NE DEHRÜN BENDESİ NE ŞAH-I ALİ-ŞANIYUZ CANA - NEV'İ
GAZEL
Mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün / mefâ'îlün
Ne dehrün bendesi ne şâh-ı âlî-şânıyuz cânâ
Esîrün olalı milk-i gomun sultânıyuz cânâ
Bizi egler gam-ı aşkundan bir künc-i ferâgat yok
Bu meydân-ı belânun gûy-i ser-gerdânıyuz cânâ
Ferahdan ağlaruz gamdan güler biz özge abdâluz
Lebünle hattunun geh mest ü geh hayrânıyuz cânâ
Vuhûş-ı deşt ile gündüz müsâfir kûh u sahrâda
Kilâb-ı kûyunun şeb-tâ-seher mihmânıyuz cânâ
Olaldan halka-i zülfünle Nev’î bî-ser ü sâmân
Muhabbet bezminün ser-halka-i rindânıyuz cânâ
Günümüz Türkçesi
Ey sevgili, dünyânın ne kulu ne şânı yüce pâdişâhıyız, Senin esîrin olduğumuzdan beri gam ülkesinin sultânıyız.
Aşkının gamından bizi eğleyecek bir ferâgat köşesi yok. Ey sevgili, bu belâ meydanının başı dönmüş topuyuz.
Sevinçten ağlayan, gamdan gülen özge abdallarız. Ey dost Dudağınla tüyünün bazen hayrânı, bazen sarhoşuyuz.
Ey sevgili, çölün yabanî hayvanlarıyla gündüz dağ ve Çölde misâfir, köyünün köpeklerinin akşamdan sabaha kadar konuğuyuz.
Ey sevgili, Nev’î senin zülfünün halkasıyla perîşan olduğundan beri muhabbet meclisinin zindanlarının başıyız.
İLGİLİ İÇERİK