BAKİ – GÜL REDİFLİ GAZELİ (GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ)
1. Döndi bezm-i bâğda bir dil-ber-i tannâze gül
Cilve-i hüsn eyledi girdi libâs-ı nâze gül
2. Elden evrâkın salup bir bir uçurdı göklere
Benzedi bir dil-ber-i şûh-ı kebûter-bâze gül
3. Sînesin çâk eyledi mest-i sabûhîler gibi
Subh-dem mürg-ı çemenden gûş idüp âvâze gül
4. Vasf-ı hüsn-i yâr ile bir tâze dîvân bağlasun
Târ-ı zülf-i hûrdan bend eylesün şîrâze gül
5. Bâğ-ı hüsn-i şâha bak görmek dilersen Bâkıyâ
Baht u devlet nev-bahârında açılmış tâze gül
GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİ:
1. Gül, bağ meclisinde herkesle eğlenen bir dilbere benzedi; güzellik cilveleri yapıp naz elbisesine büründü.
2. Gül, yapraklarım (mektup gibi) elden verip bir bir göklere uçurdu. (Bu haliyle) tıpkı posta güvercini yetiştiren (ve onlarla mektup yollayan) şuh bir dilbere benzedi.
3. Gül, sabah vakti bahçede öten bülbülün feryadım işitip, sabah sabah şarap içmiş sarhoşlar gibi sinesini paraladı.
4. Gül, sevgilinin güzelliğini anlatan (yapraklardan) bir divan (kitap) toplasın ve (o kitabın) şirazesini de hûrilerin zülüfleri telinden bağlasın.
Şîrâze, kitap ciltlerinin üst ve alt uçlarında bulunan ve formaları birbirine bağlayarak dağılmayı önleyen ibrişimden örülmüş ince şerittir.
5. Ey Bâkî! Baht ve devlet (saadet, talih, kut) ilkbaharında açılmış taze bir gül görmek istersen, o padişahın (sevgilinin) güzelliği bağına bir bakıver.
BAKİ, Muhammed Nur DOĞAN