NE İSE KISMETİN RÛZ-I EZEL TAKDÎR OLUNMUŞDUR - RAŞİD (18.yy)
GAZEL
Mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün
Ne ise kısmetin rûz-ı ezel takdîr olunmuşdur
Hemân emr-i teayyünde abes tedbîr olunmuşdur
Meâl-i kîmya iksî-i horsendîdir idrâk et
Kanâat kenz-i lâ yefnâ ile tefsîr olunmuşdur
Bulur te'sîrini darb-ı asâdan dahi efzûnter
Ana kim çûb-ı harf-i tünd ile ta'zîr olunmuşdur
Taharrî kıl cezâda kim mücazâtı dahhi küfrün
Yine rûz-ı va'îd-i mahşere te'hîr olunmuşdur
Libâs-ı şöhrete meyl eyleyip dünyâ-perest olma
Ki bunlar câme-i elvân ile teşhîr olunmuşdur
Meâl-i gaflet-i erbâb-ı dünyâ hep nedâmetdir
Bu rü'yâ hâbdan evvel dahi ta'bîr olunmuşdur
Nice inkâr olunsun hüsn-i vakt-i nev bahârî kim
Leb-i şîrîn-beyân cûy ile takrîr olunmuşdur
Hemân meydâna gelsin yekke-tâzân-ı suhan
Râşid Ki zîrâ sâ'id-i endişemiz teşmîr olunmuşdur
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Kısmetin ne ise ezelde kararlaştırılmıştır, fakat iş yapılmaya kalkışıldığında alınan tedbirler faydasızdır.
Kimyanın anlamı yok tok gözlülük iksiridir, bunu anla. Kanaat tükenmeyen bir hazine olarak yorumlanmıştır.
Sert söz çubuğu ile azarlanan, sopayla dövülenden daha çok etkilenir.
Ceza verme konusunda meseleyi iyice araştır; unutma ki küfrün cezası bile mahşer gününe bırakılmıştır.
Şöhret elbisesine meyledip dünyaya tapma; bunlar rengârenk elbiseler şeklinde sergilenmiştir.
Dünya ehlinin gaflet kavramı hep pişmanlıktır; bu rüya daha uykudan önce yorumlanmıştı.
İlkbaharın güzelliği nasıl inkâr edilebilir; güzel şeyler anlatan dudaklar ırmakla ifade edilmiştir.
Râşid, şiirin düşmana tek başına saldıran binicisi hemen meydana çıkan; çünkü düşünce kolumuz sıvanmıştır.
İLGİLİ İÇERİK