Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 


SAYFA:2/ 11-20

11-SİVAS YOLLARINDA -CAHİT KÜLEBİ

Sivas yollarında geceleri
Katar katar kağnılar gider
Tekerleri meşeden.
Ağız dil vermeyen köylüler
Odun mu, tuz mu, hasta mı götürürler?
Ağır ağır kağnılar gider
Sivas yollarında geceleri.

Ne, yıldızlar kaynaşır gökyüzünde,
ne sevdayla dolar taşar gönüller
Bir rüzgâr eser ki, bıçak gibi
El ayak şişer.
Sivas yollarında geceleri
Ağır ağır kağnılar gider.

Kamyonlar gelir geçer, kamyonlar gider
Toz duman içinde,
Şavkı vurur yollara,
Arabalar dağılır şoförler söğer,
Sivas yollarında geceleri
Katar katar kağnılar gider.


ANTEP KÖPRÜSÜ -CEYHUN ATUF KANSU

Dağları Türkmen’dir ve çarşısı Antep’in
Derici, dokumacı, demirci
Sokaklarında bir taş kalmışsa top ateşinden
Ardında bir eski tüfek vardır
Bir çift öküz karşılığı alınmış
Yatak yorgan satılarak gecenin işlediği
Bir çıplak namlu vardır
Ve topların kuşattığı ay ışığında
Üzüm fıstık ve acı zerdali çekirdeği
Bir açlığı öğütür ağır değirmen taşı
Amansız salgıncı emperyalizmin.
Köylüler silahlanmışlardır ilkönce
Memik ağa, Dede ağa, Çavdar ağa
Bir kan çizgisi çizmişlerdir
Türkmen sabanıyla toprağa.
Şahin bey gelir Kilis yolundan
Bir bölük bulutla köprübaşına
Yol vermemeye Antep kentine
Gece oldu, gündüz oldu, gün doğdu ay battı
Dört kanlı gün tüfeğinin beşiğinde yattı
Vermedi üzüm bağlarını Antep’in,
Verdi son fişeğini Elmalı köprüsünde
Verdi bir kara salkım gibi gençliğini
Kırmızı toprak üzerine budanmış asma
Dal güzel bedeninden, can çardağından.

Uyan Şahin uyan, uyanmaz mısın?
Uyanır ola, Şahin beyin yerine
Çarşısı, sokakları ve evleriyle
Yıkık duvar dibinden mermisiyle
Emperyalizmin kanlı gözlerini
Nişanlıyan, bağlar yiğidi Işıldak bey!
Bir taş kaldıkça, bir tek canda
Bir can kaldıkça, bir tek canda
Antep dayanacaktır ve Kuvayı Milliye
Çıplak ve aç sürdürecektir savaşı
Karlı, özgür güney dağları adına.
Fransız topları dört bir yandan
Topladığı askerleriyle kara Afrika’dan,
Müslüman Cezayir’den.

Ezilmiş halklara verecektir ateşi
Sivas’tan yola çıkarılmış simgesel top
Ateşleyecektir uzak tepelerden iki soylu mermiyi
Bağımsızlık ekmeğiyle, ölüm ekmeğini
Bölüştürecektir sofrasında yiğitlerin.
Bez dokur Antep dokumacıları
Hiç kimse evinden bir ak bez
Vermeyecektir kaleye asılacak.
Dağlara doğru çekilirken halk
Bir ağıttır Antepli bağ budayıcı Arif’in sözleri
-Bizi Fransızlar yenemedi kardeşler bilesiniz
Bizi açlık yendi verimli toprağımızda.




ERZİNCAN ERZİNCAN - CEVAT ÇAPAN

Cimin, cengice, hah -
köylerde dolaştık bütün gün,
Üzüm yedik bağlarda, buğulu,
bir başka dilde konuştuk.
Soluyan atlarımızla girdik geceye,
düşlere durduk.



SİVASLI KARINCA - FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA

Koca Kızılırmak köpüre köpüre
Akıyordu,
Bir telgraf direği dibinde,
Zamanlar kadar telaşsız ve köpüksüz,
Yürüyordu,
Sivaslı bir karınca.
Karşı kıyıdan parlak,
Kişniyordu,
Atlar doru doru,
Atların şarkısından ayrılmış,
Yürüyordu,
Atların mesafesini anlamaz.
Sesi, adımlarının sesi, memnun ve bahtiyar,
Duyuluyordu,
Kahraman.
Bir açlığın ayaklarınca aziz,
Yürüyordu
Yeryüzünden.
Rahat gidişinden belli,
Biliyordu,
Dağı, suyu, otları, lezzetle.
Başka karıncalardan kopmuş,
Yürüyordu,
Başka karıncalara.
Gayretle, çalışmakla, yorulmazlıkla,
Benziyordu,
Afrika'dakine, Çin'dekine, Paris'tekine,
Kara toprağın alnı üstünde, kara,
Yürüyordu,
Alın yazısından daha hür.
Yoktu fikirlerden, davalardan haberi,
Yürümüyordu,
Rüyası hiç.
Buğday tanesi üzre,
Yürüyordu,
Sivaslı bir karınca.



15-DAĞLAR AKKEN GÜVERCİN MAVİ - FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA

Konya’da yürüdüm mü
O benden önce yürür.
Alış veriş yaptım mı,
Odur alan.
Bir yudum su içtim mi
Doyar su bende.
En eski evleri gördüm mü,
Binlerce yıl yaşamış biriyim.
Hele Konya’da yemişsen bir salkım üzüm,
Kocaman bir asmayımdır, kırmızı kırmızı.
Konya’da gökyüzüne baktım mı,
Gökyüzüyüm, gökyüzüyüm.


BİNGÖL'DE BAHARDIR - FEYZİ HALICI

İstanbul’da köprü üstü,
Herkesin bir işi vardır.
Uzakta, çok uzaklarda,
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Oltaya düştü baliğim,
Gel ey serin aydınlığım,
(Geçtim, geçtim bu mısradan)
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Mavi mavi aynalardır,
Günüm güneşim, özlemim.
Cengi-çitlem el eden kim?
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Cavgın suda demli çaylar,
Sepit sepit dolunaylar,
(Siz hiç ceylan gördünüz mü?)
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Mutluluk yakında değil,
Dağlarda bir avuç kardır.
Nerde renkli kalemlerim?
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Yar pul pul durdu içime,
Cemre düşürdü içime,
Kimseler farkında değil,
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Ta karşısı kız kulesi,
Sulara düşmüş yelesi,
(-Hey hemşerim çekil yoldan)
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Kıpraşır kopuk dalgalar,
Şu kaçan benim vapurum.
Cıvıl cıvıl duyuyorum,
Şimdi Bingöl’de bahardır.

Gayri zamanın seyridir,
Benim derdim apayrıdır,
Kulağımda o türkü hep,
Şimdi Bingöl’de bahardır.



DESTANLAR ŞEHRİ KONYA - FEYZİ HALICI

Yoluna kurban olduğum
Aziz bildiğim, evlattan!
Şanın, şöhretin dörtnala
Koşa gelmede milattan...

Dört ufkundan mühür mühür
Hayaller fışkıran şehir.
Bağrında koca bir nehir
Akar durur hububattan.

Sen ney dilinde uhrevi
Mevlana'nın aşk alevi.
Dile getir Keyhüsrev'i
Nağmeler sun, Keykubat'tan!

Toprak görünüşün hiçe
Verdiğin şevk yeter içe
Ey yeşil taşa, kerpiçe
Destanlar söyleten vatan...



KONYA’DADIR - ÂŞIK NURİ ÇIRAĞI

Cümle canlar vuslat bulur
Yar meydanı Konya’dadır
Mesnevi’den feyiz alır
Ar meydanı Konya’dadır
 

Hakka varmış döne, döne
Can bağışlamış canana
Şemsi Tebrizi, Mevlâna
Er meydanı Konya’dadır

Çığır açmış çağdan çağa
Rehber olmuş her kuşağa
Işık tutmuş indanlığa
Nur meydanı Konya’dadır
 
Adı duyulmuş cihana
Anlatılmış mânâ, mânâ
Damlalar dönmüş ummana
Pir meydanı Konya’dadır
 
Gönül şehri gezilmemiş
Daha neler yazılmamış
Birçok şeyler seçilmemiş
Sır meydanı Konya’dadır
 
Çırağı’yım sadık yârin
Hemi bugün, hemi yarın
Gerçek ehli âşıkların
Hür meydanı Konya’dadır



BURSA YOLLARI

Bahar sanki hücum etmiş dallara
Ağaçlar yollarda yazı bekliyor.
Çiğdemler, nergisler, şen papatyalar
Nisan’dan gelecek sözü bekliyor.

Polatlı’nın anıtı var tepede
Sivrihisar neden kalkmış sapada
Tarlalarda kadınlar var çapada
Anası çalışsa kızı bekliyor.

İçimize bahar hep dola dola,
Çiçeklerle gezdik yolda kolkola.
Bazan sürülere dedik hayr’ola
Gördük ki koyunlar kuzu bekliyor.

Sakarya benzemiş biraz nehire,
Boz tepeler neden düşmüş kahıra?
Öğle vakti geldik Eskişehir’e,
Baktık ki Tansever(x) bizi bekliyor.

Gönlüferah düşmüş yâdına onun
Yalanı, dolanı yoktur ki bunun.
Orhan Ete denmiş adına onun
Bursa’da dostların özü bekliyor.



20-BURSA’DA ZAMAN, AHMET HAMDİ TANPINAR

Bursa’da bir eski cami avlusu,
Küçük şadırvanda şakırdayan su;
Orhan zamanından kalma bir duvar…
Onunla bir yaşta ihtiyar çınar
Eliyor dört yana sakin bir günü.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
İçinde gülüyor bana derinden.
Yüzlerce çeşmenin serinliğinden
Ovanın yeşili göğün mavisi
Ve mimarîlerin en ilâhisi.

Bir zafer müjdesi burda her isim:
Sanki tek bir anda gün, saat, mevsim
Yaşıyor sihrini geçmiş zamanın
Hâlâ bu taşlarda gülen rüyanın.
Güvercin bakışlı sessizlik bile
Çınlıyor bir sonsuz devam vehmiyle.
Gümüşlü bir fecrin zafer aynası,
Muradiye, sabrın acı meyvası,
Ömrünün timsali beyaz Nilüfer,
Türbeler, camiler, eski bahçeler,
Şanlı hikâyesi binlerce erin
Sesi nabzım olmuş hengâmelerin
Nakleder yâdını gelen geçene.

Bu hayâle uyur Bursa her gece,
Her şafak onunla uyanır, güler
Gümüş aydınlıkta serviler, güller
Serin hülyasıyla çeşmelerinin.
Başındayım sanki bir mucizenin,
Su sesi ve kanat şakırtılarından
Billûr bir âvize Bursa’da zaman.

Yeşil türbesini gezdik dün akşam,
Duyduk bir musikî gibi zamandan
Çinilere sinmiş Kur’an sesini.
Fetih günlerinin saf neşesini
Aydınlanmış buldum tebessümünle.

İsterdim bu eski yerde seninle
Başbaşa uyumak son uykumuzu,
Bu hayâl içinde… Ve ufkumuzu
Çepçevre kaplasın bu ziya, bu renk,
Havayı dolduran uhrevî âhenk..
Bir ilâh uykusu olur elbette
Ölüm bu tılsımlı ebediyette,
Belki de rüyâsı bu cetlerin,
Beyaz bahçesinde su seslerinin.

 

İLGİLİ İÇERİK

CUMHURİYET DÖNEMİ ŞİİRLERİ

DİVAN EDEBİYATI ŞİİRLERİ

HALK EDEBİYATI ŞİİRLERİ

KONULARINA GÖRE ŞİİRLER

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI İLE İLGİLİ ŞİİRLER

19 MAYIS ATATÜRK’Ü ANMA HAFTASI ŞİİRLERİ

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI ŞİİRLERİ

ATATÜRK ŞİİRLERİ

ÖLÜM ŞİİRLERİ

TÜRKÇE İLE İLGİLİ ŞİİRLER

ÇANAKKALE İLE İLGİLİ ŞİİRLER

İSTANBUL İLE İLGİLİ ŞİİRLER

BAŞÖRTÜSÜ ve ÖRTÜNMEK İLE İLGİLİ ŞİİRLER

AY ŞİİRLERİ

MARŞLAR

ÇOCUK ŞİİRLER

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi