AŞK BİR ŞEM-İ İLÂHÎDÜR BENEM PERVÂNESİ - HAYALİ BEY
GAZEL
Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilün
Aşk bir şem-i ilâhîdür benem pervânesi
Şevk bir zencîrdur gönlüm onun dîvânesi
Kanda bilsün şâh-ı aşkun dergehi âdâbını
Kûhken bir dag eri Mecnûn yaban dîvânesi
Kelle-i uşşâk satılmaz kesâdı var katı
İşlemez oldı mahabbet şehrinün serhânesi
Mürg-ı dil dâ’im hevâ-yı aşk sergerdânıdır
Bülbülün gülzârı var bûmun olur vîrânesi
Sâgar-ı Cemde bu beyt-i dilgûşa mersûm imiş
Âteş-i bâdeyle germâgerm iken kâşânesi
Ridd oldur kim götürdi bezm-i kesretden ayağ
Sâkî-i devrân elinden tolmadan peymânesi
Şîr ü şeker gibi alışdı Hayâlî’nün bugün
İltifât-ı Şâh ile vâz’ı dervîşânesi
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Aşk ilahi bir mumdur. Ben onun çevresinde dönen pervanesiyim. Arzu, heves gönlümün deli divane olduğu bir zincirdir.
Ferhâd görgüsüz bir dağ adamı, Mecnun ’da yabanın delisidir. Aşk sultanın sarayının usul ve töresini ne bilsinler.
Artık âşıkların başı satılmaz, para etmez oldu, hiç sürümü yok. Aşk şehri sakatatçısı işlemez oldu.
Bülbülün gülbahçesi var. Baykuşun bile bir viranesi olur. Gönül kuşu ise yersiz yurtsuz aşk göğünde başı dönmüş bir şekilde döner durur.
Başı şarabın ateşiyle iyice kızışmışken Cem’in kadehinde gönülleri ferahlatan bu beyit yazılı imiş.
Felek sakisinin elinden kadehi dolmadan bu çokluk toplantısından ayağını çeken kişi gerçek rinddir
Sultanın iltifatları ile Hayali’nin dervişlere yaraşır davranışı sütle şeker gibi birbiriyle buluştu.
İLGİLİ İÇERİK
HAYALİ - CİNAH ARA CİHAN İÇİNDEDİR ARAYI BİLMEZLER İNCELEMESİ