Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

MÜCELLİT - CANSEVER EYÜBOĞLU

"Kırk şair birden olsam yazamam bir hevesi"
Emel'in şerefine...

Yaprak harmanıyla ağaran ilkyaz
atölyeme sızdı, açıldı parmaklarım;
her sayfada bir ölü msüz ozan
kanatlandı fani sözden gökyazıya.
Şömiz pencereme astım hırkamı
günübirlik ten içre soyundum.

Gün ortası ince forma giyindim;
kapağım lakeli, üniformam dört renkli.
Vitrinde tozlanıp solmadan önce
sancılı sırtlara iplik iplik dikildim;
yıllarla aşındı fildişi ciltlerim.
Ama hâla sakız tadı damağımda,
kara orman kokusu genzimde
gezinir çam tutkalı her öpücüğü:
Kanatsız bir aşkın son gürlüğü.
Avluda giyotinim mahzun iniltisinde;
can içre çektim mineli şirazemi
ak sayfalı düşlerime sığındım.

Uyandım ki gözüm gönlüm Türkçe
bir hayatın siyah mürekkep izleri;
papir’us kokulu hasbahçeme indim.
Ne güzeldir saçlarınız sevildikçe,
yüzünüz, soluğunuz, gülümsemeniz...
Kitap kitap şiirler ki sizden bulaşıcıdır,
nazar eyler yaşarken ölümleri bağışlatır.

Bağışlayın kapaksız bütün kitaplarımla beni,
yorgunum, güvelenmiş sırtım dikiş tutmuyor.
Unutmuşum yakın gözlüğümü. Yaz bitti.
Emet'im, kebikeç’im geçen yazın günlüğünü
altınışıklar saçan gözlerinden okumuştum.
Yem Yazım, 25 Ağustos '05