ÖRNEK GAZELLER  
 
GAZEL
 
 
Benî candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı
 
Kamû bîmârınâ cânan devâ-yî derd eder ihsan
Niçin kılmaz manâ derman menî bîmâr sanmaz mı
 
Şeb-î hicran yanar cânım töker kan çeşm-i giryânım
Uyârır halkı efgaanım karâ bahtım uyanmaz mı
 
Gül’î ruhsârına karşû gözümden kanlu âkar sû
Habîbım fasl-ı güldür bû akar sûlar bulanmaz mı
 
 
Gamım pinhan dutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî vefâ bilmen inânır mı inanmaz mı
 
Değildim ben sanâ mâil sen etdin aklımı zâil
Bana ta’n eyleyen gaafil senî görgeç utanmaz mı
 
Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bû ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı
FUZULİ
 
 ******
 
 
GAZEL
 
Bir selâm gönder o yâre cânıma cânanıma,
 
Bir vefâ göster bu suz-i dile efgânıma.
 
 
 
Bir neyin nâlişi nar olsun yürekler yansın ah!..
 
Yâr!.. diyerek zikr-i cânândan bu cânım yansın ah!..
 
 
 
Gönlü püryân, yurdu pâyân, yâr-ı bîcan yerine,
 
Sevgi gönder, sevdâ gönder kıyl u kaller yerine.
 
 
 
Yandı gönlüm oldu mecnun fasl-ı bahâr derdine,
 
Sevgi söyler, sevda söyler gül-i handân derdine.
 
 
 
Yâ İlahî,  bir çıkış göster ki güller yanmasın,
 
Yeniden gönülde güller açsın âhlar kalmasın.
 
 
 
Hârı gül eyler bu gözler, eyle Mehmed hep niyaz,
 
Çok hüküm sürse de zulmet, bir gün erer gene yaz.
 
(Fâilâtün Fâilâtün Fâilâtün Fâilün)
 
M T.
 
 *****
 GAZEL

Aceb bu derdümün dermânı yok mu
Yâ bu sabr itmegün oranı yok mu

Yanaram mumlayın başdan ayağa
Nedür bu yanmağun payanı yok mu

Güler düşmen benüm ağladuğuma
Aceb şol kâfirün imânı yok mu

Delüpdür cigerümi gamzen oku
Ara yürekde gör peykânı yok mu

Su gibi kanumu toprağa kardun
Ne sanursın garîbin kanı yok mu

Cemâl-i hüsnüne mağrur olursın
Kemâl-i hüsnünün noksânı yok mu

Begüm Dehhâni’ye ölmezden öndin
Tapuna irmegün imkânı yok mu
 
DEHHANİ

****
GAZEL

Nâzenîn bu ömrümüz bir göz yumup açmış gibi
Geldi geçdi tuymaduk bir kuş konup uçmış gibi

Nice geçdi bilmedük bu rûzgâr önden sona
Eyle tut şimdi bize bir yil esüp geçmiş gibi

Niceler geldi bu mülke gitti vü göçdi girü
Şöyle kim bir kârban bir dem konup göçmüş gibi

İşbu dünyâya gelenler bir dem eğlenmediler
Hânümânın dökdi gitdi yağıdan kaçmış gibi

Sinlere var kim bilesin bu halâyık neydüğin
Sanasın kim bir ekindür Azrâil biçmiş gibi

Bahtludur şol kişi kim dünyede adı kala
Ölmedi diridürür âb-ı hayat içmiş gibi

Bu ömür sermâyesin olmaz yire harc eyledün
Şöyle kim bir key delü nakdin suya saçmış gibi

İy Âşık sen ömrüni Hak ışkına sarf eylegil
Tâ iresin hazrete bir göz yumup açmış gibi

AHMEDİ

kârban (kervan)
yağıdan (düşmandan)
Sinlere (mezarlara)
halâyık (yaratık)

****
GAZEL

Şâha sinün cemâlüni göreyüm andan öleyim
Susamışam visâlüne ireyüm andan öleyim

Bunca zemân lebün içün saçun karanusındayam
Âb-ı hayât kandadur sorayum andan öleyim

Dün gice düşde ben sini binüm ile görür idüm
Bu düşümün tabirini yorayum andan öleyim

Bezm-i ezelde ireli cânuma ışkı hüsninün
İrimedüm varamadum ireyim andan öleyim

Canum u aklum u gönül zülfün içinde yitdiler
Teşviş eğer olmaz ise tarayım andan öleyim

KADI BURHANEDDİN

Bezm-i ezelde (yaratılış öncesinde, ruhların, Tanrı’nın güzelliğiyle kendinden geçmes

****

GAZEL

Senden ırağ ey sanem şâm u seher yanaram
Vaslunı arzûlaram dahi beter yanaram

Aşk ile şevkun odı cânuma kâr eyledi
Gör nice tâbende uş şems ü kamer yanaram

Senden ırağ olduğum bağrumı kan eyledi
Oldı gözümden revân hûn-ı ciğer yanaram

Şem-i ruhun sûreti karşuma gelmişdürür
Şaşaasından bana şule düşer yanaram

Sabr ile ârâm-ı dil kapdı elimden gamun
Bâd-ı hevâdan değil gamdan eğer yanaram

Çıkdı içimden tütün çerhi boyadı bütün
Gör ki ne âteşdeyem gör ne kadar yanaram

Yanduğum ol yâra çün gizlü değil ben dahi
Her ne kadar kim anın gönlü diler yanaram

Müddei yanar dimiş gamda Nesîmî belî
Gamda yanan yârı yâr çünkü sever yanaram
NESİMİ

****
GAZEL

Aceb nitdüm yâra virmez selâmı
Bu zâlim müddeî komaz ola mı

Menüm iki cihanda yârum oldur
Menem anun âhir kemter gulâmı

Şu cefâlar ki sen bana kılursan
Aceb kâfir Müselmana kıla mı

Yûsuf’a kalmadı bu hüsn bakî
Kıyâs eyle yârum kala mı

Seni sevmez mi yohsa Şeyyad Hamza
Denînün biridür bu kaltabâni
ŞEYYAD HAMZA

****
GAZEL

Sinün yüzün güneşdür yoksa aydur
Canum aldı gözün dakı ne eydür

Binüm iki gözüm bilgil canumsın
Bini cansuz koyasın sen bu keydür

Gözümden çıkma kim bu yir senündür
Binüm gözüm sana yahşı sarâydur

Ne okdur bu ne okdur değdi sinden
Binüm boyum sünüydi şimdi yaydur

Temâşâçün berü gel kim göresin
Nite gözüm yaşı ırmak u çaydur

Sinün boyun bu dağdan ağdı geşdi
Cihân imdi yüzünden yaz u yaydur

Bugün ışkun odından ıssı alduh
Bize kayu değül ger kar u kaydur

Bana her gice sinden yüz bin assı
Binüm her gün işüm sinden kolaydur

Veled yohsuldı sensüz bu cihanda
Sini buldı bu kezden beğ ü baydur

(Senin yüzün güneş mi yoksa ay mıdır
Canımı aldı gözün, daha ne der

Benim iki gözüm, bil ki canımsın
Beni cansız koyasın sen, bu uygun mudur

Gözümden çıkma ki bu yer senindir
Benim gözüm sana güzel saraydır

Ne oktur bu, ne oktur; değdi senden
Benim boyum mızraktı şimdi yaydır

Seyr için beri gel ki göresin
Nasıl gözüm yaşı ırmaktır, çaydır

Senin boyun bu dağdan yükseldi, geçti
Dünya şimdi yüzünle bahardır, yazdır

Bugün aşkın ateşiyle ısındık
Bize kaygı değil (gelen) tipidir, kardır

Bana her gece(nin) senden (gelir) yüz bin yardımı
Benim her gün işim seninle kolaydır

Veled yoksuldu sensiz bu dünyada
Seni bulduğundan beri zengindir, beydir)
SULTAN VELED

 

İLGİLİ İÇERİK

BEYTÜ’L GAZEL NEDİR?

GAZEL NAZIM ŞEKLİ

SON EKLENENLER

Üye Girişi