TÂB-I HÜSNÜ ÇEŞMİMİZ ÂTEŞ-FEŞÂN OLSUN DA GÖR - ŞEYH GALİB
GAZEL
Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilün
Tâb-ı hüsnü çeşmimiz âteş-feşân olsun da gör
Cennet-i ruhsârını dûzah-nişân olsun da gör
Lâl-i aşka kuvvet-i güftâr-ı hâmûşî nedir
Hayret-i vaslınla her mûyum zebân olsun da gör
Hep geçer zahm-ı nigâh-ı çeşmin ey nûr-ı basar
Bâl-i aczin ferş-i râh eyler talebde Cebra'îl
Murg-ı dil ankâ-yı kâf lâ-mekân olsun da gör
Hâne-perverd-i kemân-ı ebruvândır gamzesi
Gâlibin gönlünde bir kez mihmân olsun da gör
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Sen güzelliğinin parlaklığını hele gözümüz ateş saçmağa başlasın da gör. Yanağının cennetini cehennemi göstermeye başlasın da gör.
Sana kavuşunca şaşkınlıktan vücudumun her kılının nasıl konuşan bir dil haline geldiğini gör de, aşktan dili tutulmuş olan için susarak söylemenin gücünün ne olduğunu anla.
Za'f ile cismim hele gözden nihân olsun da gör Ey gözümün nuru sevgili! Hele vücudum zayıflıktan gözden kaybolsun da, gözünün bakışının yaralarının nasıl hep iyileştiğini görürsün.
Gönül kuşu yeri yurdu olmayan Kâf'ın ankası olsun da istenince Cebrâ'il'in aciz`kanatlarını nasıl yoluna halı gibi döşediğini görürsün. (Lâmekân Kâf’ının ankası Tanrı’dır. Beyitte Tanrı’nın âşığının gönlünde tecellisi, yani fenâfillah anlatılmış).
Sevgilinin kaşlarının yayının evinde nazlandırılarak büyütülmüş yan bakışı bir kez Gâlib'in gönlünde misafir olsun da gör.
İLGİLİ İÇERİK
ŞEYH GALİB – TARDİYE- İNCELEMESİ