Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

KALK, LALE İÇİNDEKİ GÖNÜL YARASINA DAMLA!
Zünnara teşbih tanesi dizmeyi öğren. Eğer biri iki görüyorsan kör olmayı öğren ("Cinleri ve insanları yalnızca bana kulluk etsinler diye yarat­tım." buyurmuş yüce Yaratan. Bu âlemdeki varlık sebebin O'nu tanımak, O'na teslim olmak, gönül rızasıyla kulluğuna girmek. Eğer belinde küfür alâmeti olan zünnar adlı ip kuşak varsa, gel bu karanlık perdeyi üzerinden kaldır. Zünnannı belinden çöz, teşbihine ip yap. İki gözün vazifesi biri gör­mektir. Madem ki sen biri iki görüyor, zahir ve batını yerli yerine oturtamıyorsun, öyleyse yum gözünü yokluğa dal.)
Güzel koku gibi goncanın haliminden çık, Sabah rüzgârına katılıp esmeyi öğren. (Gizli hazineden zahir oldun. İnsansın. Seyrangâhm, yedi kat yerlerin altından yedi kat göklerin üstüne uza­nıyor. Madem ki insansın insanca ortaya çık. Gül gon­casında gizli güzel koku gibi sabah rüzgârına karış, ci­han senin kokundan istifade etsin.)
Eğer seni değersiz bir çiğ tanesi olarak yarattılarsa, Kalk, lâle içindeki gönül yarasına damla. (Evet, insan olarak kıymetin yüksek. Ama zahir âlemde değersiz bir çiğ tanesi mevkiinde olabilirsin. Takdire rıza gerek. Kalk, aşkla yaralanıp kana boyanan gönlüne dön, 'kırık gönülleri mekân tutan zat' ile tanış.)
Eğer seni bir diken olarak vücuda getirmişlerse, Çemenin haysiyetini korumak için batıp ya­ralamayı öğren.Dünyadaki vazifen itibanyla gül de olabilirsin diken de. Eğer nasibine diken olmak düşmüş­se, dikenini çemenin haysiyetini koru­mak gibi mukaddes bir vazifede kul­lan. Adalete hizmet et, zulme değil.)
Bahçıvan, seni çiçek tarhları arasından koparıp attı ise, Bir yeşillik gibi tekrar yerden bitmeyi öğren. (Bu yollarda düşe kalka yürünür. Menzil-i maksuda erenler düştüğü yerden kalkıp yoluna devam etme­sini bilenlerdir. Ola ki bahçıvan seni çiçekler arasın­dan koparıp atmıştır. Ye'se kapılma, güneşin harare­ti damarlarını kurutmadan toprağa yönel, düştüğün yere kök sal.)
Daha yakıcı ve acı olmak için Bir şarap küpüne çekilip orada olgunlaşmayı öğren. (Koruk iken oldum deyip meydana düşme. Olgunlaşmak, insanlan aşkın cezbesiyle mest edip olgunlaştırmak isti­yorsan 'adam' olana dek çekil uzletgâhına.)
Ne zamana kadar başkalarının kanadı altında yaşayacaksın; Çemen fezasında serbest uçmayı öğren. (Günler geçiyor, ömür sermayesi tükeniyor. Ruhlar âle­minden tek başına geldin dünyaya, tek başına gire­ceksin kabre. Öyleyse bir an evvel tek başına ayak­ta durmayı öğren. Yükünü başkalanna taşıtmayı bı­rak. Adamsan sen başkalannın yükünü taşı.)
Puthane kapısını çaldım; muğbeçeler; "Gönlünde bir ateş alevleyip kıv­ranmayı öğren!" dediler. (Vahdetteki dostu bulmak için kes­rette dolaştım. Küpte beklemiş şarap gibi olgunlaşanların yanına vardım. Şarap dağıtan gençler yüzüme bak­tılar, "Bu iş bedava olmaz, gönlüne bir ateş düşür, yan, yakıl, varlığını kül et, öyle gel" dediler.

MUHAMMED İKBAL

 


SON EKLENENLER

Üye Girişi