ŞEYHÜLİSLAM YAHYA - LİSAN-I EHL-İ DİLDE AŞKA GÜLZAR-I BELA DERLER
Gazel
1. Lisân-ı ehl-i dilde aşka gülzâr-ı belâ derler
Cüvânın kâmet-i bâlâsına nahl-i cefâ derler
2. Yakın olmaz güzeller âşık-ı mehcûr u şeydâya
El öpmek ârzû etsen ıraktan merhabâ derler
3. Harâbâtı eğerçi görmedik ammâ görenlerden
İşittik bir neşât-efzâ makâm-ı dilküşâ derler
4. Niyâz eyle cefâdan vaz gelsin cân-ı mahzûna
Seni ey dil gam-ı cânâne ile âşinâ derler
5. Halâs olmaya gibi aşk elinden bir zamân
Yahyâ Yine bîçâreyi bir dilrübâya mübtelâ derler
Günümüz Türkçesiyle
1. Gönül sahiplerinin dilinde aşka belânın gül bahçesi derler. Genç güzellerin uzun boyuna da cefa fidanı derler.
2. Güzeller, uzak düşmüş çılgın âşıklara yaklaşmaz. El öpmek istesen (o güzeller) uzaktan selâm verirler.
3. Gerçi meyhaneyi görmedik, ama görenlerden neşelendiren, gönül açıcı bir yer olduğunu işittik, derler.
4. Ey gönül! Senin sevgilinin gamıyla içli dışlı olduğunu söylerler. (Bizim için) yalvar yakar da mahzun gönüle eziyet etmekten vazgeçsin.
5. Yahya, bir müddet daha aşk elinden kurtulamayacak gibi. Yine o çaresiz, zavallı için gönül alıcı bir güzele tutkundur, diye söylüyorlar.
Prof. Dr. M.A. Yekta Saraç, Divan Şiirinden Seçmeler