Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

ORHAN HANÇERLİOĞLU 

1916 yılında İstanbul'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimlerini İstanbul'da yaptı. Hukuktan mezun olduktan sonra bir süre kaymakamlıklarda bulundu. Sonra İstanbul Belediyesi'nde, Şehir Tiyatroları Müdürlüğü'nde çalıştı. Bu kitabın ilk baskısı yapıldığı sırada I.E.T.T. İşletmeleri Hukuk İşleri Müdürü'ydü. 

Önceleri şiir, sonra küçük hikâye yazan Orhan Hançerlioğlu, daha sonraları romanda karar kıldı. Gerek hikâyelerinde, gerek romanlarında - genellikle - zor şartlar içinde hayat kavgası veren insanların iç ve dış didinmelerini dile getirdi. Orhan Hançerlioğlu'nun romanlarında göze çarpan belirli özellik, konu ve olayları ayrıntılara boğmaktan fazla, daha dar, fakat daha yoğun bir atmosferde vermek isteyişidir.

Yazarın, romanları dışındaki, başlıca eserleri şunlardır: Hikâyelerini içine alan İnsansız Şehir, Felsefe Sözlüğü, Mutluluk Düşüncesi, Erdem Açısından Düşünce Tarihi, Başlangıçtan Bugüne Kadar Özgürlük Düşüncesi adlı etüd ve incelemeleri.

(Orhan Hançerlioğlu'nun Büyük Balıklar adlı romanı, büyük şehirde bir bakıma birbirine kenetlenmiş olarak, fakat öte yandan da mutluluğu veya acısı ile birbirleriyle hiç bir ilişkileri bulunmadan yaşayan insanların şaşırtıcı ve düşündürücü bir panoramasıdır.)

 

BÜYÜK BALIKLAR

- Romanın Özeti -

"Büyük Balıklar" Türk romanlarında yeni, değişik ve kendine özgü havası bulunan bir eserdir.

Yazar, bu eseri için: "Maksadım büyük şehrin - İstanbul'un - durmadan birbirini izleyen günlerinden bir gününü anlatmaktır. Yapmak istediğim ise her romanda kahraman olarak öne sürülen "insan’ın yerine bir "kent" koymaktır. Romandaki insanlar, bu kenti canlandırmak, dillendirmek için birer motif, birer süsleyicidirler" demektedir ki işte bu kısa ifade "Büyük Balıkların yeterli bir özeti sayılabilmektedir.

Romanda kahramanlar bir, üç, beş yüz, yedi yüz... kişi değildir. Belki hepsinin adlan sayılmıştır ama romanın kahramanları kenti kapsayan milyonlardır. Bu milyonluk nüfus, şehri; bir nefeste kavraması elbette mümkün olmayan, bir nefeste gözle görülmeyen, bir nefeste kulakla duyulmayan, ama engin ve sonsuz kımıldanışı hep var olan yönüyle temsil etmekte ve karşımıza koymaktadır.

Büyük şehri taş, beton, demir, et ve ruh yapısı ile o yapının değişmez harcı olan türlü tipleri ve olayları ile önümüze seren romancı, "gündelik karşılaşmaların tesadüfleri içinde kişilerin birbirine zincirlenmelerini" başarılı bir gözlem gücü ile ve durmadan değişen ayrıntılar halinde okuyucularına sunmaktadır.

TÜRK ROMANALARI, Ş.KUTLU

 

ÜSLUP ÖZELLİKLERİ

Eser, çok sade bir dil ile yazılmış. Bazen kişilerin psikolojik açmazlıklarını dile getiren bir anlatım mevcuttur.

KARAKTERLER HAKKINDA BİLGİ

Halim: Orta yaşlarda, evli ve bir kız çocuğu babasıdır. Sakin ve dürüst bir aile hayatı yaşayan Halim bir devlet dairesinde memur olarak çalışmaktadır.

Nasip: Halim ile evlendikten buyana güzel bir gün görmeyen hayatından şikayetçi, babasının zoruyla evlenmiş bir ev kadınıdır.

Ayşe: 8 yaşında henüz ilkokula giden bir kız çocuğu fakat romanda fazla yer edilmemiştir.

Ali: Halim’in en iyi arakadaşı olan Ali küçüklükten beri yedikleri içtikleri Halim ile ayrı gitmemiştir.

Hayriye: Ali ve Halim küçük yaştayken aynı mahallede oturan Hayriye ile arkadaşlık etmişlerdir.

Rahmi: Halim’in ablasının tek oğludur, fakat annesini yeteri kadar üzmektedir.

Nurten: Rahmi’nin daha sonraları anlaşıp birlikte olduğu karısıdır.

Kitap Hakkında Genel Değerlendirme Ve Teklifler:

Kitap daha çok kişilerin değişik rollerdeki görevlerini ve bunun kişiden kişiye değişebileceğini belirtiyor.

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi