Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

FÜTÜRİZM

Gelecekçilik. Geleneğin, geçmişin değer yargılarına karşı çıkarak çağın getirdiklerini yücelten teknolojiyi bilhassa makineleşmeyi öven bakışını geleceğe çeviren sanat akımı. Bir başka deyişle "fütürizm, endüstrileşmenin bütün insan hayatına ve faaliyetlerine aktarılması teşebbüsüdür." Fütüristler, sanatın her türüne makineyi, hız ve dinamizmi sokmak istemişlerdir. Müze, kütüphane, akademi gibi geçmişin mirasını bugüne taşıyan kuruluşlara da ilgi duymazlar. Yeni anlatım biçimleri deneyerek çağdaş yaşantının baş döndürücü hızını, hızlı yaşamayı konu edinen fütürizm, sanat çevrelerinde fazla ilgi görmemiş, kalıcı olamamış; yerini sonradan ortaya çıkan dadaizm ve gerçeküstücülük akım­larına bırakmıştır.

Söz konusu akımın kurucusu ve öncüsü İtalyan şair Filippo Tomasso Marinetti'dir (1876-1944). Avrupa sanatında ve düşüncesinde değişimin başlangıç yeri olan İtalya'da, Marinetti ve arkadaşlarının 20 Şubat 1909 Figaro Gazetesinde yayımladıkları sanat bildirgesi, adeta, sanat ve edebiyat tarihin de bir ihtilal sayılmıştır. Marinetti'nin imzasını taşıyan söz konusu fütürist bildirge şöyledir:      

  • Şiirimizin vazgeçilmez öğeleri cesaret, yılmazlık ve başkaldırı olacaktır.
  • Tehlike aşkını, enerji ve ataklık alışkanlığını övmek istiyoruz.
  • Edebiyat bugüne kadar düşüncesiz devinimsizliği, esrimeyi ve uykuyu göklere çıkardı, oysa biz saldırgan hareketi, ateşli uykusuzluğu, jimnastik adımını, tehlikeyi sıçramayı, tokadı ve yumruğu yüceltmek istiyoruz.
  • Dünyanın ihtişamının yeni bir güzellikle: hızın güzelliğiyle zenginleştiğini ilan ediyoruz. (...)
  • İdeal çubuğu yeryüzünü aşan, yörüngesinin devrine kendiliğinden atılıveren direksiyonun başındaki insanı övmek istiyoruz.
  • Temel öğelerin coşkun ateşini diri tutmak için şairin hararetle, gürleyerek, savurganlıkla harcaması gerekir kendini.
  •  Ancak çatışmada var artık güzellik. Saldırgan bir yapı yoksa başyapıt da yok. Şiir, insanın önünde eğilsinler diye, şiddetli bir saldın olmalı bilinmeyen güçlere.
  • Yüzyılların en çıkıntılı noktasındayız!.. Olanaksızın kanatlarını kırmak gerekirken şimdi, ne diye dönüp arkamıza bakalım ki? Zaman ve mekân dün öldüler. Her an her yerde hazır bulunan hızı şimdiden yarattığımıza göre, daha şimdiden Mutlak'ta yaşıyoruz biz. (Fransızcadan çeviren: Esra Özdoğan)

 

Adı geçen grubun 1912 yılında yayımladıktan ikinci bildirgede ise yeni bir dil anlayışına yer veril­miştir: Kelimeler hürdür, cümle düzeni ve bütün noktalama işaretleri terk edilmiştir, sürekliliği ifade ede­bilmek için fiiller masdar halinde kullanılmalıdır, ifadeyi çarpıtan sıfatlar ve cümleye hantallık veren zarflar terk edilmelidir, kelimeler tek başlarına yani çıplak olarak kullanılmalıdır, şiirde geleneğe bağlı ne varsa (vezin, kafiye, nazım biçimleri vb.) hepsi atılmalı, serbest nazım kullanılmalıdır.

Fütürizm, en çok Bolşevik İhtilali'nden (1917) sonra Rusya'da rağbet görmüş ve uzun müddet ya­şamıştır. Rus edebiyatında en önemli temsilcisi Vladimir Mayakovski'dir (1893-1930). Adı geçen şairin tesiri altında kalan ve geleneksel değerlere, geçmişin mirasına bir sünger çekmeyi amaç edinen, ma­kineye yücelten Türk şairi Nazım Hikmet (1902-1963), fütürizmin edebiyatımızdaki en ateşli temsilcisi sayılır.

TURAN KARATAŞ, ANSİKLOPEDİK EDEBİYAT TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ, AKÇAĞ YAYINLA­RI, s.161-163.

 

 

 


FÜTÜRİZM (Gelecekçilik)-2

"Fütürizm" (futurisme) kavramı, Fransızcada "gelecek, gelecekteki, gelecek zaman, müstakbel" anlamındaki "fütur" kelimesinden türetilmiştir. Anlamı; "gelecekçiliktir. Kübizmle hemen hemen aynı yıllarda önce İtalya'da şair Marinetti ve birkaç ressam tarafından başlatılan fütürizm (1909), aynı yıl Fransa'da La Figaro gazetesinde yayımlanan bildirisiyle bütün dünyaya duyurulmuştur. Birinci Dünya Savaşı öncesinde Rus edebiyatına sıçrayan fütürizm, burada D. Burliuk, A. Kurtçenykh, V. Hlebnikov, V. Mayakovski tarafından temsil edilmiştir. Akım, Fransız şair Apollinaire tarafından 1915'lere kadar savunulmuştur.

Daha ziyade resim ve şiirde görülen fütürizm, bazı hususlarda kübizm ve dadaizmle birleşmekle birlikte, bazı hususlarda onlardan ayrılır ve birtakım farklılıklar taşır. XX. yüzyıl çağdaş sanat akımla­rından olan fütürizm, dadaizm ve sürrealizme zemin hazırlamıştır.

Fütürizm, sanayi medeniyetinin şekillendirdiği modern hayat ortamında doğmuştur. Amacı; bu hayatın en belirgin niteliği durumundaki yenilikleri, dinamizmi, hızı, değişimi, heyecanı, sanata taşımak ve sanatın diliyle ifade etmek; dolayısıyla sanat-hayat arasındaki kopukluğu ortadan kaldırmaktır. Bir başka ifadeyle fütürizm, endüstrileşmenin bütün insan hayatına ve faaliyetlerine aktarılması teşebbü­südür. Zira onlara göre hayat sürekli bir değişim ve dinamizm içindedir. Bu sebeple fütüristler, sanatın her türüne makineyi, hızı ve dinamizmi sokmak istemişler; makineye duydukları hayranlığı ifade etme­ye çalışmışlardır.

Fütürizmin bildirisinde yer alan aşağıdaki cümleler, onların arzularını açıkça ortaya koymaya ye­tecektir:

"Biz, şiirlerimizde tehlike tutkusunu, enerji ve ataklık alışkanlığını dile getirmek istiyoruz. Korku­suzluk, gözü peklik, başkaldırı, şiirimizin başlıca öğeleri olacaktır. Edebiyat şimdiye dek dalgın hareket­sizliği, kendinden geçişi ve uykuyu övdü. Biz, saldırgan dinamizmi, hummalı uykusuzluğu, koşuyu, ölüm perendesini, şamarı ve yumruğu yücelteceğiz.

Dünyanın görkemliliği yeni bir güzellikle zenginleşti: hız güzelliği. Ateş soluyan yılanlara benzer borularla donatılmış bir yarış otomobili, kükreyen bir yarış otomobili, Samothrake Nike'si heykelinden daha güzeldir. (...)

Biz, müzeleri, kitaplıkları, her türlü akademiyi yıkmak istiyoruz.

Biz, çalışmanın, zevkin ya da ayaklanmanın harekete geçirdiği büyük toplulukların şiirini söyleye­ceğiz; modern kentlerdeki devrimleri yaşayan çok renkli ve çok sesli yığınları söyleyeceğiz; şiddetli elektriğin ay

Işığı altında yangın gibi parlayan şantiyelerin ve tersanelerin gece coşkusunu; dev koşucular gibi bir yandan bir yana nehirleri aşan, güneşte bıçak gibi parıldayan köprüleri; ufukları koklayan serüvenci gemileri; üzengisi borulardan yapılmış kocaman çelik atlar gibi, raylar üzerinde eşelenen geniş göğüs­lü lokomotifleri; pervanesi rüzgârda bir bayrak gibi çırpınan uçakların akıp giden uçuşlarını söyleyece­ğiz."

Yeni bir hayat ve yeni bir anlayış içinde olan fütüristler, sanat ve e-edebiyatı baştanbaşa yenile­mek arzusuyla kendilerinden önceki bütün sanat telakkilerine hücum ederler. Rus fütüristleri bu konu­da şunları söylerler: "Biz, çağımızın yüzüyüz. Çağımızın av borusu, sözcükler sanatında bizimli ses veriyor. Geçmiş daracıktır. Akademi ve Puşkin, hiyerogliflerden daha anlaşılmazdır. Puşkin'i, Dostoyevski'yi, Tolstoy'u, vb.'ni, çağdaşlık gemisinin bordasından fırlatıp atmak gerekir."

Fütüristler, geleneksel tema ve şekilleri bir yana bırakarak, modern çağın, tekniğin, makine gücü­nün hâlde sağladığı ve gelecekte sağlayacağı bolluğu, refahı, huzuru savunurlar. Onlar, gerek resim gerekse şiirde, hayatı dinamizm içinde vermek ve daima değişeni yakalamak isterler. Ayrıca geçmiş-hâl-gelecek ve bunlara ait duygular aynı anda verilmeye çalışılır; fakat alışılmış cümle, sanat tarzları ve mecazları yıkarak.

Şiirin şeklinde yenilikler getiren fütüristler, vezin ve kafiyeyi kaldırmış, şiir sentaksını ve söyleyişi basitleştirmişlerdir. Modern hayata dönük, belli bir mısra tekniği olmayan, tabiî, şekil verilmemiş duy­guların beslediği bu şiir, bir anlamda materyalisttir. Aslında fütürist şiirde duygunun yerini makine, çark ve fabrika gürültüleri almıştır. Bildirilerinde bu konuda şunlar yazılıdır:

"Sözdizimine, noktalamaya, sıfata, zarfa hayır! Fiil, mastar hâlinde kullanılacaktır; çünkü yalnız mastar hâlindeki fiil, hayatın sürekliliğini duyurabilir. Sıfat kalkacaktır; çünkü bu yolla çıplak kalan isim, asıl rengini koruyabilecektir. Zarf kalkacaktır; çünkü zarf, cümleye, tedirgin edici bir ton birliği verir. Hep çift isim kullanılacaktır; yani isim, arada herhangi bir bağlaç olmaksızın, kendine benzeyen bir başka isim tarafından izlenecektir." 125

Fütüristler:

Filipp Marinetti (1876-1944): Fütürizmin kurucusu İtalyan şair ve yazarı. Eserleri: Mafarka il Futurista, Le Roi Bombance.

Vladimir Vladimirovic Mayakovski (1893-1930): Rus şairi. Eserleri: Savaş ve Evren, İnsan, Yüz Elli Milyon, Seviyorum, Tahtakurusu, Banyolar.

PROF. DR. İSMAİL ÇETİŞLİ, BATI EDEBİYATINDA EDEBÎ AKIMLAR, AKÇAĞ YAYINLARI, ANKARA 2006, S.130-131.

 


FÜTÜRİZM BİLDİRİSİ

Fütürizm’in kurucu ve teorisyeni Tomasso Marinetti’nin 1909 yılında Figaro gazetesinde yayınlanan manifestosunun 10 maddesinde Fütürizm’in çok yönlü sanatsal amaç ve ilkelerini saptamıştır. Bu maddelerde, özetle:

  1. Şiirde temel öğeler cesaret, cüret ve isyandır,
  2. Edebiyat durgunluktan ve uyuşukluktan sıyrılmalıdır.
  3. Edebiyatta işlenecek konular saldırgan hareketler, kavga ve dövüştür.
  4. Dünya yeni bir güzellikle zenginleşmiştir. Yeni güzellik sürattir, hızdır. Motoru güçle sarsılan, homurdanan bir yarış arabası Victoire de Samotrace’dan daha güzeldir.
  5. Ancak kavga güzeldir.
  6. Saldırgan niteliksiz bir şaheser olamaz. Şiir tanınmayan ve bilinmeyen güçlere karşı saldırgan olmalıdır.
  7. Yüzyılların en yüksek noktasında bulunuluyor. Olanaksızların kapısını açmak dururken geride kalınmamalıdır. Zaman ve mekân artık ölmüştür. Sınırsız ebedi sürat elde edildiğine göre, mutlakta (absolu) yaşanıyor demektir.
  8. Dünyanın tek sağlık ilacı savaştır, militarizm, feminizm, fırsat kollayıcılık, çıkarcılık lanetlenmelidir, denmektedir.