Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

ESKİ RAMAZANLAR -ABDÜLKADİR AKGÜNDÜZ

Binlerce minareden duyulur ezanları,
Nerede İstanbul’un eski Ramazan’ları?

Alışmıştı ruhumuz İlâhî akislere,
Ne zamandır hasretiz mâzîdeki hislere...

Beş asır bu şehirde asîl bir hayat sürdük,
Sokaklarda Itrî’den nağmelerle yürürdük.

Evde, yolda, camide, Ramazan’ın her günü;
Yaşanırdı ruhânî zevklerin en üstünü.

Gülümserdi kafesler rengârenk oyalarla,
Selâtîn camileri parlardı mahyalarla.

Toplanırdı ekâbir ya hünkâr otağında,
Ya Hocazâde Tal’at Efendi Konağı’nda.

Mevlânâ’dan, Sâdî’den fasıllar okunurdu;
Fârisî anlamamak affedilmez kusurdu.

Hiç eksilmezdi Âşık Kul Mustafa’nın sazı,
Şeyhülislâm Hulûsî Efendi’nin vaazı.

Şairler söz almadan içilirdi kahveler;
Huşûyla dinlenirdi gazeller, kasideler...

Mestederdi herkesi Neyzen Emin Efendi;
Âh o günler, o günler, ne şâhâne günlerdi!

Mis kokusuyla serin serin eserdi sabâ,
Yine Sümbül Sinan’dan geçiyor mu acaba?

Akarken karşımızda bir çeşmenin suları,
Beklerdik cumbaların gölgesinde iftarı.

Nûr olur, içimize yağardı her duâmız;
Serviliklerde çiçek açardı Fâtiha’mız.

Seneler, âh seneler, gelip geçmede hızla;
İstanbul’la başbaşa kaldık hâtıramızla!

Orda muhteşem mâzî, bizde harap bir gönül;
Ne zormuş yalnızlığın acısına tahammül!

Kalbimizde kaderin tatlı bir yarası var,
Eski Ramazanların şimdi hatırası var.

Hâfız Gıyâseddin’in bülbül sesi nerede?
Hayrünnisâ Hatun’un aşuresi nerede?

Özledik Sâdâbâd’ın büyülü mehtabını,
Duymadayız o aşkın derin ızdırabını.

Tekbîr sesinde hâlâ yaşıyor koca tarih;
Fâtih’te, Beyazıt’ta kıldığımız teravih.

Geri dönmek imkânsız eski günlerimize,
Artık o şûh mâzînin hayali kaldı bize!

İLGİLİ İÇERİK

CUMHURİYET DÖNEMİ ŞİİRLERİ

DİVAN EDEBİYATI ŞİİRLERİ

HALK EDEBİYATI ŞİİRLERİ

KONULARINA GÖRE ŞİİRLER

SON EKLENENLER

Üye Girişi