1.
Sevdin ol dilberi söz eslemedin vây gönül
Eyledin kendüzünü âleme rüsvây gönül
Sana cevr eylemede kılmaz o pervây gönül
Çevre sabr eylemezsin n’ideyin hây gönül
Gönül eyvây gönül vây gönül ey vây gönü
2.
Tâliin yüzü gülüp olmadı handân n’ideyin
Yüreğin derdine bulunmadı dermân n’ideyin
Kasdına yâr çekerek hançer-i bürrân n’ideyin
Verisersin bu gam u mihnet ile cân n’ideyin
Gönül eyvây gönül vây gönül eyvây gönül
3.
Vasl-ı dilberle nasîb olmadı dilşâd olmak
Dest-i cevr ile yıkılan dilin âbâd olmak
Dâm-ı gamdan dil ü cân bülbülü âzâd olmak
Niceye dek işin efgân ile feryâd olmak
Gönül eyvây gönül vây gönül eyvây gönül
4.
Bilmedim derd-i dilin ölmek imiş dermânı
Öleyin derd ile tek görmeyeyin hicrânı
Mihnet ü derd ü gama olmak için erzâni
Avniyâ sencileyin mihnet ü gam-keş kanı
Gönül eyvây gönül vây gönül eyvây gönül
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİYLE
Muhammes, beşer mısralı bendlerle yazılan bir nazım şeklidir. İlk bendi mısraları birbiriyle kafiyeli, diğer bendlerin ilk dört mısrası kendi arasında, son mısrası ise ilk bendle kafiyelidir. Bazen ilk bendin son mısrası burada olduğu gibi diğer bendlerde tekrar edilir.
1. Sana yazıklar olsun ey gönlüm! Sözümü dinlemedin de gidip o dilberi sevdin. Sonra da kendini bütün âleme rezil rüsvay eyledin. Sana zulmetmede o sevgili hiç çekinmez. Sen ise o eziyete sabredecek halde değilsin. Ne yapayım, bilmiyorum. Gönül sana yazık, yazık sana yazık, ey gönül!
2. Ne yapayım, talihimin yüzü gülüp mutlu olmadı. Gönlün derdine de derman bulunmadı, ne edeyim? Sevgili keskin kılıcını cana kastederek çekti, ne edeyim? Sen bu gam ve üzüntü ile can vereceksin, elimden ne gelir? Gönül sana yazık, yazık sana yazık, ey gönül!,
3. Sevgiliyle birlikte olma mutluluğu kısmet olmadı. Onun zulmüyle yıkılan gönlün bir daha şenlenmesi de gam tuzağından gönül kuşunun kurtulması da kısmet olmadı. Daha ne zamana kadar feryat edip duracaksın? Gönül sana yazık; yazık sana yazık, ey gönül!
4. Gönül derdinin ilacının ölmek olduğunu bilememişim. Dert ile öleyim, yeter ki görmeyeyim hicranı. Ey Avni! Mihnet! Dert ve gama lâyık, senin gibi mihnet çeken nerede var? Gönül sana yazık, yazık sana yazık, ey gönül
Divan Şiirinden Seçmeler, A.Y.Saraç
- << Önceki
- Sonraki