ÂŞIK MEHMET YAKICI HAYATI ve ŞİİRLERİ
1879'da Konya’nın Sarnıç mahallesinde doğmuş, 25/26 Ocak 1950'de aynı evde vefat etmiştir. Babası Yakup Ağa, annesi Şerife Hanım'dır. Ailenin, hayatta kalan tek çocuğu olduğu için tahsili ve evlenmesine bilhassa dikkat edilmiştir. Mes'ûd Efendi Mektebi'nden sonra bir müddet de medreseye devam etmiştir. Evliliği, babasının ölümü, köye dönüşü ve seferberlikte askere alınması onun gençlik yıllarını alıp götürmüştür. Tekrar köye dönerse de şehir hayatı ona daha cazip gelir ve Millî Eğitim teşkilâtında müstahdem olarak çalışmaya başlar.
30 yaşında aşıklığa başlaması, ünlü âşıklarla karşılaşamaması şiirlerinin teknik usullerle örülememesinin başlıca sebepleri olarak görülebilir. Medreseden aldığı dille bölge söyleyişleri şiirlerinde bir arada görülür. Bilhassa destanlarıyla şöhret kazanmıştır.
UYUZ DESTANI
Uyuz derler bir illete uğradık
Al kan ettik tırnak ile doğradık
Zeytin yağın ilaç yaptık bağladık
Tesir etmez hidâyet kıl ilâhî
Fısır fısır her taraftan kakıyor
Bir hararet ciğerimi yakıyor
Kaşınırken bütün âlem bakıyor
Bu derdime dermanı ver ilâhî
Nasıl derttir hiç bir derde benzemez
Perhiz eder peynir yoğurdu yemez
Varıp bir adama hâlim şu demez
Senden başka kimim vardır İlâhî
Akşam olup gidişmesi artıyor
Kaşınırken akıl baştan fırtıyor
Ev horantam çocuklara serpiyor
Yakın vakit dermanın ver ilâhî
Evveldan bu derdi kale almadım
Sonradan da artacağın bilemedim
Arayıp da dermanını bulmadım
Derman senden hidâyet kıl İlâhî
Hararetten geceleri yatamam
Uykusuzum kirpiklerimi kapamam
Sen var iken başkasına bakamam
Sen derdimin dermanı ol ilâhî
Her kula da bir çiledir verecek
Sabredenler muradına erecek
Cennet'âlâ'da dîdarı görecek
Sabreyleyim de göster sen ilâhî
Âşık Mehmet dert ile sabırlı kul
Sabredenler Mevlâ indinde makbul
Elbet verir Cennet'âlâ'ya bir yol
İsterim dîdarın görmek ilâhî