SİNEDE AĞIZ AÇUP PEYKÂNUN İSTER YÂRELER
GAZEL
Fâ’ilâtün / fâ’ilâtün / fâ’ilâtün / fâ’ilün
Sînede ağız açup peykânun ister yâreler
Cân verür bir katre suya teşnedür bîçâreler
Aşk bezminde melâmet bâdesin nûş eyleyüp
Bir habâba saymadı başın geçen âvâreler
Gördüler nâlân hezârân bülbülün var reşkden
Jâle dendânıyla güller kendü kendin pâreler
Âşıkı bikes sanup öldürme kim Ferhâd içün
Bîsütûn dahi giyer ebr-i siyehden
Tîg-ı cevherinden Hayâlî yaralu her dilberün
Merhem-i vasl ile bîçâre umar kim saralar
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Göğsümdeki yaralarım ağızlarını açıp attığın okun ucunu isterler. Biçarereler o kadar susamışlar ki bir yudum su isterler.
Başlarından vazgeçen âşıklar, aşk toplantısında perişanlık, rezillik şarabını içtiler de bir yudum yerine bile saymadılar.
Sevgilim, güller ağlayıp inleyen binlerce bülbülün olduğunu görünce, kıskançlıktan kendi kendilerini paraladılar.
Ferhâd’ın başı için aşkı kimsesiz sanıp öldürme. Bîsütûn dağı da kara bulutlardan kara giyinir, yasını tutar
Hayâlî her güzelin cefâ kılıcından yaralıdır. Zavallı, kavuşma merhemiyle yaralarını sarar, iyileştirirler sanır.
İLGİLİ İÇERİK
HAYALİ - CİNAH ARA CİHAN İÇİNDEDİR ARAYI BİLMEZLER İNCELEMESİ