SUBH-DEMM BECCELLERİNE Kİ GIDÂ VİRE HEZÂR - ŞEYHÜLİSLAM YAHYA
GAZEL
Fe'ilâtün / fe'ilâtün / fe'ilâtün / fe'ilün
Subh-demm beccellerine ki gıdâ vire hezâr
Benzer o mutrıba kim ala ele mûtrıba kim ala ele mûsîkâr
Âşiyan mahfedilür var ise gül cami’inün
Hem-zebân bir nice tıfl andan olur nagme –güzâr
lâle dâg-ı siyehin saklayamaz bir hafta
Âşık elbette ider sûz-ı derûnın izhâr
Vakt-ı güldür gelünüz fursatu fevt itmeyelüm
Sanmanuz kim bize bâki ola eyyâm-ı bahâr
Gül ü mül bezmine meyl itme sözün tut, Yahyâ
Ne cefâ-dîde-i hâr ol ne gam-âlûd-ı humâr
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Bülbüller ağzına öyle gıda versin ki, eline sazını almış, bir çalgıya benzersin.
Gülün mekânı bülbülün yuvasına yakın bir yerdedir. Bülbül ile aynı dili konuşan yavruları bu yuvada büyürler.
Lâle, içindeki siyahlığı bir hafta bile saklayamaz. Elbette, âşık da gönüldeki sevdayı hemen açığa vurur.
Gül mevsimdir, gelin bu fırsatı kaçırmayalım. Bu bahar günlerinin bize bâki kalacağını sanmayın.
Ey Yahyâ, gel sözümü tut bu gül ve şarap meclisine fazla itibar etme, böylece dikenin cefasından ve şarabın gamına bulaşmaktan kurtulmuşsun olursun.
İLGİLİ İÇERİK
ŞEYHÜLİSLAM YAHYÂ EFENDİ HAYATI ve ESERLERİ
ŞEYHÜLİSLAM YAHYA - HEMİŞE MERDÜM-İ ÇEŞMİN İZAR-I YARE BAKAR İNCELEMESİ
ŞEYHÜLİSLAM YAHYA - LİSAN-I EHL-İ DİLDE AŞKA GÜLZAR-I BELA DERLER
ŞEYHÜLİSLÂM YAHYA - AŞKIN ODUNA EY GÜL YANSA CİHAN-I ŞEYDA