Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

KASTAMONU'NUN TAŞKÖPRÜ İLÇESİNDEKİ 1927 YILINDAKİ YANGINLA İLGİLİ GAZETE HABERLERİ

Kastamonu’ya Bağlı Taşköprü Kazası Hemen Kâmilen Yandı

Kastamonu’ya tabi Taşköprü kazası yanmıştır. Yanan ev, dükkân ve diğer mebâni1 950 parçadır. Maddi zarar iki buçuk milyondur.
Topu topu 800 ev, 140 dükkân, 4 cami, 8 han, 20 kahvehane, 3 hamamdan ibaret olan kaza merkezinden ortada kala kala yirmi beş cami kalmıştır. (Bu ifadede önceki ifade ile çelişki var)
Taşköprü kazası Kastamonu’nun şark-ı cenubinde (şimal olacak)2 ve Kastamonu’ya 45 kilometre mesafede olup Gökırmak kenarında güzel bir yerdir. Kazada ziraat kışlık ve yazlık üzre üzre (312.894) dönüp olup umum hasılatı da (37.722.407) kilodur. Kazada el tezgâhlarında yerli bezler dokunmaktadır. Nüfus-u umumiyesi3 49.400’dür. Kazada 22 ilk mektep olup talebe miktarı 1920’dir.Devlet salnamesinin verdiği malumata(bilgiye) göre kaza merkezinde 800 hane, 140 dükkân ….

1. Mebani: Yapılar
2. Şark-ı şimal: Kuzeydoğu
3. Nüfus-ı umumiye: Genel nüfus

YANAN TAŞKÖPRÜ ASRİ BİR TARZDA YAPILACAK


Taşköprü , 6- Taşköprü’nün evvelce yapılmış haritasına tevfikan inşaat icrasını kasaba halkı arzu etmiş ise de geçen gün Taşköprü’ye gitmiş olan vali Mithat Bey tarla usulü kabul edildiği takdirde (bunu) muamelesinin tatbiki endişesinde bulunan ahaliye tarla usulün kanunu menfaatlerini daha ziyade temin etmekle beraber 88 senesinden beri beş defa harik felaketine maruz kaldıklarından badema yangınlara da mani olabileceği hakkındaki ifadat-ı muhakalarının(?) kendilerini tatmin etmesi üzerine tarla muamelesinin seriü’-tatbikini müşarünileyhden rica etmişlerdir. Binaenaleyh bir mühendisin sürat-i i’zami dâhiliye vekâletine arz olunmuştur.

Asri: Modern
Tevfikan: Uyarak
Tarla usulü: Kanunlar çerçevesinde yeniden modern bir şehir planlamasının yapılması olmalı (?)
Harik: Yangın
Badema: Bundan sonra
Seriü’-tatbik: Hızlıca uygulanması
Müşarünileyh: Adı geçen
Binaenaleyh: Bundan dolayı, bunun üzerine
Sürat-i i’zam: Hızlıca gönderilmesi
Dâhiliye vekaleti: İç İşleri Bakanlığı

 

 

DEHŞETLİ BİR YANGIN
Taşköprü bir anda bir yığın kül oldu. Hasar üç milyon lira tahmin edilmiştir.
Taşköprü 4 (Hususi)- Salı günü saat on üçte bir muhacirin samanlığa kazaen ateş düşmesinden yangın zuhur etmiş. Şiddetli rüzgârın tesiriyle tevsi’ ederek bir saat zarfında müteaddit kollara ayrılarak dört saatte kasabanın üçte ikisini en mamur ve zengin kısmını küle çevirmiştir. Banka ve erkek mektebinden maada umum mebâni-i resmiye , beşyüz elli hane, üç yüz elli mağaza ve dükkân, yedi, yedi cami, yirmi beş kahvehane telef olmuştur. Dükkân ve mağazalardaki emval-i ticariye tamamen, hanelerdeki eşyanın kısm-ı azamı yandığından hasarât üç milyon lira raddesinde tahmin ediliyor.
Birçok aileler açıkta çadır altındadır. Hükümet ve teşkilat-ı milliye harikzadelerin iâşe ve teskin-i âlâmına çalışıyor. Daima pek mesut ve şen bir manzara arz eden bu güzel kasaba bir yığın enkaz manzarası arz etmektedir.

Kazaen: Kaza olarak
Zuhur etmek: Ortaya çıkmak
Müteaddit: Çeşitli
Mamur: Gelişip güzelleşmiş, bayındır
Maada: Başka
Umum: Bütün, genel
Mebâni-i resmiye: Resmi binalar
Emval-i ticariye: Ticaret malları
Kısmı-ı azamı: Büyük kısmı
Hasarât: Zararlar
Radde: Derece, miktar
Teşkilat-ı milliye: Milli kurumlar
Harikzede: yangın mağdurları
İaşe: Yiyecek-içecek
Teskin-i âlâm: Acıların dindirilmesi

 

MEMLEKETTE VAKİT

*************

TAŞKÖPRÜ BAŞTAN BAŞA NASIL YANDI?

Kastamonu muhabirimiz bu tüyler ürpertici faciaya dair tafsilat veriyor.
-------- *** ---------

Yangın Nereden Çıktı? - Kastamonu’ya Çekilen Bir Telgraf: İmdat -Zarar Miktarı Nedir? -Yanan İnsanlar -Mebâni-i Resmiye - Açlık Baş gösteriyor-Garip Bir Hadise

------------***-------------

Kastamonu Muhabirimiz Yazıyor: Anadolu’da emsaline pek az tesadüf edilebilir denecek derecede güzel ve şirin bir kaza merkezimiz olan Taşköprü Zafer Bayramı günü dört saat gibi kısa bir müddet zarfında tamamıyla kül oldu.


Kastamonu’dan İmdat İsteniyor
O gün saat üçe doğru Taşköprü kaymakamlığından Kastamonu vilayetine acil (?) işaretiyle çekilen bir telgrafta kazada müthiş bir yangın zuhur ettiğinden Kastamonu’daki otomobillerin derhal gönderilmesi selamet-i memleket namına rica ediliyordu.
Bereket versin Kastamonu belediyesi memlekette itfaiye teşkilatının mahalle tulumbalarına ihzaratı muvafık görmeyerek fenni bir itfaiye meselesini derpiş etmiş iki adet otobob (?) getirilmiş ve icap eden itfaiye efradı da kullanılmaya başlanmıştır.
Vilayet merkezinde bu müthiş haberin şuyu’u bir bomba gibi tesir etmiş, bayram münasebetiyle Kastamonu’da bulunan Taşköprülüler ve alakadar Kastamonuluların hepsi otomobillerle Taşköprü’ye gitmişlerdi. Kastamonu belediyesi bu feci afet üzerine …….. ve lüzumu kadar memur ve vesaiti ile kamyonlara irkap ederek muavenete şitap etmiştir.
Yangının dehşeti kırk beş kilometre uzakta bulunan Kastamonu’dan bile semaya yükselen duman tabakasının kesafet(i sayesinde anlamak kâbildi….

--------------------İkinci sütun -----------

Yardımı ile ki sirayet etmekte bulunan Debbağhane (Tabakhane) Mahallesi’ni olsun kurtardılar.

Yangın Nereden Çıktı?

Yangın Karasait Mahallesi’ndeki küllük altında emval-i metrukadan iken bir muhacirin iskânına tahsis edilmiş evden çıkmıştır.
Kaza eseri olduğu, evin delik bacasından yükselen kıvılcımların etrafında bulunan samanlığa düşmesi yüzünden çıktığı söylenmektedir.
Yanan mebâni sekiz yüz hane ile üç yüz dükkân ibaret zan ve tahmin edilmektedir.

Mebâni-i Resmiyeden Hangileri Yandı?

Bunlar içinde mebâni-i resmiye olarak hükümet, jandarma, belediye, telgrafhane, kız mektebi, Ziraat Bankası binaları da vardır.
Mebâni-i resmiyeden yalnız kasaba harici denebilecek kadar uzakta bulunan ahz-ı asker şubesi ile merkezi bir yerde ve pek açıkta bulunan erkek mektebi binaları kurtarılabilmiştir. Adliye dairesi de bulunduğu halde yanan devâir-i resmiyeden en ufak bir kâğıt olsun çıkarılamamıştır.
Adliye dairesi evrakının bir kısmı çıkarılmış ve hükümet bahçesinin bir köşesine yığılmış ise de bilahere oraya da ateş sirayet ederek bu evrak ve defatiri de yakmıştır. Hükümnak(?) bu durum katında hapishanede bulunuyordu. Fakat mahpuslar yangından kurtarılarak taht-ı muhafazaya alınmıştır.
Ziraat Bankasının yalnız evrak ve kasaları kurtarılabilmiştir.

Tafsilat: Ayrıntı, geniş bilgi
Mebâni-i Resmiye: Resmi binalar
Selamet-i memleket: Memlektin selameti
İhzarat: Hazırlıklar, hazırlanmalar
Muvafık: Uygun, yeterli
Fenni: Modern
Derpiş etmek: Göz önünde bulundurmak, dikkate almak, öngörmek
Otobob: (olarak okundu, hiç duymadım, internette de bulamadım emin değilim) İtfaiye aracı olmalı
Efrat: Fertler, itfaiye çalışanları
Şuyu’: Duyulma, yayılma
Emval-i metruke: Terk edilmiş mallar, atılmış eşyalar
Muhacir: Sığınmacı, göçmen
İskân: Yerleşme, boş bir yere insanları yerleştirme
Tahsis etmek: Bir yeri veya bir şeyi birisi için ayırmak
Harici: Dış
Ahz-ı asker şubesi: Askerlik şubesi
Devâir-i resmiye: Resmi daireler
Bilahere: Sonra, daha sonra, sonradan
Sirayet etmek: Yayılmak, bulaşmak, geçmek
Defatir: Defterler

Hükümnak:Hükümlü
Taht-ı muhafaza: Koruma altına

 

Taşköprü’ye gitmişlerdi …….. bu feci akıbet üzerine bir otombni ve lüzumu kadar memur ve vesaiti ile kamyonlara irkâp ederek muavenete şitap etmiştir.
Yangının dehşetini kırk dört kilometre uzakta bulunan Kastamonu’dan bile semaya yükselen duman tabakasının kesafeti sayesinde anlamak kâbildi. Hatta telgraf ve telefon muhaberatı dahi münkatı olmuştu.

SON SÜRAT TAŞKÖPRÜ’YE

Otomobiller Taşköprü – Kastamonu arasındaki mesafeyi bir saatte kat’ ediyorlar. Kastamonu’dan ayrılan kafile Taşköprü’ye vasıl olduğu zaman yangın şiddetini artırarak üç kola ayrılmış, kudurmuş bir dalga gibi önüne gelen binaları yalayıp küle kalbediyordu. Kazada mahalle tulumba teşkilatı dahi adem-i mevcudiyeti yüzünden itfaiye arabaları yetişinceye kadar bir iş görememiş, yangın şiddetli esen poyrazın tesiri ile alabildiğine tahribatına devam etmiştir.
Halk bu ani afet karşısında şaşırmış ve herkes kendi başının çaresine baktığı için bir iş yapılamamış veya yangının tevsi’ine mani olacak hiçbir tedbir ittihaz olunamamıştır. Bir evi tahliye edip eşyasını sirayet ihtimali olmayan evlere nakletmişler, yarım saat sonra

orasının da ateş aldığını görmüşler. Hatta kurtarılan eşyanın bir kısmı yığın halinde dışarıda iken bile yanmıştır.
Yangın esnasında Taşköprü’nün bir mahşerden farkı yoktu. Çocuğunu, kardeşini arayanlar, evden çıkaramadıkları ihtiyar ve hastalarını yanıp kül olmaktan kurtarmak için başkalarından istimdat edenler ; evvela can, sonra canan fetvasınca hareket edenlerin vaziyeti çok feci bir manzara teşkil ediyordu. Bereket versin başta Kastamonu valisi Mithat Bey olmak üzere, belediye reisi, azaları, Hilal-i Ahmer reisi, fırka kaza mutemeti, Tayyare Cemiyeti reisi ve daha birçok zevat ile Kastamonulular yetiştiler de şaşkınlıktan ne yapacaklarını bilememek derecesine gelen bu zavallı halka azami yardımda bulundular. Getirilen itfaiye ve tulumba takımlarının îzamı ………

İKİNCİ SÜTUN

Hükümnak bu durum karşısında hapishanede bulunuyordu. Fakat mahpuslar kurtarılarak taht-ı muhafazaya alınmıştır. Ziraat Bankası’nın yalnız evrak ve kasaları kurtarılabilmiştir.

FACİANIN İRAS ETTİĞİ ZARAR

Yangından mütevellit zarar herhalde üç milyon liradan fazla tahmin edilmiştir.
Kurtarılan mahalle iki yüz haneyi tecavüz etmiyor. Bu da on beş sene evvel yangın ile baştanbaşa yanmış, yeniden yapılmaya başlanmış ve henüz ekserisi tamamlanabilmiş binalardan mürekkep bir mahalledir.
ATEŞLER İÇİNDE YANANLAR
Yangında nüfusça zayiat dahi vardır. İki çocuğuyla bir ihtiyar kadının yandığı söylenmektedir.

GARİP BİR HADİSE

Yangından mutazarrır olanların içinde elli bin lira servet sahibi tüccarlar da mevcuttur. Yalnız garip olan bir şey varsa o da Taşköprü ve Kastamonu’nun ileri gelen zenginlerinden olan İstanbul’daki Meydancı k(?) Hanı sahibi Tokatlızade Hacı Mehmet Salih Efendi’nin merkezi bir mahalde bulunan mağazası ile evine civarındakilerin kâmilen yanmasına rağmen hiçbir şey olmamasıdır.

AÇLIK BAŞ GÖSTERİYOR

Halk akşam saat on sekize doğru hep civar bostanlara, tarlalara çıkmışlardır. Fırınların hepsinin yanması yüzünden aç kalan halka kamyon ve otomobiller Kastamonu’dan ekmek ve erzak taşıyorlardı.
Gece yarısına doğru yangından dönen Hilal-ı Ahmer ve belediye azaları kalem reisinin nezdinde bir içtima-i akd ederek yapılacak muavenet hakkında görüşmüşler ve esalı tedabir ittihaz etmişlerdir. Bu cümleden olmak üzere açıkta kalan halkın eşya ve diğer şeyleri üzerinde herhangi bir çapulculuk hadisesine meydan vermemek için altmış kişilik bir müfrezenin otomobillerle Taşköprü’ye i’zamı kararlaştırılmıştır. Bu müfreze beraberinde lüzumu kadar çadır da götürmüştür

otombni: İtfaiye ile ilgili bir terim ama tam okuyamadım.
Vesait: Vasıtalar
İrkap: Bindirme, bindirilme
Muavenet: Yardım
Şitap etmek: Acele etmek, seğirtmek
Kâbil: Mümkün, olabilir
Muhaberat: Haberleşme
Münkatı olmak: Kesilmek, son bulmak
Katetmek: Yol almak, bir yolu aşmak
Vasıl olmak: Ulaşmak
Kalbetmek: Dönüştürmek, çevirmek
Adem-i mevcudiyet: Personel yetersizliği
Tevsi’: Yayılma, genişleme
İttihaz: Düşünme, alma
Sirayet: Geçme, yayılma, bulaşma
İstimdat etmek: Yardım istemek
Hilal-ı Ahmer: Kızılay
Fırka: Parti
Tayyare: Uçak
Zevat: Saygı değer kimseler
Azami: Çok, fazla, maksimum
İ’zam: Yollama, gönderme
Taht-ı muhafaza: Koruma altı, korumaya
İras: sebebiyet verme, sebep olma
Tecavüz etmek: Geçmek, Belli bir sınırı aşmak
Mürekkep: Birden fazla şeyin bir araya gelmesi, birleşik
Zayiat: Kayıplar
Mutazarrır: Zarar gören, zarara uğrayan
Mahal: Yer
Kâmilen: Tamamen
Nezdinde: Katında, makamında
İçtima-i akd: Toplanarak karara varma
Tedabir: Tedbirler

 

 

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi