Suyun adeta sihirli bir içecek olduğunu herkes biliyor. Sağlıklı ve güzel olmanın, ciltteki ve vücuttaki nemin korunmasının temel koşulu bol su içmek.
NEDEN SUSARIZ? Susamak, tiroid bezinin ağız yoluyla bize ulaştırdığı bir mesaj olup; sulanmaya ihtiyacın var anlamını taşımaktadır. Ancak bu kişisel ve psikolojik boyutları olan ve kişiden kişiye farklılık gösteren bir ihtiyaçtır. Kimi insanlar günde 2 bardak su içerken, kimilerinin tükettiği su miktarı 2 litre olabilir.
NE ZAMAN SU İÇMELİYİZ? Çok basit bir şekilde cevaplamak gerekirse; istek duyduğumuz an dememiz mümkün. Bazı bünyelerin suya daha çok ihtiyaç duyduğu, bazılarının da azla yetindiği sıkça rastlanan bir durumdur. En iyi yöntem ise az ve sık, özellikle de yemeklerin hazmedildiği saatlerin dışında içmektir. Ancak güç sarf ederken kesinlikle içmemeye çalışın ve karşılaşmalar sırasında sadece suyla ağzını çalkalayan boksörleri düşünün. Eski zamanlarda madenlerde çalışanların da susadıkça bu yöntemi denediği bilinen bir gerçek. Eğer bir defada çok su içerseniz günün birinde böbreklerin iflas etme olasılığı çok fazla. Özellikle sabah yataktan kalkar kalkmaz ve de aç karnına bir bardak su içmek ise tüm organizmayı temizleyerek, toksinlerden arıtıyor. Zinde ve dinç olmayı sağlıyor.
SU ZAYIFLATIR MI? Elbette hayır. Aynı şey maden suyu için de geçerli. Bir gram bile kaybetme olasılığınız yok. Durmadan su içmenin ve ardından tuvalete gitmenin kesinlikle incelmenize bir katkısı bulunmuyor. Hatta dolaşım sisteminden kaynaklanan ve yaygın bir şekilde selüliti olanların ise fazla su içmekten dolayı şişebileceğini de belirtmekte yarar var. Aşırı su içmenin sonunda vücudun atmakta zorlandığı su, bünyede tutularak ödemlere dahi neden olabilir.
O HALDE NE YAPMALI? Suyu tatlandırabiliriz. Örneğin hoş kokulu ve dolaşımı hızlandıran bitki çayları denenebilir. Ancak kesinlikle su atıcı ilaçlara ilgi göstermeyin; bu ilaçlar böbrekleri aşırı yorduklarından istenmedik sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.
YAZIN KIŞA ORANLA DAHA FAZLA SU İÇMEK GEREKİR Mİ? Evet, kesinlikle yazın daha fazla su içmeliyiz. Özellikle yaz aylarında vücut ısındıkça daha fazla terler ve su kaybeder. Dolayısıyla su stokunu sık sık ve kışa oranla daha fazla miktarlarda yenilemek şarttır.
MADEN SUYU MU YOKSA KAYNAK SUYU MU? Her su tadına özellikle de içindeki madeni tuzlara ve oligo-elementlere göre diğerlerinden ayrılır. Kaynak suyuyla, maden suyu arasındaki temel fark ise kaynak suyunun sağlık üzerinde özel bir takım etkilerinin olmadığı ve maden suyu gibi değişmez bir içeriğinin bulunmadığıdır. Bununla birlikte maden suyunun kaynak suyuna attığı fark öyle pek ahım şahım sayılmaz ve beslenmeye özel bir katkısı da olmaz.
GERÇEKTEN DE DERİMİZDE BÜYÜK ÖLÇÜDE SU BULUNUYOR MU? Evet, cildimizin yüzde 50 oranında su barındırdığı bir gerçek, ancak bu oran yaş ve cinsiyete göre değişebiliyor. Bebekler için yüzde 80'lere çıkarken, bu oran erkeklerde yüzde 60, kadınlarda ise yüzde 50 civarındadır. Derinin epiderm tabakasındaki su miktarı altderi tabakasına göre iki misli fazla olup, cildin parlak ve ışıltılı görünmesinde başrolü oynar.
BUNUN DIŞINDA VÜCUTTAKİ SUYUN BAŞKA İŞLEVLERİ VAR MIDIR? Vücuttaki su, her şeyden önce acil durumlarda organizmanın yıkanmasını sağlayan bir rezervuar olarak devreye girer. Temel görevleri arasında vücut ısısını regule etmek ve cildi sağlıklı tutmak sayılabilir. Bu arada kozmetikçilerin suya neden bu kadar fazla önem verdiği de anlaşılıyor. Son yıllarda üretilen kozmetik ürünlerin içeriklerine bir bakmanız yeterli.
NEMLENDİRME SÜRECİ NASIL İŞLER? Suyu içinde tüm hücrelerin yıkandığı bir sıvı olarak düşünürsek, su seviyesinin azalması halinde cildin neden kuruyup pul pul olduğunu anlamamız kolaylaşır. Ancak bu pek de sık görülen bir olay değildir. Vücuttaki tüm enzimatik ve immüniter sistemlerin görevlerini yapabilmesi için suya ihtiyacı vardır. Hücreler arası oluşumlar ve antiradikal enzimlerin oluşumu için de yine su gerekli derken, eksikliğinde ciltte gözenekler oluştuğunu da hatırlatmakta fayda görüyoruz.
SU İYİ BİR MAKYAJ TEMİZLEYİCİ OLABİLİR Mİ? Özellikle yaz aylarında temizleme sütünüz ya da köpüğünüzü kullandıktan sonra bol suyla durulamanız cildinizin tazelenmesini sağlar. Özellikle içinde cildi soymaya yarayan küçük granüller bulunan köpükler cildi hem ölü hücrelerden, hem de tozlardan arındırmak için ideal. Bu tip kremlerin en önemli fonksiyonu, gözeneklerin diplerindeki kirlere kadar ulaşarak, derinlemesine temizlemesi.
Derleyen: Mustafa Sezgin
Erzurum'da 22 Mart Dünya Su Günü Etkinlikleri...
22 Mart Dünya Su Günü münasebetiyle, Erzurum Su ve Kanalizasyon İdaresi(ESKİ) Genel Müdürlüğü tarafından geleneksel hale getirilen "İnsan ve Su" konulu kompozisyon, şiir ve resim yarışması düzenlendi.
Erzurum Su ve Kanalizasyon İşleri Genel Müdürlüğü, 22 Mart Dünya Su Günü münasebetiyle geleneksel hale getirdiği "İnsan ve Su" konulu kompozisyon, şiir ve resim yarışmasını bu yıl da düzenledi. Yarışma sonuçları Büyükşehir Belediyesi Meclisi salonunda düzenlenen törenle açıklandı. Törende dereceye giren öğrencilere ödül verildi. Ödül törenine Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu, ESKİ Genel Müdürü Vahit Kılınboz, belediye çalışanları, öğrenciler ve aileleri katıldı. Saygı duruşunun yapılması ve İstiklal marşının okunmasının ardından açılış konuşmalarına geçildi.
Suyumuzu Tasarruflu Kullanalım
ESKİ Genel Müdürü Vahit Kılınboz, bireylerin temel ihtiyacı olma, başlıca ekonomik faaliyetlere kaynaklık etme ve ulusların devamlılığı açısından suyun hayatsal bir kaynak olduğunu belirterek, ülkelerin sosyal ve ekonomik faaliyetlerini sürdürebilmesinin temiz ve yeterli su kaynaklarına bağlı olduğunu söyledi. Kılınboz, "Bu yüzden, sürdürülebilir kalkınma politikası doğrultusunda, su kaynaklarını tasarruflu kullanma bilinci yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde geliştirilmelidir. Erzurum'da içme suyu ihtiyacı kısmen membalardan, yüzde 94'lük kısmı da derin kuyulardan sağlanmaktadır. Buda çok önemli miktarda enerji giderine sebep olmaktadır. Ürettiğimiz su, şehrimizin bütün bölgelerinde 24 saat akacak düzeyde değildir. Ayrıca bazı su kuyularımızda nitrat oranlarındaki artış olumsuzluklardan bir diğeridir. Ancak, içme suyu isale hattı, arıtma tesisi, ana beslenme hatları ve su depolama projesi tamamlandığında Palandöken'in billur suyu Erzurum'a ulaşacak. Böylece, halkımız daha sağlıklı ve kaliteli bir su kullanma imkânı elde edecek." dedi.
Küresel Isınma Açısından Önemli
ESKİ Genel Müdürü Vahit Kılınboz, suyun önemi hakkında bilgi verirken, son yıllarda gündemde olan küresel ısınma konusunda da suyun ne derece önemli olduğunu belirtti. Suyun önemine binaen dünyanın her köşesinde değişik etkinlikler düzenlendiğini vurgulayan Kılınboz, "Dünya'da 1,2 milyar insanın güvenli su kaynaklarına ulaşamadığı ve az gelişmiş ülkelerde ortaya çıkan hastalıkların yüzde 10'un yetersiz ya da sağlıksız su kaynaklarından kaynaklandığı acı bir gerçektir. Küresel ısınma, tatlı su kaynaklarının üzerinde olumsuz etki yapmıştır. Bizlerde ESKİ olarak suyun önemini halkımıza daha iyi anlatmak için, "İnsan ve Su" konulu şiir, kompozisyon ve resim yarışması düzenliyoruz. Sağlıklı bir gelecek için suyun önemini herkes benimsemeli." diye konuştu.
Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu ise, 22 Mart Dünya Su Günü'nün, diğer önemli günlerden daha önemli olduğunu söyledi. Gelecekte su yüzünden devletlerin birbirleriyle savaşacağını belirten Tavlaşoğlu, "Su, canlılar için vazgeçilmez doğal kaynaktır. Yapay olarak üretilmesi mümkün değildir. Diğer doğal kaynaklardan önemi daha fazladır. Ülkemiz, su kaynağı bakımından bin metreküpün altında bulunuyor. Yani kısıtlı su kaynaklarına sahibiz. Küresel ısınma ülkemiz açısından daha fazla önem arz etmektedir. Elimizden geldiği kadar suyumuzu kısıtlı kullanalım, çocuklarımıza suyun önemini anlatalım. Düzenlediğimiz yarışmada suyun öneminin benimsetilmesi açısından çok önemli." ifadelerini kullandı.
ESKİ Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen "insan ve Su" konulu şiir, kompozisyon ve resim yarışmasında dereceye giren öğrencilere çeyrek altın hediye edildi. Dereceye giren öğrenciler şöyle: "Kompozisyon; Özge Bingöl, Esra Oruç, Hülya Deniz. Şiir; Nur Aktepe, Canan Güler, Nesibe Küçük. Resim; Ruşen Hattatoğlu, Hayrunnisa Dursun, Onur Keser." (www.haberler.com)
SU..
Bir gün, bir uzun gün hep denize baktık Miller ve ağırlıklar bitti Gelip geçmeler bitti, gemilerin Beyaz ve kocaman gövdeleri Gözün kahverengi suyuna geldik.
Palamutlar yaktık, çalılar her zamanki gibi
Süsledi bizi bu ufak değişiklik
Çok ağır bir şeydi gün dörtgenleri üstümüze düsen
Aydınlıktan kopan aydınlıktan kesilen
Ağır mi ağır
Kaldık ne kadar kaldıksa böyle Sonra gün diye bildiğimiz ne varsa akıtıldı Duvarlar, sarmaşıklar, evler akıtıldı Güneşler, hızarlar, kıymık taneleri Vinç sesleri, çekiç sesleri bir.
Sokağın bitiminde donup arkama baktım
Her şey nasıldı diye
Sundurma hazin
Çarşı kararsız
Düzlerde yarlarda tepelerde
Kurtlar, tavşanlar, yılanlar erimekte
Herkes dünyayı bir yanından onarıyor sanki
Meltem belli belirsiz birselleri kıpırdatıyor
Gözümü kap atik sokağa baktığımda
Sudur gün.
Ah sudur, ne yandan baksam sudur
Suyun imgesi sudur
Trenlerin kalktığı her yerde
Bavullar sudur
Bir gün bir Erzurum çalkantısı
Obur gün Konya pası
Manikadan görünen İstanbul kıyıları
Çantası açık duran bir kadının anisi ve
Dudak boyası
Ardahanlı bir kartal
Kızılca hamamlı bir pirinç
Tülbentler, yazmalar, krepler
Hep sudur.
Askerin son defa memleketine baktığı
Yüzünü çevirince bir bardak gibi düşüp kırılan memleket
Ve gemilerin ağır ağır limanlardan çıktığı
Ah sudur.
Bir gün, bir uzun gün bir aynanın önündeyim
Kirpikler ve saçlar bitti
Gövdem duvara sürte sürte inceltilmiş bir nesne gibi
Dalgın ve uzun Uzun ve sisli
Ben ki gövdemle tattım gövdemi, iyi bilirim
Bir hurma, bir baş dönmesi
Kokusu baş dönmesinin
Güzel kaplar aldım bu yüzden, ne kadar güzel kap varsa aldım
Bilmek için suyumu
Ve hazırlıklı değildim ve bildim
Ben suyun bir dakika durduğu
Durunca boğulduğu bir yerdeyim.
Bir kılımı yere sermek kadar güzel ne var
Sonra püsküllerini düzeltmek kadar
Ya sofraya dilim kesilmiş bir domatesi koymaktaki görkem
Kamyon sürmek yükünü bilmeden
Ve ikimiz bir akşam üstü sırasında
Ve akşam üstünün Anadolu ya giden bir otobüs gibi kalkması sırasında
Dağlarda, tarlalarda, köprü altlarında
Sazların, taşların, yosunların arasından geçerek
Bir akik gibi yansıyaraktan hem de
Kırmızı bir karpuzun doğum sancısına
Su akar ben akarım Ben akarım su akar
Vakit yok bakışmaya Günlerden suya.
Edip CANSEVER