NE DEM TÎRİN EŞİ’A HÂLESİM ZİH-GÎR EDER MEHTÂB - HAŞMET
GAZEL
Mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün
Ne dem tîrin eşi’a hâlesim zih-gîr eder mehtâb
Sevâd-ı şâmı hep der-kabza-i teshîr eder mehtâb
Mey- âşâmâne câm-ı işreti göstermeye şebde
Felekde sâ’id-i sîm-i ferin teşmîr eder mehtâb
Miyân-ı çarha hurşîdi edince paleheng-âsâ
Semâda mevlevî devrânını tanzir eder mehtâb
Çeker âyât-ı envârı beyaza levh-i nîlîde
Şu’â’ın hâme-i zerrîn edip tahrîr eder mehtâb
Safâ-yı bezm-i leylî gösterip erbâb-ı sevdâya
Gece Mecnûn gibi uşşâkı sahrâ-gîr eder mehtâb
Izâr-ı nev-tırâş eyler dili sevdâ-yı hatdan dûr
Siyeh-kârî-i düzd-i şeb-revi teşhir eder mehtâb
Yed-i beyzâ-yı şöhretdir felekde Haşmetâ çarha
Ne dem ser-pençe-i envârını tenvir eder mehtâb
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Ay ışıkları ok, haleyi ok atanların parmaklarına geçirdikleri halka yapar. O zaman ay ışığı, akşamın karanlığına tamamen egemen olup elinde tutar.
Ay ışığı, gece vakti, içki içenlere içki kadehini göstermek için, gökyüzünde gümüş gibi parlak kollarını sıvar.
Ay ışığı, güneşi göğün ortasına kementle asınca, gökyüzünde mevlevî gibi dönmeye başlar.
Ay ışığı, nurlu ayetleri mavi tabakada beyaza çeker. Işınlarını altın kalem yapıp yazar.
Ay ışığı, sevda çekenlere, gece meclisinin zevkini gösterip âşıkları Mecnun gibi gece çöle düşürdü.
Yeni tıraş olmuş yanak; gönlü, ayva tüylerinin sevdasından uzaklaştırır. Ay ışığı, gece giden hırsızın kötü işlerini gösterir.
Ey Haşmet! Ay ışığı, ne zaman gökyüzüne güçlü ışınlarını salıp aydınlatsa, gökyüzünde ünlü yed-i beyza oluşur. (Yed-i beyza Beyaz el demektir. Hz Musa’nın parlayan eli, ilk mucizesiydi.)
İLGİLİ İÇERİK