KONFERANS NEDİR?
Bir konuya açıklık kazandırmak veya bir konuda bilgi vermek amacı ile bilim, teknik, sanat, edebiyat, eğitim, ekonomi, siyaset ve fikir adamlarının yaptıkları hazırlıklı konuşmalara konferans denir.
Konferanslar, genellikle konferans salonu adı verilen geniş salonlarda bir dinleyici topluluğuna hitaben yapılır. Radyo ve televizyonda da bu tür konuşmalar yapılmaktadır.
Konferans, didaktik (öğretici) bir konuşma türüdür. Çünkü konferans, o konunun bir yetkilisi tarafından uzun bir inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra verilir. Konferansçı, dinleyenlere bildiklerini öğretme amacını güder. Bu yüzden, dinleyenlerin duygularından çok, düşüncelerine hitap eder. Konferansın amacına ulaşabilmesi, dinleyenlere bir şeyler verebilmesi için, dinleyenlerin az çok aydın ve kültürlü kişiler olması lâzımdır.
Konferansın hazırlanması:
1. Konferans her konuda verilebilir. Fakat konu, dinleyicilerin ilgisini çekecek nitelikte olmalıdır. Konuda bütünlük bulunmalıdır. Mümkün olduğu kadar, tek konu üzerinde durulmalı, birçok konu bir arada işlenmemelidir. Konferansçının öğrenim durumu, mesleği ve çalışma alanı, konusu ile ilgili olmalıdır.
2. Konferansçı konusunu seçtikten sonra, önce bu konudaki kendi bilgilerini gözden geçirmelidir. Bunları notlar halinde belirlemelidir. Daha sonra bu konu ile ilgili ansiklopedi, kitap, gazete, dergi, broşür ve istatistik gibi yazılı kaynakları araştırmalıdır. Bunlardan da gerekli notlar çıkarmalıdır.
3. Malzemesini topladıktan sora, bunlar arasından kullanacaklarını seçmeli ve sıraya koymalıdır.
4. Konferans kaleme alınırken, açık, duru ve akıcı bir dil kullanılmalıdır. Argo sözlere, bayağı ve müstehcen ifadelere yer verilmemelidir. Anlatım, kesinlik ve inandırıcılık taşımalıdır. Çünkü konferansçı da, makale yazarı gibi, muhataplarını kendi tezine ve düşüncesine inandırmak zorundadır. Konferansın etkili olması için kısa cümleler kurulmalıdır.
5. Konferans metni fazla uzun olmamalıdır. Uzun olduğu takdirde, dinleyicilerin ilgisi dağılır.
Konferans planı:
Konferansın giriş, gelişmeye sonuç bölümlerinden oluşan plânı şu sıraya göre gelişir:
1. Konuya çarpıcı bir "giriş" yapılır.
2. Konu tanıtılır.
3. Konferansın amacı ve hedefi belirtilir.
4. Konu, ayrıntıları ile ele alınır. Bu bölümde konu hakkındaki çeşitli görüşler ele alınır ve karşılaştırılır. Dinleyenlerin kafasında doğabilecek sorulara cevaplar verilir.
5. Konu, bir sonuca bağlanır.
Konferans sırasında dikkat edilecek hususlar:
1. Konferansçı, konuşmasını mümkün olduğu kadar kâğıda bakmadan sürdürmelidir. Bunun için konuşmanın ana hatları, satırbaşları halinde bir kâğıda not edilmeli, bakılacaksa bunlara bakılmalıdır. Çünkü bu biçimde bir konuşma dinleyiciler üzerinde daha etkili olur.
2. Diğer sözlü kompozisyon türlerinde olduğu gibi, konferansta da aynı ses tonu ile konuşulmamalıdır. Ses tonunu yerine göre alçaltıp yükseltmelidir.
3. Anlatıma canlılık kazandırmak için, soru ve hitap cümlelerinden yararlanmalıdır. "Böyle değil mi? Bunun böyle olduğuna siz de katılmıyor musunuz?" der gibi soru cümleleri ve "Değerli konuklar, aziz dostlarım, sevgili öğrenciler... gibi" hitap cümleleri ile dinleyicilerin ilgisi canlı tutulmalıdır.
4. Konuşmayı duyarak yapmayı, dinleyenlerin tepkilerine dikkat etmelidir. Önemli cümlelerde vurgu yapmalı ve biraz durmalı, dinleyenlerin bu cümle üzerinde düşünmesi sağlanmalıdır.
5. Konuşurken dinleyenlere bakma da etkili olmayı sağlayan unsurlardandır. Kaş çatma, sert bakma, surat asma, alaycı bir yüz ifadesi kullanma dinleyicide olumsuz etki yapar.
6. Konferans süresince gereksiz el, kol ve yüz hareketleri yapmak, bir şeylerle oynamak ve uğraşmak, etkiyi azaltır.
7. Dinleyicilere kızmak, bağırmak, kaba ifade kullanmak çok yanlıştır, konuşmanın bütününde dinleyicilere değer verdiğimizi, saygılı olduğumuzu ortaya koyan bir üslup kullanmalıyız.
8. Konferansçı, kılık ve kıyafetine de büyük özen göstermelidir.
(Kompozisyon Sanatı, Sakin Öner, Yuva Yayınları, İstanbul 2005)
Konferans
Seçilen bir konuyu açıklamak, irdelemek, bir bilim dalı veya sanat dalında öğretici bilgileri değerlendirmek, konu hakkında ayrıntılı bilgi vermek için bir bilim adamı, fikir adamı, sanatçı veya konunun uzmanı tarafından yapılan konuşmalara konferans denir.
Konferanslar konunun uzmanlarınca verilir. O konu üzerinde genel bilgisi olanlar, az çok bilgi sahibi olanlar, ya da yeterince araştırma yapmayanlar konferans veremezler.
Her konferansta bir plân takip edilir. En yaygın plâna göre, önce konu ortaya konur ve sınırlandırılır. Bakış açısı belirtilir. Konferansçı birtakım ilmî kanun, metot ve iddiaları kendi konusuna göre açıklar. Bu kanun ve metotlar konferans esnasında, konuya ve konuşmacıya belli bir sınır telkin eder. Konferansın gelişme bölümünde asıl konu teferruatına kadar anlatılır, açıklanır. Konferansın verilme sebebi, bu bölümün ayrıntısına kadar izah edilmesidir. Konuşma müddetince ortaya atılan iddiaların hepsi, konuşma sonunda ispatlan- malıdır.
Her konferans uzun araştırma ve inceleme sonunda hazırlanır. Konu seçildikten sonra o anki hazır bulunma düzeyini belirleyen araştırıcı, başta kütüphaneler olmak üzere konu ile ilgili mevcut kaynakların bulunduğu yerlerde incelemeler yapar. Ansiklopedi, antoloji ve diğer türlerdeki kitapları; dergi, gazete gibi yayınlan; bunların yanında bütün basılı kaynaklan tarar, inceler. Gerekiyorsa laboratuar çalışması veya saha araştırması yapar. Gözlem, deney, mülâkat, anket gibi metotları dener. Bilimsel araştırma veya sanatsal incelemeler yapar.
Uzun zaman isteyen yorucu ve dikkatle yapılması lâzım gelen bu araştırma, inceleme sürecinden sonra, sonuçlar rapor edilir. Bu rapora dayanılarak konferans metni hazırlanır.
Konferans metninde dil, dinleyicilerin faydalanabilecekleri türde; anlaşılır, akıcı olmalıdır. Konu gereği kullanılan meslekî kavramlar, bilim veya sanat terimleri konferans esnasın da tanımlanır.
Konferanslar bol bilgi ve çeşitli birikimleri gerektiren konuşma türleridir. Bu tür konuşmalarda dinleyicilerin kendilerine ağır gelen konulan rahatlıkla takip edebilmeleri için, konferansçının günlük hayattan örneklerle hüküm ve iddiaları desteklemesi gereklidir.
Konuşurken devamlı metne bakan konferansçı sıkıcı bir konuşma yapıyor demektir. Konuşmacının abartılı hareketlerden kaçınmak şartıyla canlı olması, gözleriyle dinleyicileri takip etmesi, jest ve mimiklerle dikkatleri kendi üzerinde toplaması lâzımdır. Eğer konferans radyo, televizyon veya benzeri bir iletişim aracı kanalıyla veriliyorsa o teknik araca uygun davranılması gerekir. Meselâ, radyoda ses tonu ve vurgu ile televizyonda yüz hatları ile mesajların desteklemesinde fayda vardır.
Konferanslarda konuşmacının bilgili olmasının yanında, konuya hâkimiyeti, samimî ve inandırıcı bir üslûpla konuşması, dinleyicileri küçümsemeden ve açıldıkla bilgilerini paylaşması, çarpıcı örnekler bulabilmesi gerekmektedir.
Konferans sonunda dinleyiciler soru sorabilirler.