Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

YUNUS EMRE -SORDUM ÇİÇEĞE AÇIKLAMASI


Sordum sarı çiçeğe: Benzin neden sarıdır?
Çiçek eydür: Ey derviş ahım dağlar eritir.

Yine sordum çiçeğe: Size ölüm var mıdır?
Çiçek eydür: Ey derviş ölümsüz yer var mıdır!

Yine sordum çiçeğe: Kışın nerde olursuz?
Çiçek eydür: Ey derviş kışın türab oluruz.

Yine sordum çiçeğe: Tamu'ya girer misiz?
Çiçek eydür: Ey derviş, ol münkirler yeridir.

Yine sordum çiçeğe: Uçmak'a girer misiz?
Çiçek eydür: Ey derviş Uçmak âdem şehridir.

Yine sordum çiçeğe: Gül sizin neniz olur?
Çiçek eydür: Ey derviş gül Muhammed teridir

Yine sordum çiçeğe: Âdem’i bilir misiz?
Çiçek eydür: Ey derviş Âdem binde biridir.

Yine sordum çiçeğe: Kırkları bilir misiz?
Çiçek eydür: Ey derviş Kırklar Allah yâridir.

Yine sordum çiçeğe: Rengi kanden alırsız?
Çiçek eydür: Ey derviş ay ile gün nurudur.

Yine sordum çiçeğe: Boynun neden eğridir?
Çiçek eydür: Ey derviş kalbim Hakk'a doğrudur.

Yine sordum çiçeğe: Atan anan var mıdır?
Çiçek eydür: Ey derviş bu ne aceb sorudur!

Yine sordum çiçeğe: Sen Kâbe’yi gördün mü?
Çiçek eydür: Ey derviş Kâbe Allah evidir.
Yine sordum çiçeğe: Bahçene girsem nola?

Çiçek eydür: Ey derviş kokla beni geri dur.

Yine sordum çiçeğe: Sen Sırat'ı gördün mü?
Çiçek eydür: Ey derviş cümlenin ol yoludur.

Yine sordum çiçeğe: Gözün neden yaşlıdır?
Çiçek eydür: Ey derviş bağırcığım başlıdır.

Yine sordum çiçeğe: Yunus'u bilir misiz?
Çiçek eydür: Ey derviş Yunus Kırklar yâridir.
YUNUS EMRE

ÇİÇEKLE DERVİŞ
Yukarıdaki şiir Konya'da bize yadigârı oldu. Gül ve geçirdiğimiz. Bir" Gül da konuşan Prof. Mehmet çiçeğin edebiyatımızdaki yeri hakkında konuşan Kaplan'ın okuduğu bu şiir, büyü tesiri yapmıştı. Felsefenin dinin, tasavvufun derinliği, basit manzum sohbet gibi görünen bu duru Türkçeli şiire sığdırılmıştı.

Şiirin metninin yine Mehmet Kaplan'ın Türk Edebiyatı Üzerine Araştırmalar kitabında buldum. (Dergâh Yayınları s, . 129)

Şiir acaba bildiğimiz asıl Yunus Emre'nin mi yoksa daha Daha sonra bu ismi kullanan "Yunus"lardan birinin mi? İkinci ihtimal yatkındır. Çünkü şiirin dil ve üslubu 13-14.a sırlara göre hayli yeni görünmektedir.

Ancak, daha sonra gelen Yunus'lar da bizim (Koca) Yunus Emre'ye, fikir, duygu ve temler bakımından hiç yadırgatmadan benzerler. Ayrılık yalnızca üslup ve dehâdadır. Onun için bütün "Yunus Emre" mahlâslı şiirleri, asıl Yunus’a mal etmek âdet olmuştur. Bu yüzden onun asıl şiirlerini de öbürlerinden ayırt etmek zordur.

Metinlerden hareket ile kendine mahsus bir "edebiyat tarihi” anlayışı kuran, edebiyatımızın geçmiş ve çağdaş eserlerine, yeni tahlil bakışları ve "Orijinal” değerlendirmeler katan Prof. Mehmet Kaplan, bu şiir hakkında şunları söylüyor.

"Yunus'a izafe edilip de onun olduğu şüpheli olan (bu ve) birkaç şiirde çiçekler derin bir hassasiyet ve dindarlığın timsali olarak ele alınmıştır. Bunlar, göçebe edebiyatındaki "hayvan sembolizmine karşı, İslami köy ve şehir edebiyatında gelişen "nebat sembolizmini gösteren tipik örneklerdir.

Bu şiirde: Çiçek, hayatın, dinin ve kâinatın sırrını anlamış bir arif hüviyeti taşır. (Göçebe edebiyatında) Oğuz Kağan’a yol gösteren, gök yeleli büyük erkek kurttu. Burada insanı aydınlatan çiçeklerdir. Kurt ile çiçeğin öğrettiği hakikatler birbirlerinden çok farklıdır. Bu fark, göçebe medeniyeti ile köy medeniyeti arasındaki farkı gösterir." (Türk Edebiyatı Üzerine Araştırmalar, s. 128)

Şimdi, bu nefis şiirde Çiçek ile Derviş’in manzum sohbetine dalabiliriz. Önce şiirde bugün anlaşılmayan, çoğu "öztürkçe" bazı kelimeleri tanıyalım:

Eydür: der ki
türab: toprak
tamu: cehennem
münkir: Allah'ı inkâr ede
uçmak: cennet
âdem: adam, insan
Kırklar tasavvufta ve folklorda, Allah'a yakın ve kudsî sayılan "gaipteki" ermiş insanlar- kanden: nereden?
başlı: (burada) yaralı.

"Sarı çiçeğin" benzi sarı olmasına bakılarak bu çiçek canlandırılıyor. Bir insan gibi ele alınarak, onun Allah’a âşık ve günahlarından dertli bir varlık olduğu manası veriliyor.

Derviş, bir ümitle, belki çiçeğin ölümsüzlüğü bulduğu zannına kapılmıştır. Fakat aldığı cevap katı: Çiçek de ölmektedir kışları ise toprak olmaktadır.

Çiçekler de acaba cehenneme girerler mi? Çiçek, hayır bunu kabul etmiyor. Çünkü o imanlı bir varlıktır. Cehennemi ancak "münkirlere" yakıştırmaktadır.
Fakat çiçekler cennete de giremiyorlar. Çünkü cennet insanlar içindir. İnsan, bütün yaratılmışlardan üstündür.

Çiçekler içinde "gül"ün ayrı bir değeri var; derviş onu başka çiçeklere üstün tutarak "Gül sizin neniz olur?" diye soruyor. Aldığı cevap harika: Gül Muhammed teridir. Halkımız arasında da kırmızı gül beyaz gül (Ahmedî gül) Peygamberin vücut teri, ise yanağının teri diye söylenmektedir.

Âdem (adam, insan) üzerine sorduğu suale karşı derviş nükteli bir cevap alıyor "Adam” görünen şu insanlar arasında ancak binde birdir

Rengi nerden alırsınız?"ın cevabı ise çok güzel: "Ay ile günün nurudur bu renk" Çiçeğin boynu eğri ise ve çok mütevazı, hava âciz görünüyorsa da onun öğündüğü önemli bir husus vardır: "Kalbim Allah’a yönelmiştir." diyor. Derviş’in :”Anan baban var mıdır?” sorusunu, çiçek, hakaret kabul ediyor: "Bu ne garip sorudur derviş?"

Derviş, senin ruh âlemine girsem (bahçene girsem) seninle hemhal olsam ister misin? diyor. Çiçeğin cevabı hoş: "Kokla beni geri dur." Yani fazla sokulma, ikimizin âlemleri başka başkadır. .....

Gerçi bir çiçektir ama bütün ruhlular gibi o da "Sırat" köprüsünden geçecektir. Bütün canlılar Allah'tan geldi, Allah'a gidecektir

Fakat çiçek, yasamaktan, ölmekten ve yüce aşktan Miti ıstırap içinde olduğunu söylüyor. "Bağrı başlı= yaralı” olduğu için devamlı ağlamaktadır.

Nihayet çiçek “Derviş Yunus"u da tanımakta, onun yüce mertebisini bilmektedir. “Yunus Kırklar”ın sevgilisi, yakınıdır.

AHMET KABAKLI (Tercüman, 21 Haziran 1976)

 

İLGİLİ İÇERİK

BİYOGRAFİ ÖRNEĞİ-YUNUS EMRE

YUNUS EMRE- TELVİN AÇIKLAMASI

YUNUS EMRE TOPLU ŞİİRLERİ

YUNUS EMRE - ŞATHİYE ÖRNEĞİ-ÇIKTIM ERİK DALINA

YUNUS EMRE İLAHİ İNCELEMESİ

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi