Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

NEFΠ-TEVFİK FİKRET

(Açıklamalı)

Bir yağız çehre, çatılmış iki hançer kaşlar;
Yine hançer gibi keskin iki ma'nâlı nazar...
Yâd-ı ulvîsi hayâlimde bu simâyı taşır,
Bence Nef'î'ye bu sîma-yı mehâbet yaraşır.

Bir yağız yüz, hançer gibi çatılmış iki kaş
Yine hançer gibi keskin iki manalı bakış
Onun yüksek hatırası hayalimde bu yüzü taşır
Bence Nef'î'ye bu heybetli yüz yakışır.


Tab’ı sahbâ gibi cûş-âver-i mînâ-yı makâl,
Fikri Anka gibi bâlâ-rev-i etbâk-ı hayal.
Açılır gonce-i ilhamı leb-i hârında,
Berk urur şu’le-i endîşesi enzarında.

Bakışları sabahın duruluğu gibi, hilesiz hurdasız
Fikirleri anka kuşu gibi yükseklerde uçar
Bataklık kenarında ilhamının goncası açar
Düşüncelerinin ateşi bakışlarında şimşek gibi çakar.


Âteşîn cerbeze bir nâtıka-âsâ gözler
Cezbe-i rûh-ı şagaf-dârını takrîr eyler.
Görünür, safha-i emvaca düşen lem’a gibi,
Alnının çîn-i bülendinde o rûh-ı asabî.

Gözleri ateşli bir beceriyle konuşur gibi
Çılgınca seven ruhunun heyecanını anlatır.
Asabi ruhu, dalgaların yüzüne düşen parıltı gibi,
Alnının yüksek kıvrımında  görünür.


Başkadır feyz-i hüner kilk-i füsun -sâzında
Canlanır, vecde gelir söz leb-i i'câzında.
Oh, ey mu-ciz-edâ şâir-i şâyeste-gurûr
İnliyor nây-ı beyânında nevâ-yî Mansûr

Büyüleyici kaleminin marifetindeki irfan başkadır
Dudağından dökülen söz canlanır, vecd haline gelir.
Oh, ey mucizeler yaratan, gurura layık şair,
Sözlerinin neyinde Mansûr'un nağmeleri inliyor.


Anlamazlar o tenevvür, o şikâyât niçin?
Dahl edenler sana feryâd-ı mübâhâtın için
Sığmamış sadr-ı pelengânene kalb-î şîirin
Yetmemiş kudretine şöhret-i âlem-gîrin

Öğünme çığlıkların için seni kınayanlar,
O parlama, o yakınmaların neden olduğunu anlamazlar.
Yüreğinden gelen coşku şiirin kalıplarına sığmamış
Dünyayı kaplayan şöhretin kudretine az gelmiş.


Öyle bir nehr-i muazzam gibi cûş etmişsin
Fakat, eyvah, çorak yerde akıp gitmişsin!
Sana bir başka zemin, başka bir zaman lâzımdı,
Sana bir âlem-i lâhut - nişân lâzımdı.

Öyle büyük bir ırmak gibi coşmuşsun
Fakat eyvah, çorak yerde akıp gitmişsin
Sana bir başka zemin, başka bir zaman lâzımdı,
Sana bir ilâhî âlem madalyası gerekirdi.

İLGİLİ İÇERİK

TEVFİK FİKRET'İN ŞİİRLERİ

ŞİİRLER

TEVFİK FİKRET TOPLU ŞİİRLERİ

TEVFİK FİKRET HAYATI ve ESERLERİ

TEVFİK FİKRET- BALIKÇILAR ŞİİRİNİN İNCELMESİ