Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

GERİ GELEN MEKTUP - HÜSEYİN NİHAL ATSIZ

Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? 

Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? 

Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? 

Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu. 

 

Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse; 

Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse; 

Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan, 

Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse... 

 

Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla, 

Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla! 

Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince 

Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince 

Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım; 

Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım. 

Gözler ki birer parçasıdır sende İlahın, 

Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın, 

Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin; 

Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin! 

 

Bir başka füsun fışkırıyor sanki yüzünden, 

Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden... 

Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı, 

Vaslınla da dinmez yine bağırdaki ağrı. 

Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu! 

Dinmez! Ebedi özleyişin bestesidir bu! 

Hasret çekerek uğruna ölmek de kolaydı, 

Görmek seni ukbadan eğer mümkün olaydı. 

 

Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler, 

Tek bendeki volkanları söndürse denizler! 

Hala yaşıyor gizlenerek ruhuma 'Kaabil' 

İmkânı bulunsaydı bütün ömre mukabil 

Sırretmeye elden seni bir perde olurdum. 

Toprak gibi her çiğnediğin yerde olurdum. 

 

Mehtaplı yüzün Tanrı'yı kıskandırıyordur. 

En hisli şiirden de örülmez bu güzellik. 

Yaklaşması güç, senden uzaklaşması zordur; 

Kalbin işidir, gözle görülmez bu güzellik... 

 

HÜSEYİN NİHAL ATSIZ'IN DİĞER ŞİİRLERİ İÇİN ...