BAĞLANIP ZÜLFÜNDE BOZDUM AHDİ DE PEYMÂNI DA - ŞEYH GALİB
GAZEL
Fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilâtün / fâ'ilün
Bağlanıp zülfünde bozdum ahdi de peymânı da
Çeşmini gördüm unuttum derdi de dermânı da
Ey hoş ol mest-i mahabbet kim humâr-ı aşkdan
Bir kadeh meyle değişmiş küfrü de îmânı da
Merd-i bî-kayda belâ-keşliktedir ârâm-ı dil
Yoksa çokdan terk ederdim cânı da cânânı da
Bende-i pîr-i harâbâtım ki yoktur sıkleti
Zâhid-i zerrâkun olsun ilmi de irfânı da
Âteş-i cân-sûz-ı dil fikr-i dehân-ı dil-rübâ
Âşıkın ma’lûmudur peydâsı da pinhânı da
Çünki derd ehline hep bigânelerdir çâre ne
Sen dahi yâd etme Gâlib sabrı da sâmânı da
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Saçına bağlanıp verdiğim sözü de yemini de bozdum. Gözünü gördüm, derdi de dermanı da unuttum
Ey aşk sarhoşu, sen çok e mi? Aşkın sersemliğinden bir kadeh şarapla kâfirliği de imanı da değiştirmişsin.
Kayıtsız yiğit için gönül rahatlığı bela çekmektir. Yoksa canımı da sevgiliyi de çoktan bırakırdım.
Meyhanecinin kulu, kölesiyim; bana hiçbir yükü yok. Dini de imanı da ikiyüzlü hamsofunun olsun.
Gönlün canlar yakan ateşi, sevgilinin ağzının düşüncesi. Âşık, görüneni de gizli olanı da, hepsini bilmekte.
Sabır ve rahat mademki hep dertlilerin yabancısıdır. Gâlip! Başka çare yok, sen de artık bunları anma hiç.
İLGİLİ İÇERİK