KIRIK AT
Geçen hafta bayramdı ya,
Bir at verdi büyük baba
Bayram hediyesi bana;
Hem at o, hem de araba.
Onu kendim itiyorum,
Teker meker gidiyorum.
Dün benim at hastalandı,
-At mı, araba mı? neyse! –
Evde lâkırdı uzandı:
Nalbanda, yok Avadis'a...
Avadis köy demircisi,
Herkes tanır Avadis'i
Önce nalbanda götürdüm,
Dedi: "Götür demirciye."
Demirciyi gidip gördüm;
-Onu çok ustadır diye
Medhederler, işitmiştim. -
Dükkânına da gitmiştim.
Sürdü iş bir saat kadar,
Ben de ordan ayrılmadım;
Boş durmadım fakat, ne var
Ne yok, hep gördüm, anladım.
Dükkân epey geniş bir yer
Kömür, demir bütün yerler
Kocaman siyah bir ocak,
Siyah, kocaman bir körük.
Demir dolu köşe bucak,
Kimi sağlam, kimi çürük.
Külçe demir, çubuk demir,
Lâme, putrel... birçok demir.
Ocağın yanı başında
İki ucu sivriltilmiş,
Yere mıhlı bir koskoca
Çekiç gördüm: Bu örs imiş
Yanında bir kucak eğe,
Çekiç, kıskaç ve saire.
Usta iptida ocağın
Ateşini körükledi;
Sonra kırılan ayağın
Demirlerini ekledi.
Ve benim at evvelkinden
İyi oldu hakikaten.
Bu küçük iş birçok zahmet,
Birçok gayrete maloldu;
Adamcağız tam bir saat
Ateş başında yoruldu...
Demek biraz iyi işler
Birçok alın teri ister!
iptida: ilk önce,
nalbant:ata nal yapan, çakan demirci,
mıh:yapma kalın çivi, çakılı
örs:üzerinde demir dövülen alet.
körük:kolla çalışan havalandırma aleti
lame: Dikdörtgen biçiminde yassı, ince demir parçası
putrel: Yapılarda demiryollarında kullanılan demir kiriş
İLGİLİ İÇERİK
SİS ŞİİRİNİN TAHLİLİ - TEVFİK FİKRET
DOKSAN BEŞE DOĞRU --TEVFİK FİKRET