Cemal Süreya (1931-1990),
ikinci Yeni'nin en güçlü şairlerinden birisidir. Şiirini kelimeye yaslayacak kadar seçicidir. Ancak dizeye kıyamaz. Bunun için onun şiirlerinde kendisini bilinçsiz sayıklama şeklinde gösteren bir otomatizm görülmez, ikinci Yeni hareketinin en özgün imge dünyasına sahiptir. Enis Batur'un belirttiği gibi: "Cemal Süreya, İkinci Yeni şairi olarak anılan şiir hareketi içerisinde imge duyarlığıyla diğer şairlerden ayrılır. O, imge çatısını dağıtmadan aktüel konularda açık seçik söz kurmuştur. Aynı zamanda imgeleri kullanışındaki geometrik çizgiyle onlardan ayrılır." (Batur 1993: 84) imgeleri, merkezden çevreye doğru güçlü atılımlar yaparak genişlemekle kalmaz; merkeze doğru dönerek derinlik ve geometrik bir düzen de oluşturur.
Şiirinin atardamarı erotizmdir bütün kullanım sıklığına rağmen onda anarşist erotizme dönüşmez. Poetik açıdan en makbul imge türü sayılan yayılgan imge (Korkmaz 2002: 276) türüne, ikinci Yeni şairleri arasında en çok Cemal Süreya'nın şiirlerinde rastlarız;
Kırmızı bir at oluyor soluğum
Yüzümün yanmasından anlıyorum
Yoksuluz gecelerimiz çok kısa
Dört nala sevişmek lazım
Alevden bir ata dönüşen soluk, yanan yüz ve sevişmeye dörtnala koşan arzu; cinselliği kaba ve tensel bir duyuştan koparıp zorunlu bir ontolojik yönelime dönüştürür. Yayılgan imgenin çok yönlü anlam üreten yapısı, erosun kaba biçimciliğini silerek sürekli çoğalan sezgisel bir kurgu oluşturur.
Toplumcu gerçekçi yönüyle de dikkati çeken şair, yaşadığı coğrafyanın şiirini yazmakta ısrar etmiştir. Bu coğrafyada Orta Doğu ağırlıklı bir yer tutar. Onun şiiri, büyük bir göçün şiiridir. Bu göç, bireysel düzeyde gücünü şairin bilinçaltından alırken; toplumsal düzeyde de, Anadolu insanının kolektif bilinçdışından beslenir. Şiirlerini Üvercinka (1958), Göçebe (1965), Beni Öp Sonra Doğur Beni (1973), Uçurumda Açan (1984), Sevda Sözleri (1984, 1994), Sıcak Nal (1988), Güz Bitiği (1988), kitaplarında; şiirle ilgili görüşlerini ise Şapkam Dolu Çiçekle (1976) ve Folklor Şiire Düşman (199a) kitaplarında toplamıştır.
Ramazan Korkmaz - Tarık Özcan CUMHURİYET DÖNEMİ: Şiir 1950 sonrası