Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

Okumak, haz duymaya, zihnimizi süslemeye ve yetkimizi artırmaya yarar. Haz duymak hususundaki faydası, insan bir köşeye çekilip tek başına kaldığı zaman kendini gösterir. Zihnimizi süslemesinin, konuşurken, yetkimizi artırmasının da bir iş hakkında hüküm verirken, o işi başarırken faydası dokunur. Tecrübeyle yetişmiş kimseler, tek tek bazı işler yapar, onlar hakkında birer hüküm verebilirse de meseleyi her bakımdan göz önünde tutan öğütler vermek, planlar yapmak, nizamlar kurmak, bilhassa bilgi sahibi kimselerin elinden gelir. Okumaya fazla vakit harcamak, uyuşukluktur. Okunan kitaplardan süs olsun diye fazla faydalanmak gösteriş, bir hüküm verirken sade kitaptaki kaidelere uymak da ukalalıktır.

İnsanın Tanrı vergisi olan yetenekleri kendiliğinden çıkan bitkilere benzer; okumakla budanmaları gerekir. Okumak, tecrübeyle sınırlanmaz da başına buyruk bırakılırsa dağınık yönlere yayılmış bir bilgi verir. Tecrübe ile yetişen kimseler, okumayı hor görürler. Basit kimseler ona hayrandır. Bilginler ondan faydalanırlar, çünkü okuma, sağladığı faydanın ne olduğunu öğretmez. Bu, insanın, göre göre, tahsile ihtiyaç duymadan onun ötesine varan bir kuvvetle elde ettiği bir bilgeliktir. Kitapları, ne cerh etmek ne yanlış bulmak için ne de zaten ispat edilmiş diye olduğu gibi kabullenip konuşmalarında sana konu' olsun diye oku. Bazı kitaplardan insan yalnız zevk alır; bazılarını olduğu gibi yutar. Bazılarını geveler ve hazmeder... Yani bazı kitaplardan yalnız birtakım parçalar okunur; bazıları baştan başa, ama inceden inceye tetkik edilmeden, bazıları ise dikkat ve itina ile okunur. Bazı kitaplar da vardır insan onları vekil vasıtasıyla yani başkalarının onlardan çıkardıkları parçaları okur. Bu, ancak kitabın değeri ve konusunun önemi az olduğu zaman yapılır. Çünkü başkasının süzgecinden geçmiş böyle kitaplar, imbikten süzülmüş adi su gibi yavan olur. 

Okumak, insana olgunluk, konuşmak canlılık, yazmak da açıklık verir. Bu sebeple az yazarın hafızasının kuvvetli, az konuşanın hazır cevap, az okuyanın da bilmediğini bilir gibi göstermesi için, kurnaz olması lâzımdır. Tarih kitapları insanı akıllandırır; şiir nükteci, matematik dikkatli kılar; felsefe eserleri de derinleştirir. Mantık ve hitabet, münakaşalarda ustalaştırır; ahlak da ağırbaşlı yapar.

"İnsanın okuduğu şey benliğine işler." Hatta insan, zekasına ket vuran her türlü engeli, iyi seçilmiş eserler okumakla kaldırabilir. Tıpkı vücudun tutulduğu hastalıkların münasip idmanlarla iyi edilebildiği gibi. Meselâ top oyunu, vücutta hasıl olan taşlarla böbrek hastalarına; ok atmak, akciğerle göğse;  ata binmek baş ağrılarına iyi gelir vs. Bu sebeple bir kimsenin zihni dağınıksa matematikle meşgul olsun; çünkü bir davayı ispat ederken biraz dalıverse davaya ta baştan başlaması lazım gelir. Eğer zekası, farkları görüp ayırmaktan acizse skolastikleri tetkik etsin. Çünkü onlar; "Kılı kırık yararlar. "

 

Bir konuyla bir diğeri arasında münasebet kurmakta ve bir meseleyi ispat edip aydınlatmaya yarayacak delilleri hatırlatmakta güçlük çekiyorsa hukuk davalarını tetkik etsin. Böylece, her zekâ hastalığına ilâç olacak birer reçete bulunabilir.

 BACON

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi