YOKMUŞ BİR AHA EY GÜL-İ RA’NA TAHAMMÜLÜN - ŞEYH GALİB
GAZEL
Yokmuş bir aha ey gül-i ra’na tahammülün
Bağrın ne yaktın ateş-i hasretle bülbülün
Yek-rengdir zeban-ı hakikatte hüsn ü aşk
Bang-i hazar şu’lesidir ateş-i gülün
Düzah-nişin-i ateş-i fakr olduğun kalır
Ey ahiret-harap tehidir tevekkülün
Tekrarlarla şübheleri daniş anlama
Gel arif ol ki ma’rifet olsun tecahülün
Yıkmaz bina-yı hane-i şatrancı zelzele
Zahid şikest-i dilde abestir ta’ammülün
Merdanelik asaleti meydanda bellidir
Hayber günü babasını kim sordu Düldülün
Galib ma’arifin de safası değer veli
Canan vasfıdır hele aslı tegazzülün
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ
Ey gül yüzlü güzel, mademki bir aha tahammülün yokmuş o halde bülbülün bağrını ayrılık ateşiyle niye yaktın?
Gerçek dilinde güzellik ve aşk bir renktedir: Bülbülün haykırışı gülün ateşinin yalımıdır
Ey ahreti yıkılmış kişi! Sadece her işi Tanrı’ya bırakıp tevekkül etmen yetmez; yoksa yokluk ateşinin cehenneminde oturup kalırsın
Bilinenleri tekrarlamanın ve şüpheleri çözmeye uğraşmanın Bilgi olduğunu sanma! Gel arif ol da Tanrı bilgisini bilmen senin cahilliğin olsun.
Hamsofu! Deprem satranç hanesinin binasını nasıl yıkamaz-sa, senin de gönül kırmaktaki bu çaban boşunadır
Yiğitliğin soyluluğu er meydanında belli olur. "hayber" savaşı gününde Düldül’ün babasının kim olduğunu soran oldu mu?
Galip maarif üzerine sözler söylemenin de sevki eğlencesi Var ama, doğrusu gazel söylemenin asıl sevgiliyi övmektir
İLGİLİ İÇERİK