EFENDİ FASL-I BAHÂR OLDI LÂLEZÂRA BUYUR - SABİT
GAZEL
Mefâ'ilün / fe'ilâtün / mefâ'ilün / fe'ilün
Efendi fasl-ı bahâr oldı lâlezâra buyur
Nigâh-ı lutf ile nergislere nezâre buyur
Sana recâ-yı derâgûşa arzıhâl etdik
Mahall-i merhametiz gel şu kenâre buyur
Ciğer kebâbı müheyyâ vü çâşnisi halâl
Beğim ziyâfet-i uşşâk-ı dil-figâre buyur
Veyâ dimez mi girüp şeyh efendi koltuğuna
Du'â buyurmağiçün şunda bir mezâra buyur
Efendi Sâbit-i pür-cürm kendi bendendir
Ne hidmetün var ise ben günehkâra buyur
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Efendi bahar mevsimi geldi, gelincik bahçesine buyur! Hoş bir bakışla nergislere bir bakış buyur!
Sana kucağa almak ümidiyle hâlimizi arz ettik! Bize merhamet edilmek ister! Gel şu kenara buyur !
Ciğer kebabı hazır, tadı ve mezesi helal! Beğim, gönlü yaralı âşıkların ziyafetine buyur!
Veya Şeyh Efendi koltuğuna girip, duâ buyurmak için şurada bir mezâra buyur, demez mi?
Efendi kabahatla dolu Sâbit, kendi kölendir! Ben bu günahkâra ne hizmetin var ise buyur!
İLGİLİ İÇERİK