PÂ-YI YÂRE DÜŞMEGE AGYÂRDAN NEVBET Mİ VAR - NABİ
GAZEL
Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilün
Pâ-yı yâre düşmege agyârdan nevbet mi var
Sâyesinde nahl-i ümmîdün meger râhat mı var
Geh kemân-ı hicr ü geh zehr-i sitem geh bâr-ı gam
Âşık-ı fersûde-bâzû çekmedük zahmet mi var
Cilve eyler câme-i yek-renk ile ye-s ü ümîd
Tab’-ı istîlâ-yı hayret gibi bir makkat mı var
Vasldan maksûdumuz memnun-ı cânân olmadur
Yoksa vasla âlem-i endişede minnet mi var
Bir nefes kâşâne-i kalbinden olmazsın cüdâ
Çokdan ey gam Nâbî-i nâ-şâd ile ülfet mi var
Nâbîyâ tâze metâ ile pür itdün âlemi
Çarşû-yı âlem-i endişede zînet mi var
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Sevgilinin ayağına kapanmak için başkalarından sıra geliyor mu? O ümit fidanının gölgesinde bir rahatlık bulmak mümkün mü?
Bazen ayrılık okunun yayı, bazen sitem zehri, bazen da gam yükü… Şu âşığın güçsüz kollarının çekmediği zahmet kaldı mı?
Keder ile ümit tek renk bir elbise gibi görünür. Şaşkınlığa uğramış insanın bunları birbirinden ayırması mümkün müdür?
Bizim vuslattan maksadımız sevgiliden memnun kalmaktır. Yoksa şu dünyada sevgilinin vuslatına ermek için kimseye minnet etmeyiz.
Bir an onun kalbinin sarayından eksik olmuyorsun! Ey gam, yoksa şu bedbaht Nâbî ile eskiden beri dost musunuz?
Ey Nâbî taze mal ile (yeni sözlerle) âlemi doldurdun, süsledin. Yoksa düşünce âleminin çarşısında altın eşya mı vardı?
İLGİLİ İÇERİK