Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

ÜSKÜDARLI SAFİ HAYATI ve ESERLERİ
 
(1862-1901)
Osmanlı şairi.
Babasının defterdar olarak görev yap­tığı Yanya'da doğdu. Adı Mustafa olup ba­bası Tosyalı Reşidefendizâde şair Mehmed Emin Nüzhet Bey'dir. Ailesi İstanbul'a ge­lerek Üsküdar İhsaniye mahallesine yer­leşti. Safî henüz beş yaşındayken babasını kaybetti. Memâlik-i Osmâniyye'nin Tâ­rih ve Coğrafya Lügatinin müellifi olan ağabeyi Ali Cevâd Bey tarafından yetişti­rildi. İlk tahsilini Üsküdar Fındıklı Mektebi'nde tamamladı. Paşakapısı Rüşdiyesi'ni bitirdikten sonra Selimiye Camii'nde Berkofçalı Abdurrahman Efendi'den dinî ilim­leri öğrendi. Köysancaklı şair Abdülkâdir Efendi'den Farsça, Arapça ve edebiyat dersleri aldı. Şiirle uğraşmaya başlayınca "Safî" mahlasını aldı. 1880'de Üsküdar Bidâyet Mahkemesi kâtipliğinin ardından As­kerî Tekaüt Sandığı tahrirat memuru ol­du. Bir müddet Zeyrek Rüşdiyesi'nde Fars­ça öğretmenliği yaptı. Fırka-i Askeriyye mühimme kâtipliği göreviyle Trablusgarp'a gönderildi. Orada üç dört yıl kadar çalıştık­tan sonra fırka kumandanı Arif Paşa ile anlaşamadığı için hastalığını ileri sürerek görevinden istifa etti. İstanbul'da mün­zevi bir hayat yaşarken Hersekli Arif Hik­met Bey aracılığıyla bir süre Damad Mah­mûd Celâleddin Paşa'nın meclislerine de­vam etti ve maaşlı nedimi oldu. Bu arada paşanın oğlu Prens Sabahaddin'in özel ho­calığını yaptı. Mahmûd Celâleddin Paşa'nın Avrupa'ya kaçması üzerine onunla müna­sebetinden dolayı 1899 Şubatında Halep'e sürüldü. Halep mektupçu muavinliği gö­revinde iken yakalanmış olduğu hastalık­tan kurtulamayarak 19 Haziran 1901'de vefat etti ve hükümet konağı civarındaki Cübeyle Kabristanı'na defnedildi. Kaynak­lar onun içkiye düşkünlüğünden bahseder. Manastırlı Rifat Bey, "Çıkıp cem' söyledi târîh-i fevtin / Safâ-yı cennete azmetti Sa­fî" (1319) beytiyle vefatına tarih düşürmüş­tür.
 
Safî, genç sayılabilecek bir yaşta ölmesi­ne rağmen yaşadığı dönemde eserleriyle dikkatleri üzerine çekmiş, Nâmık Kemal, Muallim Naci, Süleyman Nazif ve Rıza Tevfik (Bölükbaşı) gibi edebiyatçıların övgüsü­ne mazhar olmuştur. Süleyman Nazif, Sa­fî'nin kendi vadisinde taklit edilemez ol­duğunu söylerken Rıza Tevfik onu mistik bir ruha sahip, her şeyde Allah'ın sırlarını gören hurûfîmeşrep bir şair diye nitele­miştir (bk. bibi.). Edebiyyât-ı Umûmiy-ye Mecmuasında "Mir'ât-ı Sâfî'den" baş­lığıyla verilen "baktım ağladım" redifli şi­irinin başında yer alan,"... Üsküdarlı Safî Bey merhum memleketimizin en büyük şair ve nâzımlarındandır. Merhum, devr-i sabıkın en sitem-dîde ve rencidelerinden olduğundan maateessüf iştihar etmemiş­tir. Âsâr-ı manzumesi kemâl-i i'tinâ ile mü­tâlâa olunursa zamanında Nefî ayarında bir şair olduğu tezahür eder" ifadesi şa­irliği hakkında dikkat çekici bir değerlen­dirmedir.
 
Eserleri.

1. Dîvânçe-i Safî.Talik hatla yazılmış yirmi dört varaktan oluşan ese­rin tek nüshası Yapı ve Kredi Bankası Ser-met Çifter Araştırma Kütüphanesi'ndedir (nr. 046076). Eserde iki na't, "regâibiyye" başlığını taşıyan üç şiirle kırk iki gazel, on üç kıta ve on müfred yer almaktadır.

2. Cidûl-i Sa'dî bâ-Müddeî (İstanbul 1303) 164 beyitlik bu mesnevi, "Hikemiyyât-ı Sa'-dî'den Bâlâdaki Unvan ile Gülistân'da Mün­deric Bir Muhaverenin Nazmen Tercüme­sidir" alt başlığını taşımaktadır. Eserin ba­şında Nâmık Kemal'in manzum, Muallim Naci'nin mensur takrizleri vardır.

3. Nev-Bâve-i Kavâid-i Fârisî (İstanbul 1307).

4. İslâm-ı Hazret-i Ömer yâhud Bir Hâ­rika (İstanbul 1308). Hz. Ömer'in Müslüman oluşunun anlatıldığı bu mesnevide "İfâde" başlığı altında mensur olarak padi­şaha övgü, eserin yazılış sebebiyle muh­tevası tanıtılmaktadır. Şair eserini rüyada almış olduğu manevî bir işaret üzerine yazdığını söylemektedir. 353 beyitlik bu mesnevi "feilâtün mefâilün feilün" vezniyle yazılmış, aradaki gazel ve murabbalarda ise farklı kalıplar kullanılmıştır. Tâhirülmevlevî mesneviyi Nazm ve Eşkâl-i Nazmda rivâyât türüne örnek göstermiştir.

5. Şi'r-i Safî (İstanbul 1317). Ölümünden iki yıl önce basılan yirmi üç sayfalık eserde "Bazı Gazellerim" başlığıyla şairin divançe-sinden seçtiği yirmi dokuz şiir vardır.

 
BİBLİYOGRAFYA :
 
Ahmed Safî. Sefinetü's-Sâfi, Süleymaniye Ktp., Mikrofilm Arşivi, nr. 2096, X, 1120-1121; İbnülemin. Son Asır Türk Şairleri, s. 1583-1587; Necib Âsım, Kitab, İstanbul 1311/1893, s. 179; Ta­rih ve Coğrafya Lügati, IV, 1130-1132; Tâhirülmevlevî, Nazm ve Eşkâl-i Nazm, İstanbul 1329, s. 71-72; Osmanlı Müellifleri, II, 292; Abdullah Uçman, "Safî", Büyük Türk Klâsikleri, İstanbul 1990, IX, 208; Edebiyyât-ı Umüumiyye Mecmu­ası, 111/68 (37), İstanbul 1336/1918, s. 694; Sü­leyman Nazif, "Edebiyatımızda Gazel", Peyâm-ı Sabah, 12 Haziran 1338; Rıza Tevfik. "Hurûfî Mezhebine Sâlik Bir Şâir: Safî", Yeni Sabah, 23 Haziran 1944; Alim Yıldız, "Üsküdarlı Safî'nin İslâm-ı Hazret-i Ömer yâhud Bir Harika Mesne­visi", DÜİFD, XIII (2001), s. 219-249; a.mlf., "Üsküdarlı Safî'nin "Şi'r-i Safî" İsimli Eseri Üze­rine", Cumhuriyet Üniversitesi ilahiyat Fakül­tesi Dergisi, Vl/2, Sivas 2002, s. 269-287; "Safî Mustafa Bey (Üsküdarlı Safî)", TDEA, Vll, 413.
 
 Alim Yıldız,  diyanet islam ans.
 

SON EKLENENLER

Üye Girişi