YOL ELÇİSİ - EBUBEKİR EROĞLU
denkleri topladığımız gün
yığılıp kaldı önümüzde
ışıyan saatlerin onuru
inerek göğsümüzde açan çiçeklerden
inerek mührüne sahip ağzımızdan
ve biz
en çok üstüne titrediğimiz gün anladık
ve biz
ne çok korumak zorunda kalmıştık onu
karaya menziller koymuşlar onlara bıraktık
donatılmış büroları kâğıtları metal çekirgeleri
bir bir atlamış olmayı umarak
“peki ne yaparız” dedi biri
derin bir merdiven boşluğuna bakarak
“hiçbir şey yapamayız hiçbir şey
yıldızlara bakıp yol bulacak değiliz
göğün haritasını çıkarmak
eskilere has
fal açsak!”
şu tükenmiş yalanı dedim bırak şunu
dört dönüp durmak kimin oyunu
biz ayağı yere basanlara bıraktık her birini
ama bir yere yerleştik desek yalan rahatımız yok
rahatımız yok kendimiz bile inanmayız yerleştik desek
biziz geçici ikametin yerlileri
İLGİLİ İÇERİK
EBUBEKİR EROĞLU HAYATI ve ESERLERİ