HÜKMÎ
Hayatı hakkında bilgimiz yoktur. Nasuh Paşa’nın idamıyla ilgili olarak söylediği destanından, onun 1714’te hayatta olduğunu çıkarmaktayız. Hükmî’nin şiirinde kullandığı dil, kaynaklardaki bilgilerin aksine, Paşa’nın masum bir insan olduğu şeklindedir.
Hızrî’nin Cemü’ş-Şâirân’ında diğer üç âşıkla birlikte “ârifân” olarak yer almaktadır.
Eyyâm-ı devlette Osman Oğluydum
Yoluna fedadır ser Pâdişâhım
Bir gelmiş bir dahi gelir mi bilmem
Ben gibi kahraman er Pâdişâhım
Hizmetinde mukîm idim bir zaman
Kâ'be yolun ettim emn ü emân
Emrinle çöllerde olursam kurbân
Bilinsin hayr ile şer Pâdişâhım
Râzı oldum emir Hak'tan gelince
Çâre yoktur peymânemiz dolunca
Rûz-ı mahşer Hak divânı olunca
Gel imdi suâlim ver Pâdişâhım
Urbân-ı Hicâz'a olmuşken gâlip
Olduk mu Hünkârım biz katli vâcip
Zerrece mihrine olmadık tâlip
Beni kullarına sor Pâdişâhım
Hükmî fırâkıyie olmuşam mağdur
Çölleri suladı dîdem çü yağmur
Kabirde hâlime beşâret olur
Alnımızdan akan ter Pâdişâhım