dilbilgisinin derlenip toparlanması ve sözlük oluşturulması için büyük çaba göstermiştir.
  • Dilimize kazandırdığı en önemli eser “Kamûs-ı Türkî”dir. Bunun dışında “Kamûs-ı Fransevi, Kamûs-ı Âlâm, Kamûs-ı Arabî” adlı sözlük çalışmaları da mevcuttur.
  • Batı edebiyatından “Sefiller” ve “Robinson Cruose” adlı romanları dilimize çevirmiştir.
  • “Sabah”, “Tercüman-ı Şark” adlı gazeteleri çıkarmıştır.
  • “Orhun Yazıtları”nı ve “Kutadgu Bilig”i Türkiye Türkçesine çeviren ilk kişidir.
  • Edebiyatımızdaki ilk yerli roman “Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat” onundur. Bu eser teknik olarak pek başarılı sayılmaz.
  • Yazarın tiyatro alanında “Seydi Yahya, Besa yahut Ahde Vefa, Gave” adlı eserleri vardır.

 

AHMET VEFİK PAŞA (1823-1891)

  • Önemli görevlerde (büyükelçilik, bakanlık, meclis başkanlığı, valilik ve sadrazamlık) bulunmuş bir devlet adamıdır. Milliyetçilik ve Türkçülük fikirlerinin en önde gelen savunucularındandır.
  • Tiyatro alanındaki çevirileri ve uyarlamalarıyla bilinen sanatçı Bursa valisiyken bir tiyatro binası yaptırmıştır.
  • Moliere’den yaptığı çeviri ve uyarlamalarla ün kazanmıştır. Bunların bazıları nazım bazıları nesirdir.
  • Çalışmalarını daha çok Türk dili ve tarihi üzerinde yoğunlaştırmıştır.
  • Klasizm akımından etkilenmiştir.
  • Batılılaşma sürecinde milli değerlere bağlı kalarak Türkçülük hareketini gündeme taşımıştır.
  • Eserlerinde halkın anlayacağı bir dil kullanan yazar tiyatroyu halka sevdirmeye çalışmıştır.
  • Tarih alanında “Hikmet-i Tarih”, “Fezleke-i Tarih-i Osmanî” Ebulgazi Bahadır Han’dan çevirdiği “Şecere-i Türkî” adlı eserleri vardır.
  • “Lehçe-i Osmanî” adlı sözlüğünde Türkçe sözcüklerle dilimizde kullanılmakta olan yabancı sözcükleri ayrı ayrı toplamıştır. Ayrıca bu sözlükte “Türk” sözcüğünün açıklanmasında Osmanlıların büyük Türk milletinin bir parçası olduğunu ortaya koymuştur.
  • Moliere’den yaptığı çeviriler, mensur olarak “İnfiâl-i Aşk”, “Dudu Kuşları”, “Don Giovanni”; manzum olarak “Savruk”, “Kocalar Mektebi”, “Kadınlar Mektebi”, “Adamcıl”, “Tartuffe”tür.
  • “Zor Nikâhı”, “Zoraki Tabip”, “Tabib-i Aşk”, “Dekbazlık”, “Meraki”, “Azarya” adlı eserler ise Moliere’den uyarlamalardır.

ALİ BEY

  • Duyun-u Umumiye direktörlüğü yaptığı için “Direktör Ali Bey” olarak da adlandırılmıştır.
  • Diyojen dergisindeki mizahi yazılarıyla tanınmıştır.
  • Komedileri ve Moliere’den yaptığı uyarlamalarıyla tanınır.
  • “Kokona Yatıyor” (komedi), “Ayyar Hamza” (Moliere’den uyarlama), “Misafir-i İstiskal” (komedi), “Lehçet-ül Hakayık” (sözlük), “Seyahat Jurnali” (günlük) adlı eserleri vardır.

 

İLGİLİ İÇERİK

SERVET-İ FÜNÛN İLE TANZİMAT ROMANININ KARŞILAŞTIRILMASI

TANZİMAT EDEBİYATI ÖSS/ÖYS/LYS SORULARI

TANZİMAT EDEBİYATI BULMACA

TANZİMAT EDEBİYATI ÖĞRETİCİ METİN ÖRNEKLERİ

TANZİMAT EDEBİYATININ OLUŞUMU

TANZİMAT TİYATROSU

TANZİMAT I.DÖNEM ve II.DÖNEMİN DİL ANLAYIŞLARI

TANZİMAT EDEBİYATI TEST

TANZİMAT II. DÖNEM SANATÇILARI

TANZİMAT EDEBİYATI (1860-1896)

SON EKLENENLER

Üye Girişi