SEVÂD-I ÇEŞM-İ MESTİNKİMDELER BİR DÂĞ-I HASRETTİR - OSMANZADE TAİB
GAZEL
Mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün
Sevâd-ı çeşm-i mestinkimdeler bir dâğ-ı hasrettir
Geçerse gamzê-i tîrin cigerden câna minettir
Müheyyâ meclis-i Cemdir surâhî kulkul-i mînâ
Gül-i ruhsâr-ı sâkî o da mest-i câm-ı işrettir
Nişân vermez mi ebrûlar kemân-ı destimi fikret
Kazâ-yı sehm-i meydân-ı fezâ-yı dâm-ı hayrettir
Küsâyiş-bahşdır hâl u hayâl-i tâb-ı ruhsârın
Olursa hey’et-i vaslı o mihrin bana devlettir
Ki pîçapîç olup zülfün dil-i uşşâka dâm olmuş
Tutulmuş dâne-i ruhsârın üzre haylı san’attır
Hat-ı müşkîn-i yâri sen güzel vasf eyledin
Tâib Yazılmış safha-i rihsâra âyât-ı muhabbettir.
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Bir hasret yarası olan sarhoş gözünün karası delip geçer. Eğer bakışının oku ciğeri geçerse bu cana minnettir.
Cem’in içki meclisi, sürahi ve sürahinin lıkırtısı tamam, sakinin yanağının gülü, o da işret kadehinin sarhoşudur.
Hele bir elimdeki elimdeki yayı düşün; o kaşlar hayret rüzgarının geniş meydanında ilâhi kazanın oklarını hatırlamıyor mu?
Yanağının parıltısı hayaliyle benlerin insanın içini ferahlatır; o güneşe benzeyen sevgiliyle kavuşma hayali benim için mutlulukların en büyüğüdür.
Saçların kıvrım kıvrım olup yanağındaki benlerin taneleri üzerine aşıkların gönüllerini yakalayan bir tuzak kurmuş, ne ustaca bir iş!
Tâib, sevgilinin yanağı üzerine yazılmış sevgi ayetleri olan misk kokulu yazıyı, doğrusu çok güzel övüp anlattın.
İLGİLİ İÇERİK