Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

BİR YAHYA KEMAL BEYATLI FİLMİNE NE DERSİNİZ?- ALİ ÇOLAK

İlhan Berk'in o meşhur deyişiyle söylersek, 'harika' olurdu... Ölümünün 50. yılında, şu kadar sempozyumun, serginin, yazılıp çizilenin üstüne, sinemalarda şöyle dört başı mamur bir Yahya Kemal filmi izleyebilmeyi

ne kadar isterdim! Yahya Kemal'in hayatı, böyle bir film için lazım gelen bütün malzemeyi fazlasıyla sağlıyor aslında.

Yitiriş, göç, kaçış, bohem, ızdırap, tasavvuf, aşk, şüphe, inanç sancısı, yalnızlık... Sonra kavgaları, iflah olmaz bir şikemperver (midesine düşkün) oluşu, meşhur kibri... Yükselişlerin ve düşüşlerin birbirini izlediği dalgalı bir hayat, adamakıllı dramatik... Ve sanatıyla kurduğu o büyük gökkubbe... Tarih, müzik, mimari ve elbette büyük bir şiir...

18 yaşında Üsküp'ten İstanbul'a gelen Ahmet Âgâh, bir yıl sonra, bir temmuz günü Memphis vapuruyla Paris'e kaçacaktır, özgürlüğe! Paris'in 'nurlu' havasının düşünü aslında 13-14 yaşlarında, Selanik'te kurmuştur. O 'büyük adam' Namık Kemal'in gittiği Paris... Sonra yoksul ve sonsuz özleyişlerle dolu Paris günleri. Arayış ve bohem bir arada... Sadece bu kaçış sahnesi ve Paris günleri bile bir Yahya Kemal filmi için yeterince kışkırtıcı malzemeye sahiptir. Şairin bir kış günü, sevgilisi Celile Hanım'ı müthiş kıskanarak Ada'dan İstanbul'a geliş hikâyesi vardır ki, başlı başına trajiktir ve bir filmi adam edecek gerilime sahiptir.

Bir Yahya Kemal filminde ben, bunları görmek isterdim. Biliyorum, böyle bir film hiçbir zaman çekilmeyecek. Bizde pek itibar edilmiyor şair-yazar ve sanatçı biyografilerine. Nasıl olduysa Nazım'ın hapis yıllarını anlatan 'Mavi Gözlü Dev' çekildi, o da memnun etmedi kimseyi. Oysa mesela Oscarlı oyuncu Gwyneth Paltrow'un canlandırdığı Sylvia Plath'ın hayatını yahut Nicole Kidman'ın rol aldığı Virginia Woolf biyografisini gıptayla seyrediyoruz. Sonra Rimbaud'yu ve Verlaine'i anlatan "Güneş Tutulması", Truman Capote biyografisi, Bob Dylan, Mozart ve Frida... Ne çok yazar ve sanatçı filmi var...

Bir gün yine de bir Yahya Kemal filmi çekmek isteyen çıkarsa sağlam bir kaynağı hazır bulacak. Beşir Ayvazoğlu'nun "Bozgunda Fetih Rüyası" adlı romanı, şairin hayatını bütün gerilimleriyle anlatıyor. Dahası, yazarın asıl büyük çalışması olan "Yahya Kemal/Eve Dönen Adam" adlı ansiklopedik biyografi... Beşir Ayvazoğlu, uzun yıllar önce küçücük, sarı kapaklı bir kitap yayınlamıştı, "Eve Dönen Adam" adıyla. Cismi küçüktü ama şair hakkında yazılmış en derli toplu kitaplardan biriydi. 'Eve dönen adam' nitelemesi, Yahya Kemal'i en iyi anlatan sıfattı belki de. Geçtiğimiz yıllarda Ayvazoğlu, başarılması zor bir işin altına girdi. Yahya Kemal'in ansiklopedik sözlüğünü hazırladı. Şairin hayatının bütün safhaları, bir şekilde ilişki kurduğu, şiir ithaf ettiği kişiler, şiirlerinde adı geçen şahıslar; seyahatleri, şehirleri, dostları, kitapları, şiirinin belli başlı kavramları... Prestij kitap olarak basılan ve hatırladığım kadarıyla dağıtımı iyi yapılmadığı için okurun pek haberdar olmadığı bu kitap, Yahya Kemal hakkında söylenecek yeni söz bırakmamıştı neredeyse. Geçtiğimiz günlerde bu büyük boy eser, Kapı Yayınları tarafından, yeniden ve bütün okurlara hitap edecek biçimde basıldı. 'Eve dönen adam' sözü bu kitabın alt başlığında yer aldı ve yıllar önce çıkan o küçük kitap da ortadan kalkmış oldu. Bana kalırsa, 'Yahya Kemal Yılı'nın en önemli, elde ve akılda kalır 'etkinliği', bu kitabın yeniden basılıp okura ulaşmasıdır. Türk edebiyatında bir benzeri yok Ayvazoğlu'nun çalışmasının. Belki bu örnekten yola çıkarak edebiyatımızın başka şairleri, yazarları için de ansiklopedik sözlükler hazırlanır, kim bilir!

Dedim ya, bir Yahya Kemal filmi çekmek isteyenin işi çok kolay. Elinde şairin hayatının her karesini anlatan dev bir 'sözlük' var. Gerisi bu kitabın senaryolaştırılmasına ve yönetmenin zekasına, becerisine kalıyor. Ben, sevgilisinin başkalarıyla olma ihtimalini duyup kıskançlık krizleri geçiren ve fırtınalı bir gecede, bir sandalcıyı 'hastam var' diyerek kandırıp Ada'dan güç bela Maltepe sahiline çıkan, oradan kızıl ter içinde koşarak Bostancı'ya koşan... Yine hastam var mazeretiyle karakola bir araç buldurup Kadıköy'e, oradan Üsküdar'a ve nihayet karşıya, Nişantaşı'na ulaşan bir Yahya Kemal'i sinemada izlemek isterdim. O kibirli, o anlı şanlı şairin aşk karşısında nasıl acze düştüğünü, o yakıcı trajediyi... Söyleyin kim çeker böyle bir filmi, Yahya Kemal'i kim oynar?

 Ali Çolak



 

SON EKLENENLER

Üye Girişi