Kariyerinin zirvesinde bir insan düşünün. Türkiye'nin köklü üniversitelerinin birinde eğitim almış, Almanya'da Heilderberg Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler mastın yapmış ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarlığında önemli bir mevkiye yükselmiş olsun. Aklınızdan 'gerçekleştirmesi zor iş' diye geçirdiğinizi duyar gibiyiz. Haberimizin kahramanı bedensel engelli 44 yaşındaki Ahmet Gönülden, kimine göre imkânsız görünen bu basanlara imza attı. Azmin zaferini bir kez daha gözler önüne seren Gönülden, başarının doruğundayken dünya nimetlerini elinin tersi ile iterek, otogarda simit satmaya başladı. Ahmet Bey, bu karan, eşyanın esiri olmamak için verdiğini söylüyor. 'Paranın mutluluk getirmediğini yaşayarak öğrendim' diyen Gönülden, insanın sevdiği işi yapması gerektiği görüşünde. Kariyer sahibi bir insanın kendi kabuğuna çekilmesindeki nedeni merak ediyor musunuz? İşte size cevabı...
Ahmet Gönülden'in hayat yolculuğu henüz iki yaşındayken geçirdiği çocuk felci hastalığı ile çileli bir mücadeleye dönüşmüş. 3 yaşından 17 yaşına kadar babaannesinin himayesinde hayata tutunan Ahmet Bey, fiziki engellerine rağmen ilk ve ortaöğrenimini tamamlayıp Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi'ne girmeyi başarmış. Fakülteyi iyi bir dereceyle bitirdikten sonra Almanya Heilderberg Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler alanında mastır yapmış. 7 değişik ülkede çalışan ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarlığında görev alan fahri elçi, Hollanda, Danimarka, Almanya, Endonezya gibi ülkelerde ataşe memurluğu ve Yabancılar Dairesi'nde hizmet vermiş. Yurtdışında yürüttüğü çalışmalarını 1995 yılında noktalayarak Türkiye'ye dönen Gönülden, 5 yıl sonra bu kez hayata simitçilik yaparak devam etme karan almış. Fahri elçi, 2002 yıkıdan bu yana Isparta Otogarı'nda simitçilik yapıyor. Gönülden, bu karan almasında Yunus Emre ve Mevlana'nın hayata bakışının büyük rolü olduğunu söylüyor. "Mevlana'daki hümanizm düşüncesi insanı maddeden çıkarıp mana dünyasına sürüklüyor." diyerek bir arayış içerisine girdiğini anlatan Ahmet Bey, çoğu insanın eşyanın esiri olduğunu, bunun da kendini çok üzdüğünü, maddenin esiri olmamak için böyle bir yol seçtiğini dile getiriyor. 'Simitçilik bir malzeme.' diyen Gönülden, çalıştığı süre içerisinde çok renkli insanlarla diyalog kurduğunu belirtiyor. Simitçiliğin yanında Sosyal Hizmet Derneği'nin de üyesi olan Gönülden, burada kendisi gibi engelli olan vatandaşlara desteği tek veriyor ve hayata dört elle satılmalarını sağlıyor.
Gönülden'in en büyük gurur kaynağı ise Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) yaşayan ve Birleşmiş Milletler (BM) Ortadoğu Masası'nda çalışan kızı. Gönülden, kendisi gibi siyasal bilimler fakültesi mezunu kızıyla internet aracılığı ile görüştüğünü söylüyor. Yaşama sımsıkı sarılan ve ayaklı bir kütüphaneyi andıran Gönülden, kendisi gibi fiziksel, engel bulunan insanlara çağrıda bulunuyor. Hiçbir engellinin içinde bulunduğu koşullardan dolayı umutsuzluğa kapılmamasını isteyen Gönülden, üzerinde durulması gereken konunun bundan ziyade nasıl yaşanabileceğinin öğrenilmesi olduğunu vurguluyor. Tüm engellilere "Aşağıya bakın." diyen Gönülden mutluluğu kazanmanın bu şekilde mümkün olacağı görüşünde.
Simitçiliğin yanında Sosyal Hizemeği'nin de üyesi olan Gönül burada kendisi gibi engelli olan aşlara desteği tek veriyor ve hayata elle sarılmalarını sağlıyor. Gönülde’nin en büyük gurur kaynağı ise Amerika Birleşik Devletleri’nde(ABD) yaşayan ve Birleşmiş Milletler (BM) Ortadoğu Masası’nda çalışan kızı. Gönülden, kendisi gibi siyasal bilimler fakültesi mezunu kızıyla internet aracılığı ile görüştüğünü söylüyor, hayata sımsıkı sarılan ayaklı bir kütüphaneyi andıran Gönülden kendisi gibi fiziksel engel bulunan insanlara çağrıda bulunuyor Hiçbir engellinin içinde bulunduğu koşuldan dolayı umutsuzluğa kapılmamasını isteyen Gönülden, üzerinde durulması gereken konunun bundan ziyade nasıl yaşanabileceğinin öğrenilmesi olduğunu vurguluyor, engellilere "Aşağıya bakın” diyen Gönülden mutluğu kazanmanın bu şekilde olacağı görüşünde.
Zaman, İlkay Göçmen-Isparta