Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

 

HALİDE EDİB ADIVAR

Romancı (1884 - 9 Ocak 1964). İstanbul'da doğdu. Öğrenimini Üsküdar Amerikan Koleji'nde tamamladı. Dönemin tanınmış kişilerinden toplumbilim, felsefe, matematik dersleri alarak yetişti. Matematikçi Salih Zeki ile evlendi (1901). Eşinden ay­rıldıktan sonra İstanbul Kız Lisesi ve öğretmen Okulu'nda tarih ve pedagoji öğretmenliği yaptı (1910). Türk Ocağı'na girdi (1911). I. Dünya Savaşı yıllarında Lübnan ve Şam'daki kız okulları genel müdürlüğü görevinde bulundu. Doktor Ad­nan Adıvar'la evlendi (1917). Ziya Gökalp, Fuat Köprülü, Ham­dullah Suphi, Mehmet Emin Yurdakul'la birlikte Türk Ocağı'nın «Hars ve ilim» kuruluna seçildi. Darülfünun'da batı edebiyatı dersleri verdi (1918). Bir süre de Amerikan Kole­ji'nde eğitim işleriyle uğraştı.

Mütarekede «Wilson Prensipleri Cemiyeti»nin kurucuları ara­sında yer almasına karşın, İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edilmesi üzerine A.B.D. Cumhurbaşkanının ileri sürdüğü il­kelerin ulusal bağımsızlık kavramı ile bağdaşmadığını algı­layarak, İstanbul'da düzenlenen protesto mitinglerine katıl­dı (Mayıs 1919). Konuşmalarında tam bağımsızlık ülküsünü savundu. Eşi Dr. Adnan'la birlikte Anadolu'ya geçerek (Ma­yıs 1920) Kurtuluş Savaşı'nda çeşitli görevler aldı. Cumhuriyetten sonra eşinin de kurucuları arasında bu­lunduğu Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın kapatılması üzerine yurt dışına çıktı (1925). Uzun süre Fransa ve İngiltere’de yaşadı. Amerika'da Columbia Üniversitesi'nde (1931-32), Hindistan'da Delhi İslâm Üniversitesi'nde (1935) konuk pro­fesör olarak çalıştı. Türkiye'ye döndükten sonra İstanbul Üni­versitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümüne öğretim üyesi atandı (1940). İzmir’den milletvekili se­çildi (1954). Politikadan çekildikten sonra yeniden Üniversite­deki görevine döndü (1954).

Halide Edip edebiyat dünyasına ilkin Tanin Gazetesi’nde Ha­lide Salih imzası ile yayımladığı öykülerle girmişti. Sonra Şehbal, Büyük Mecmua, Musavver Muhit, Resimli Kitap der­gilerinde yazdı. O da kimi çağdaşı yazarlar gibi Edebiyat-ı Ce­dide beğenisine uyarak «mensur şiir» türünde örnekler veri­yor, öykülerinde genç kadın psikolojisine dayanan konuları işlemeye özen gösteriyordu. îlk öykülerini topladığı Harap Mâbetler (1910) ile ilk romanı Seviye Talip (1910) büyük ilgiyle karşılanmış, yazarın «Türkçe edebiyat lisanında birçok keşif­ler icad ettiği» (Yakup Kadri) «Türkçenin en güzel üslubuna ulaştığı» (Yahya Kemal) ileri sürülmüştü. Kurtuluş Savaşı yıllarına kadar Türk Yurdu, Yeni Mecmua, Dergâh dergilerin­de çıkan yazılarının yanı sıra beş roman yayımlayarak döne­min verimli kalemleri araşma girdi. Ülke dışında bulunduğu yılların ürünü olan ve ilkin İngilizce yazılarak Londra'da «The Clown and His Daughter-Soytarının Kızı» adiyle yayımlanan Sinekli Bakkal romanı ile C.H.P. Roman Armağanını kazandı (1942).

Halide Edib'in Harap Mâbetler'de topladığı ilk öyküleri tek­nik açıdan erişkin düzeye ulaşamamış, kendini arama evre­sinde olan bir yazarın ürünleridir. Eşleri ile ruhsal ya da cin­sel uyuşmazlık içindeki huzursuz kadınlar, üvey analar bu öykülerin başlıca kişileri olarak görünürler. Yazar roman­larında olduğu gibi bu öykülerde de genellikle kadın kişileri ve onların iç dünyasını yansıtmaya özen gösterir. I. Dünya Savaşı sonrasının ürünlerinden oluşan Dağa Çıkan Kurt (1922) kitabında toplanan ürünlerindeyse dönemin sorunla­rından kaynaklanan konular önde gelir. Sözcük dünyası zen­ginleşmiş, kişilerin birbirleriyle olan ilişkilerini yansıtmada beceri kazanmıştır. Romanlarından Seviye Talip, Handan, Mey'ut Hüküm'de de kişiliğini kabul ettirmek isteyen kadının sorunlarına bağlı konular işlenir. Bu yapıtlarda sergilenen varlıklı ailelerin kız çocukları edebiyat, yabancı dil, müzik dersleri aldırılarak yetiştirilmişlerdir. Kadın olma aşamasın­da erkeklerin eski toplumsal gelenekleri sürdürme eğilimleri­ne karşı çıkarlar. Kimileri geleneklerle birlikte yasalara da başkaldırarak yüzyılların biriktirdiği bir hıncı yaşar gibidirler. Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye romanlarında Kurtuluş Savaşı ve karşıtlarıyla birlikte savaşa yandaş olan kişiler gö­rünür. Sinekli Bakkal, bir dönem romanıdır. II. Abdülhamid'in baskı rejiminde düzeni korumak isteyen eski güçlerle, de­ğiştirmek isteyen yeniler arasındaki çatışkıdan kaynaklanır.

YAPITLARI: öykü: Harap Mabetler (1911, 1924, sadeleştiril­miş 3. bas. 1967), Dağa Çıkan Kurt (1922 - 1945, 1963). — Ro­manları: Seviye Talip (1910, 3. bas. 1967), Raik'in Annesi (1910, 3. bas. 1967), Handan (1912, 9. bas. 1968), Yeni Turan (1912, 3. bas. 1967). Son Eseri (1912, 3. bas. 1944), Mev'ut Hüküm (1918- 1968), Ateşten Gömlek (1922, 8. bas. 1968). İki kez filme alındı: 1923-1949), Kalb Ağrısı (1924, 3. bas. 1962), Vurun Kahpeye (1926, 3. bas. 1962. İki kez filme alındı: 1949, 1955), Zeyno'nun Oğlu (1928, 1943), Sinekli Bakkal (1936, C.H.P. Roman Armağa­nı kazandı. 30. bas. 1972). Yolpalas Cinayeti (1937, 1957'de filme alındı), Tatarcık (1939, 6. bas. 1968), Sonsuz Panayır (1946, 4. bas. 1972), Döner Ayna (1954), Akile Hanım Sokağı (1958), Ha­yat Parçalan (1963). — Öteki Kitapları: Kenan Çobanlan (oyun 1918, 1968), Maske ve Ruh (1945, 1967), Türk'ün Ateşle İmtihanı (Kurtuluş Savaşı anıları, 1962), Mor Salkımlı Ev (çocukluk anıları, 1963, 1967).

KAYNAKLAR: Baha Dürder (Halide Edip, 1940), H. Uğurol Barlas (Halide Edip Adıvar, 1963), Hilmi Yücebaş (Bütün Cepheleriyle Halide Edip Adıvar, 1964), Dr. Fethi Erden (Türk Yurdu, Kasım 1964), Vahit Turhan, Haldun Taner, Türker Acaroğlu (Yeditepe, Şubat 1964), Vedat Günyol (Dile Gelseler, 1966), Muzaffer Uyguner (Halide Edip Adıvar, 1968), Nazan Güntürkün (Halide Edip'le Adım Adım, 1974), Behçet Necatigil (Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü, 1971, 1979), Asım Bezir­ci-Refika Taner (Seçme Romanlar, 1973, 1980), Şükran Kur- dakul (Çağdaş Türk Edebiyatı Meşrutiyet Dönemi, 1976), İnci Enginün (Halide Edip Adıvar'ın Eserlerinde Doğu ve Batı Me­selesi, 1978). Şükran KURDAKUL, (Şairler ve Yazarlar Sözlüğü)

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi