MERSİYE - ARİF NİHAT ASYA
Hudâ, ki rûz-ı ezelden asil kıldı bizi,
Resûl-i Ekrem’e birgün vekü kıldı bizi:
Taraf taraf, yedi iklimi Hakk’a davette
Delil kıldı bizi;
Sonra bilmem ne oldu: baht-ı siyâh
Hacîl kıldı bizi...
Düştü, bir bir kopup, kanadlarımız
(Azîz-i vakt idik., adâ zelil kıldı bizi)
Bize heybet veren, Celâlinden,
Nice yıllar, çelil kıldı bizi.
Kâinatında Zât-ı Akdes’ine
Halil kıldı bizi.
Sormayın, sormayın fakat; şimdi,
Hangi eller, sefil kıldı bizi?
Ser-nigûn oldu tahtımız, Tanrım;
(Aziz-i vakt idik., adâ zelil kıldı bizi)
Cebinimizde tecellî edip Cemâl-ül-Laah
Bir zamanlar, cemîl kıldı bizi;
Elimizden gül açtı bâdiyeler...
Kerem kerem, Yed-i Takdir, nîl kıldı bizi
Ve zeminin bütün susuzlarına
Sebil kıldı bizi!
Sonra dünyâmız, oldu zîr ü zeber;
Sonra devrân; alil kıldı bizi!
Yüzümüz yok "neden, niçin" demeye...
(Azîz-i vakt idik., adâ zelil kıldı bizi)
İLGİLİ İÇERİK