Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

1. Aşağıda verilen bilgilerin sonuna doğru ise (D), yanlış ise (Y) yazınız. 

1. Namık Kemal, ilk edebi roman olan Son Pişmanlık’ın (İntibah) yazarıdır. (D ) 

2. Abdülhak Hamit Tarhan, Batı şiir tarzına yönelimin karşısında olmuştur. (Y ) 

3. Recaizade Mahmut Ekrem, edebiyat teorilerini Talim-i Edebiyat kitabında toplamıştır. ( D) 

4. Namık Kemal, Lisan-ı Osmanî’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazaları Şamildir isimli makalesinde divan şiirinin yapmacıklığına ve halk dilinden uzak düştüğüne değinmiştir. ( D) 

5. Şair Evlenmesi, Türk Edebiyatında tek perdelik komedi tarzında yazılmış ilk oyundur. ( D) 

6. Gazel, kaside, terkibibent gibi nazım şekilleri içerik bakımından birbirinden farklıdır. ( D)

7. Yol Ayrımı adlı metin  siyasi tarihimizde çok partili hayata geçişimizi anlatan bir anı     yazısıdır. (  D )

8. Edebiyatımızdaki ilk yarı resmi gazete Takvim-i Vakayi’dir.   (  Y  )

9. Tanzimat I. Dönem sanatçıları için öncelikli olan yarardır.   ( D   )

10. Namık Kemal Hürriyet Kasidesi ile birlikte klasik kaside anlayışını tamamıyla değiştirmiştir.( Y   )

11. Tanzimat edebiyatı makale, fıkra, roman, hikâye, tiyatro gibi  edebi türleri de getirmiştir.(  D)   

12. Tanzimat  dönemi sanatçıları arasında eski-yeni tartışması vardır (D)

13. Şinasi, Namık  Kemal ve Ziya Paşa’yı yeni fikirlerle yetiştirmiştir. (D)

14. Osmanlı toplumunda yenileşme halkın zorlamasıyla  başlamıştır.  (Y)

15. Ziya Paşa, Demdeme adlı yapıtında Ali Paşa’yı yermiştir. (Y)

16. Namık  Kemal, yalnızca roman ve tiyatro  türünde eser vermiştir (Y)

17. Tanzimat Fermanı 1839’da ilan edilmesine karşılık edebiyatta Tanzimat 1856’da başlar. (Y )

18. Felatun Bey’le Rakım Efendi romanında Felatun Bey, kendini iyi yetiştirmiş, kültürlü, dürüst bir kişiliktir. ( Y )

19. Ceride-i Havadis yarı resmi bir gazetedir. ( D )

20. Osmanlı toplumunda modernleşme halkın isteğiyle gerçekleşmiştir. (Y )

21. Şinasi, Ziya Paşa ve Namık Kemal’in eserlerinde genellikle “sanat için sanat” anlayışı hâkimdir. ( Y )

22. Ahmet Mithat Efendi, Bursa’da vali iken yaptırdığı tiyatro binasıyla tiyatroya hizmet etmiştir. (  Y  )

23. Namık Kemal, edebiyatın her türünde eser vermiştir. (  D  )

24. Şinasi, La Fontaine’den Fabl çevirileri yapmıştır.  ( D )

25. Tanzimat edebiyatı, Tanzimat Fermanı’nın ilanından yirmi yıl sonra oluşmuş bir edebiyattır. ( D  )

26. Sahnelenen ilk tiyatro eserimiz Şinasi’nin “Şair Evlenmesi” adlı piyesidir. (  Y  )

27. Şinasi İlklerin Şairidir.( D  )

28. İntibahın yazarı Ziya Paşadır. ( Y )

29. Tanzimat şiiri hem şekil hem de içerik olarak yeni bir şiirdir.( Y  )

30. Tanzimat “sanat yapmak” demektir. ( Y  )

31. Takvim-i Vakayi ilk resmi gazetedir. ( D  )

32. Namık Kemal “Harabat” isimli  divan şiiri antolojisinde “Şiir ve İnşâ” makalesindeki fikirlerinin tam tersini söyler. (Y)

33. Osmanlıda Tanzimat döneminde çıkan ilk resmi gazete Tercüman-ı Ahval’dir. (Y)

34. Şinasi ilk makaleyi yazan sanatçımızdır. (D)

35. Şinasi tercümelerini “Tercüme-i Manzume” isimli eserinde  toplamıştır. (D)

36. 1. dönem Tanzimatçılar “sanat için sanat” , 2. dönem Tanzimatçılar ise “toplum için  sanat” görüşünü benimsemişlerdir. (Y)

37. İkinci dönem Tanzimat edebiyatında "Sanat için sanat" anlayışıyla eserler verilmiştir. ( D )

38. İkinci dönem Tanzimat edebiyatında dilde sadeleşme çabaları duraklamış ve dil ağırlaşmıştır. ( D )

39. İkinci dönem Tanzimat edebiyatında bu dönem sanatçılarında genel olarak Realizm etkisi görülmeye başlanmıştır. (  D)

40. İkinci dönem Tanzimat edebiyatında tiyatro eski önemini yitirmemiş; ama oynanmak için değil, okunmak için eser verilmiştir. ( D )

41. İkinci dönem Tanzimat edebiyatında şiirde Divan nazım şekilleri tamamen bırakılmış, Batı edebiyatından alınan nazım şekilleri kullanılmıştır.( Y)

42. Konusunu Türk - İran savaşlarından alan Namık Kemal'in "Cezmi" adlı romanı, Türk edebiyatının ilk tarihi romanı olarak kabul edilir. (D )

43. Samipaşazade Sezai'nin tek romanı olan "Sergüzeş"te kölelik ve esirlik konusu, sosyal ve psikolojik yönleriyle gözler önüne serilir. ( D )

44. Recaîzade Mahmut Ekrem, "Araba Sevdası" adlı eserinde, Batılılaşmayı içine sindiremeyen insanları, realist akıma bağlı bir biçimde işlemiştir. ( D )

45. Ahmet Mithat Efendi, "Felâtun Bey ile Rakım Efendi" adlı romanında yeniçerilerin yaşantılarını, kimi boş inanışların insanları sürüklediği kötü durumları ele almıştır.(Y)

46. "Karabibik" Nabizade Nazım'ın yazdığı köyü ve köylüyü anlatan ilk realist köy romanıdır. ( D )

47. Şinasi Moliere'den çevirip Türklerin yaşamına uyarladığı Zor Nikâh, Zoraki Tabip gibi oyunlarıyla tanınmıştır.(Y)

48. İlk roman çevirisi, Yusuf Kâmil Paşa tarafından Fransız yazar Fenelon'dan yapılan Telemak'tır. ( D )

49. İlk şiir çevirisi, Şinasi tarafından hazırlanan Tercüme-i Manzume adlı yapıttır. ( D )

50. İlk özel gazete, Şinasi ve Agâh Efendi tarafından çıkarılan Tercüman-ı Ahvâl'dir. (D )

51. Batılı anlamda ilk tiyatro yapıtı, Namık Kemal'in Vatan —yahut- Silistre'sidir. (Y  )

52. İlk edebi roman, Namık Kemal'in İntibah adlı romanıdır. (  D)

53. Tanzimat sanatçılar kişiliklerini yapıtlarına yansıtmamışlardır.(Y)

54. Şinasi, noktalama işaretlerini, ilk özel gazetemiz Takvim-i Vakayi'de kullanmış, bunun öncülüğünü yapmıştır. .(Y)

55. Tanzimatçıları şiirlerde parça güzelliği ya da beyit mükemmelliğini savunmuşlardır. .(Y)

56. Tanzimat sanatçılarının eserlerinde Divan edebiyatının etkisinden kurtulmuşlardır. .(Y)

57. Tanzimat Fermanı’nın ilanında İran’ın etkisi yoktur. (D ) 

58. Abdülhak Hamit Tarhan Divan edebiyatı nazım biçimlerini tamamen terk etmemiştir. (D )

59. Tanzimat şair ve yazarları Alman edebiyatı hayranıdırlar. .(Y) 

60. Namık Kemal düşünceleriyle Tanzimat edebiyatın öncülerindendir. (D )

61. Hürriyet Kasidesi’nde korkusuzluk ve fedakârlık üzerinde de durulmaktadır. (D)

62. II. Mahmut yenilikçi bir padişah değildir. Y 

63. Namık Kemal eleştiri türünde eser vermemiştir. Y 

64. Tanzimatçılar divan edebiyatı nazım biçimlerini aynen kullanmışlardır. Y 

65. Şinasi edebiyatta sanatkârane bir dil ve üsluptan yanadır. Y 

66. Fransız İhtilali Türk edebiyatını etkilememiştir. Y 

67. Roman türü Tanzimat Dönemi edebiyatıyla birlikte edebiyatımıza giren bir türdür. ( D )

68. Batı’daki Rönesans hareketi ile Tanzimat hareketi arasında sıkı bir bağ vardır. (Y)

69. Tanzimat şairleri divan şiiri ve halk şiiri geleneklerine ait kalıplaşmış imgeleri kullanmışlardır. ( Y)

70. Divan şiirinin dili ağır, Tanzimat şiirinin dili gayet sadedir. ( Y)

71. Sergüzeşt romanında realizm ve romantizm akımının etkisi görülür. ( D)

72. Roman, öykü, makale gibi düzyazı türleri Türk edebiyatına Tanzimat döneminde girer. ( D )

73. Felatun Bey’le Rakım Efendi romanında ilahi bakış açısı kullanılmıştır. ( D)

74. Namık Kemal’in ‘Sahra’ adlı şiiri edebiyatımızın ilk pastoral şiir örneğidir.( Y)

75. Edebiyatımızda noktalama işaretlerini ilk kullanan kişi Tanzimat Dönemi sanatçısı Şinasi olmuştur. ( D )

76. Ahmet Mithat Efendi sadece romanlarıyla halka seslenmeyi amaçlamıştır. ( Y)

 

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


 

2. Tanzimat romanları ile ilgili verilen bilgilerin hangisinde yanlışlık vardır? 

A) Yusuf Kamil Paşa’nın Müsameretname adlı eseri ilk çeviri romandır. 

B) Taaşşuk-ı Talat ve Fıtnat, ilk yerli romandır. 

C) Sergüzeşt, Samipaşazade Sezai’nin kölelik konusunu ele aldığı romanıdır. 

D) Cezmi romanının yazarı, İntibah romanının da yazarıdır. 

E) Araba Sevdası, realist bir romandır.

---------------------------------------------------------------------------------

3. Abdülhak Hamit Tarhan’ın yapıtlarından üç tanesini yazınız. 

a. İçli Kız 

b. Finten 

c. Sabr u Sebat 

______________________________________________________________________________________

4.Tanzimat romanının özelliklerinden beş tanesini yazınız. 

1. Görücü usulüyle yapılan evliliklerin doğurdu acı sonuçlar, Doğu-Batı çatışması, aşk temaları ağırlıklı olarak işlenmiştir.

2. Olay anlatımında tesadüflere çokça yer verilmiştir.

3. Yeri geldikçe olayın akışı durdurulmuş, okura birtakım bilgiler verilmiştir.

4. Kahramanlar çoğu zaman tek yönlüdür; iyiler tamamen iyi, kötüler de tamamen kötüdür.

5. Tanzimat’ın I. Dönemi’nde halkın anlayacağı bir dil kullanılmış, II. Döne’mde ise bu sade dilden uzaklaşılmıştır.

_____________________________________________________________________________________

5.Aşağıda boş bırakılan yerleri uygun sözcüklerle doldurunuz.

a. Abdülhak Hamit Tarhan, Tanzimat Dönemi’nde Türk edebiyatının en büyük şairi sayılmış ve……………….  olarak nitelendirilmiştir. Onu……………………. adlı eseri pastoral şiirin ilk örneğidir.

b. Şinasi, 1860’da Agâh Efendi ile birlikte……………………….. gazetesini çıkardı. 1862’de de…………………… gazetesini çıkardı. Devlet işlerini eleştirdiği ve Sultan Abdülaziz’e karşı girişilen eylemleri desteklediği gerekçesiyle 1863’teki Meclis-i Maarifteki görevine son verildi. Gazeteyi Namık Kemal’e bırakarak, 1865’te Fransa’ya gitti.

c. Ziya Paşa eski şiiri savunduğunu göstermek için…………………………. adlı antolojiyi hazırlamış; yeni şiir anlayışını ise……………………….................................... makalesinde ortaya koymuştur.

d. Muallim Naci, eski edebiyatın öncüsü durumundadır. Recaizade Mahmut Ekrem’in……………………………… adlı eserine karşılık………………………………….. adlı eseri yazmıştır.

e. Recaizade Mahmut Ekrem, edebiyat bilgi ve teorileriyle ilgili görüşlerini…………………………….. adlı kitapta; Muallim Naci ise…………………………….. adlı edebiyat kitapta toplamıştır.

 

a. Şairiazam / Sahra 

b. Tercüman-ı Ahval / Tasvir-i Efkâr 

c. Harabat / Şiir ve İnşa 

d. Zemzeme / Demdeme

e. Talim -i Edebiyat / Istılahat-ı Edebiyye

________________________________________________________________________

6.Muallim Naci ile ilgili verilen bilgilerden hangilerinde yanlışlık vardır?

a. Yeni şiirin kuvvetli savunucularındandır.

b. Ömer’in Çocukluğu adlı anı kitabı vardır.

c. Ateşpare, Şerare, Füruzan adlı şiir kitapları vardır.

d. Fransız şairlerinden yaptığı çevirileri Tercüme-i Manzume adlı yapıtta bir araya getirmiştir.

________________________________________________________________________

7.Namık Kemal’in “İntibah” romanı ve kahramanları hakkında bilgi veriniz

1. Kahramanlar: Ali Bey, Dilaşup, Mahpeyker, Abdullah Efendi

2. Romantizmin etkisindedir

3. “Son pişmanlık fayda vermez.” Tezi işlenir.

4. Dili sadedir

5. Batı tekniğine uygun bir romana örnek olması için yazılmıştır.

6. Araya girip bilgiler vermiştir.

7. İlk edebi romandır

8. Aile kavramını işlemiştir.

9. Trajedi ile biter

10. “Kötü yoldan hayır gelmez.” Konusu üzerinde durulur

________________________________________________________________________

8.Araba Sevdası romanın özelliklerini anlatınız

1. Recaizade Mahmut Ekrem yazmıştır

2. Realist roman örnektir.

3. Yanlış Batılılaşma konusunu işlemiştir

4. Asıl başarısı tasvirlerdeki realist yaklaşımıdır.

5. Yanlış Batılılaşmayı “Bihruz Bey’i” gülünç duruma düşürerek göstermiştir.

6. Dli, Arapça, Farsça, Fransızca kelimeler kullanması bakımında ağırdır.

7. Roman tekniğine uygun olmasına rağmen tekniği zayıftır.

________________________________________________________________________

9. Felatun Beyle Rakım Efendi romanı ile Araba Sevdası romanını karşılaştırınız

1. İki roman da yanlış Batılılaşma konusunu işlemiştir

2. Felatun Bey de yanlış Batılılaşma Felatun kahramanı üzerinden ifade edilirken Araba Sevdası’nda Bihruz Bey üzerinden dile getirilir.

3. Araba Sevdası teknik bakımından daha başarılıdır

4. Araba Sevdası’ının dili daha ağırdır.

5. İki eserde de yanlış Batılılaşma kahramanlar gülünç duruma düşürülerek gösterilmiştir.

6. Felatun Bey’de yanlış Batılılaşmanın karşısında doğruyu temsil eden Rakım Efendi tipi varken Araba Sevdası’da yoktur.

________________________________________________________________________

10. Tanzimat’tan önce toplumumuz roman ihtiyacını nasıl karşılamaktaydı?

1. Divan edebiyatının Leylâ ve Mecnun, Yusuf u Züleyha, Hüsrev-ü Şirin mesnevileri; Gözleme ve tasvire yer verilmeyen mesnevilerde dil çok ağırdı. Psikolojik analizlere yer verilmezdi. Bunun için romandan çok bir masala benzerler

2. Halk edebiyatının Kerem ile Aslı, Tahir ile Zühre, Arzu ile Kamber v.b. hikâyeleri Batılı romanı karşılamakta idi. Halk hikâyeleri de mesnevilere benzer ama dil ve üslubu halka yakındır

________________________________________________________________________

11. Edebiyatımızdaki hikâye ve romandaki ilkleri yazınız

1. Edebiyatımızdaki ilk çeviri roman Tercüme-i Telemak'tır.(1862) Bu eseri Yusuf Kamil Paşa, Fransızcadan çevirmiştir.

2. İlk yerli roman ve hikâye örnekleri 1870'ten sonra yayımlandı.

3. Ahmet Mithat'ın Letaif-i Rivayet (1870) başlığı altında yayımlanan öykülerini,

4. Samipaşazade Sezai’inin “Küçük Şeyler” hikayesi ilk telif hikayedir. 

5. Şemsettin Sami'nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat (Türkçede roman niteliği taşıyan yerli ilk roman)  ve 

6. Namık Kemal'in İntibah romanları izledi. Bu eserler ahlâki bir anlayışla yazılmış olup romantizm akımının etkisindedir. Dil, anlatım ve teknik bakımından yetersizdirler.

7. İlk edebi roman – Namık Kemal – İntibah 

8. İlk tarihi roman – Namık Kemal – Cezmi 

9. Köy yaşamını anlatan ilk roman – Nabizâde Nazım –     Karabibik 

10. İlk psikolojik roman denemesi – Nabizâde Nazım – Zehra 

11. İlk realist roman – Recaizade Mahmut Ekrem – Araba Sevdası

________________________________________________________________________

12. Tanzimat romanına hangi yaklaşımlar vardır? Bunları kimler temsil etmiştir? Daha sonra hangi yaklaşım takip edilmiştir?

1. Ahmet Mithat Efendinin izlediği Batılı hikâye ve romanla Türk halk hikayelerinin uzlaştırmaya çalıştığı yoldur. Yazarlar romanlarını yazarken halk hikâyeciliğinden faydalanmışlardır. (Diğer yazarlar Emin Nihat, Şemsettin Sami, Nabizade Nazım), 

2. bir kısmı Namık Kemal’in Batılı hikaye ve roman tekniğini uygulamaya çalıştığı yoldur.  Ve bunlar aydın kişilere (Namık Kemal, Sami Paşazade Sezai, Recaizade Mahmut Ekrem) seslenmeyi tercih etmişlerdir.

3. Tanzimat’ın diğer yazarları Ahmet Mithat’ın değil N.Kemal’in yolunu seçmişlerdir

________________________________________________________________________

13. Tanzimat romanlarında ele alınan sosyal konular nelerdir? Bu konuda yazılanlara eserlere örnekler veriniz 

1. Aile, kadın-erkek ilişkileri, görücü usulüyle yapılan evlilikler, çocukların yanlış yetiştirilmesi ve yanlış batılılaşma, cariyelik, kölelik(Samipaşazade Sezai’nin Sergüzeşt, N.Kemal’in İntibah)

2. Halkı taassuptan kurtarmak, batıl itikatlardan sıyırmak, yanlış adet ve törelerden halkı kurtarmak, 

3. Tarih bilinci aşılamak, vatan sevgisini işlemek ( Namık Kemal, Cezmi romanı ve Vatan Yahut Silstre ile Ahmet Mithat Efendi’nin pek çok romanı tarih konuludur- Hasan Mellah, Hüseyin Fellah, Arnavutlar ve Voyvodolar…) maksatlı yazmışlardır. 

_______________________________________________________________________

14.Tanzimat edebiyatındaki hikâye türü hakkında bilgi veriniz

1. Batı edebiyatı kaynaklı olan hikâye örneklerine değinmek gerekir. İlk hikâye denemesi Emin Nihat’a ait olan ‘’ Müsameretname’dir.’’ 12 hikâyeden oluşan bu eser kurgusu ile Binbir Gece Masalları ve Dekameron hikâyelerini hatırlatır.

2. Edebiyatımızda ilk hikâye ise Ahmet Mithat Efendi’nin yazmış olduğu ‘’Letaif-i Rivayet’’ adlı eserdir. 25 kitaplık hikâyelerinin bir kısmı telif, bir kısmı da derlemedir.

3. Batılı anlamda ilk telif hikaye ise Samipaşazade Sezai’nin yazmış olduğu “Küçük Şeyler’’ adlı eserdir. Bunlar Maupassant tarzı hikâyelerdir.

4. Nabızade Nazım’ın Anadolu köyü ve çiftçi hayatını edebiyatımızda ilk defa Anadolu köyü ve çiftçi hayatını edebiyatımızda ilk defa yansıtan Karabibik adlı uzun hikayesi de bir başka eseridir.

________________________________________________________________________

15. Tanzimat roman ve hikâyesindeki olayların niteliği hakkında bilgi veriniz

1. Tanzimat edebiyatı öykü ve romanında olaylar çoğunlukla günlük yaşamdan veya tarihten alınmıştır

2. Tanzimat edebiyatında yaşanmış veya yaşanması mümkün olaylar anlatılmıştır. 

3. Semşeddin Sami Taaşşuk-ı Talat ve Fıtnat’taki olayların yaşanmış olduğunu belirtmiştir.

4. Olayların merkezinde aşk ve entrika vardır.

5. Olayların kuruluşunda rastlantılara çokça yer verilir.

6. Aşk ilişkileri genellikle rastlantısaldır ve ‘ilk görüşte aşk’ teması çok sık işlenir. Örneğin arabada yalnızca gözleri görünen bir kadına aşık olunabilir.

7. Romanlar genellikle trajik bir sonla biter. “Ölüm, intihar, kaybolup gitme” gibi sonlarla biten roman sayısı oldukça fazladır.

________________________________________________________________________

16. Aşağıdaki romanların yazarını ve temasını/konusunu yazınız

  • Araba Sevdası: Yanlış Batılılaşmanın yol açtığı komik durumlar. (Recaizade M.Ekrem)
  • Taaşşuk-ı Talat ve Fıtnat: Görmeden evlilik, aile baskısı, kadınların esareti (Şemseddin Sami)
  • İntibah, Araba Sevdası: Yanlış kadınları sevmenin doğurduğu yıkımlar.,(N.Kemal, R.M.Ekrem)
  • Sergüzeşt: kölelik ve cariyelik(Samipaşazade Sezai)
  • Karabibik: Köy yaşamı (N.Nazım)
  • Zehra: Kıskançlık ve kıskançlığın yol açtığı olumsuzluklar.(Nabizade Nazım)
  • Cezmi: Tarihi bir olay(N.Kemal)
  • Felatun Bey’le Rakım Efendi: Batılılaşma nasıl olmalı?(A.M.Efendi)

________________________________________________________________________

17.Tanzimat roman ve hikâyelerinde zaman ve mekân ögeleri hakkında bilgi veriniz

  • Genel olarak zaman Osmanlı toplumunun Batı medeniyeti ile tanışmaya başladığı zamandır. 
  • Olayların geçtiği mekânlar genellikler İstanbul’dur. İstanbul’da Beyoğlu ve Çamlıca gibi mekânlardır.(İntibah ve Araba Sevdası)
  • Bazı romanlarda da olaylar aile çevresinde geçtiği için mekân da ailedir. (Taaşşuk-ı Talat ve Fıtnak, İntibah, Müşahadat, Zehra Felatun Bey’le Rakım Efendi)
  • Ahmet Mithat’ın romanlarında mekân bilgi vermek istediği yerlerdir.

________________________________________________________________________

18. Birinci dönem Tanzimat romanı ile ikinci dönem Tanzimat romanındaki farkları yazınız.

1. Birinci dönem romanlarında romantizmin, ikinci dönem eserlerinde ise realizmin etkisi görülür

2. Özellikle birinci dönemde verilen eserler teknik açıdan zayıftır. Bu dönem hikâye ve romanları teknik ve kompozisyon yönünden ilk örnek olmanın eksikliklerini taşır.

3. Tanzimat edebiyatının ilk dönem eserlerinde rastlantılara çok yer verilmiştir.

4. Tanzimat ikinci dönemin sanatçıları birinci döneminkilere göre daha başarılı olmuştur.

5. Birinci dönem sanatçıları ikinci kuşağa nazaran daha sade bir dil kullanmışlardır. Dil ikinci dönem sanatçıları sanat için sanat anlayışında oldukları için romanlarında genelde daha ağırdır.

________________________________________________________________________

19. İkinci Dönem Tanzimat Edebiyatının Özelliklerini yazınız

II. Dönem Tanzimat Edebiyatı (1877-1895) Özellikleri:

Bu dönemin, 1.Meşrutiyet Meclisi'nin 1877'de, Osmanlı- Rus savaşı gerekçe gösterilerek kapatılmasıyla başlayan baskıcı yönetimi vardır. Bu durum sanat ve edebiyatı da etkilemiştir

1. Bu dönemde toplum sorunlarından uzaklaşılmış, 'sanat için sanat' ilkesi benimsenmiştir. 

2 . Dilde sadeleşme çabası bırakılmıştır. Dil oldukça ağırlaştırılmıştır.

3. Batı edebiyatı türlerinde ürünler verilmiş, sanatçılar daha da ustalaşmıştır.

4. Şiirin konusu genişletilmiş, bireysel konulara dönülmüştür. Ayrıca biçimsel yenilikler getirilmiştir. Recaizâde Mahmut Ekrem, özellikle Abdülhak Hamit'in eserlerinde bu açıkça görülmektedir.

5. Romanda realizmin etkisi görülmüş, ilk realist roman bu dönemde yazılmıştır. Realizm ve natüralizm baskın akımlar olarak göze çarpar.

6. Tiyatro önemini yitirmiş, sahne dil ve tekniği açısından başarısız eserler yazılmış Tiyatro eserleri oynanmak için değil okunmak için yazılmıştır.

________________________________________________________________________


 

 

20. Aşağıdaki açıklamalar hangi yazara ve esere aittir? Belirtiniz

a. Namık Kemal'le tanışmasının ardından edebiyat çevresine girmiş ve onun Fransa'ya gitmesi üzerine, 1867'de Tasvir-i Efkâr gazetesinin yönetimine geçmiştir. Sanatçı, üç oğlunun, özellikle de çok sevdiği Nejad'ın ölümünden duyduğu acıyı dile getirdiği şiirleriyle daha çok karamsar duygular işledi. Eski edebiyatı savunan Muallim Naci ve çevresiyle girdiği edebiyat tartışmalarıyla Edebiyat-ı Cedide akımının doğmasına zemin hazırladı. Başta Tevfik Fikret olmak üzere döneminin genç şair ve edebiyatçılarını çevresinde topladı. Tanzimat ve Batı düşüncesinin yeni kuşağa benimsetilmesinde önemli rol oynadı.

………R.M.EKREM…..

b. Tanzimat Dönemi'nin en önemli sanatçılarından olup dille ilgili çalışmalarıyla tanınmıştır. Sözlük, ansiklopedi ve yaptığı çeviri roman çalışmaları önemlidir. Kamus-ı Türki adlı sözlük, yazarın dilimize kazandırdığı en önemli eseridir. Ayrıca Kamus-ı Fransevi, Kamus-ı Arabi gibi sözlüklerle, ilk ansiklopedi sayılabilecek Kamusu'l-A'lam adlı altı ciltlik büyük yapıtı oluşturmuştur.

……………ŞEMSETTİN SAMİ…..

c. Realizmin edebiyatımızdaki ilk önemli temsilcilerinden biri olarak köye yönelik ilk romanımız olan Karabibik'in yazarıdır. Kırsal kesim gerçeğine ilk kez değinilen bu roman; bazı eleştirmenlerce uzun hikâye olarak kabul edilir. Sanatçının diğer önemli eseri Zehra'dır. Zehra'da İstanbul'daki bir Türk ailesinin yaşamı anlatılır.

……………NABİZADE NAZIM..

d. Yaşamı boyunca Türkçe, Fransızca şiir, anı, öykü kitapları yayımladı. Tek romanı “Küçük Paşa” (1910) Türk yazınında önemli bir yer edindi. Konusu Orta Anadolu'da bir köyde geçen bu roman, Nabizade Nazım'ın Karabibik romanından sonra köyü ve köylüyü yazınımıza sokan ikinci romandır. Servet-i Fünûn etkisinde hikâyeler kaleme alan yazar, anılarını da kitaplaştırmıştır.

………EBUBEKİR HAZIM TEPEYRAN………….

e. İlk romanı olan ve kendisine büyük ün sağlayan "Sergüzeşt" Türk edebiyatında romantizmden gerçekçiliğe geçişin başarılı örneklerinden biri sayılır. Romanın başarısında sosyal yaşamdan aldığı izlenimleri, o yıllarda Batıda yaygınlaşmaya başlayan realist bir tavırla değerlendirmesinin payı büyüktür. Hikâye yazarlığı, romancılığından daha üstündür. Kısa hikâye türünün kurucusu sayılır. Onun kısa hikâyelerinde realist Fransız yazarlarının açık etkisi vardır.

…SAMİPAŞAZADE SEZAİ………….

f. Tanzimat Dönemi edebiyatındaki "toplum için sanat" düşüncesini gerçekleştiren kişidir. Yazdıkları ile toplum üzerinde çok etkili olmuş, halk için temel bilgileri veren bir ilk mektep hocası (hace-i evvel) olmuştur. Ona göre, edebiyat bilimin ortaya çıkardığı icatları, sonuçları halka yaymakta kullanılabilecek bir araçtır. Kendi kendisini yetiştiren bir sanatçıdır; yetişme çağında büyük zorluklar çekmiştir. Roman ve hikâye türlerindeki eserleri önemlidir. Makale, anı, tiyatro, gezi, tarih türlerindeki eserleri ve gazeteciliği ile tanınır. Çok sayıda eseri olan sanatçı “yazı makinesi” olarak tanınır.

……………………A.M.EFENDİ

g. Kavgacı ve ihtilalci olmaktan ziyade halk ve hizmet adamıdır. Tanzimat Döneminde, yenileşme hareketini en geniş anlamda gerçekleştiren sanatçıdır. Eserlerini halkın eğitimi, bilgilenmesi için yazmıştır. Bu amaçla roman, hikâye, oyun, coğrafya, tarih, felsefe, fizik, biyoloji gibi çok farklı türlerde eserler vermiştir. Özellikle romanlarında, olayların akışını keserek okuyucuya didaktik bilgiler vermiştir. Hiçbir sanat endişesi gütmeden yazmıştır. Halkı bilgilendirmeyi amaç edindiğinden dönemine göre sade bir dil kullanmıştır. Bu nedenle kitaplarında ve gazete yazılarında çok büyük okuyucu kitlesine ulaşmıştır. Çok sayıda ve türde eser vermesi (İki yüz kadar eser vermiştir.), eserlerinin sanat yanını olumsuz yönde etkilemiştir. Bu nedenle eserleri teknik bakımdan çok da yeterli değildir.

…………………………………………AHMET MİTHAT EFENDİ…………………………………………….

h. Namık Kemal’le tanışmasından sonra edebiyat çevresine girmiş ve onun Fransa’ya gitmesi üzerine, 1867’de Tasvir-i Efkâr gazetesinin yönetimine geçmiştir. Şiir, roman, hikâye, tiyatro ve eleştiri alanında otuza yakın eser vermiştir. “Sanat, sanat içindir.” anlayışına bağlı kalmış, Tanzimat ve Batı düşüncesinin yeni kuşağa benimsetilmesinde önemli rol oynamıştır. Öğretmen ve tenkitçi olarak ün kazanmıştır. Şiir ahlakla hizmet etmek zorunda değildir.” düşüncesinde olan sanatçı daha çok, “aşk” ve “doğa” temalarını işlemiştir. Doğaya dönük, insanı doğa içinde ele alan şiirler yazmıştır. Şiirde üç çocuğunun ölümü üzerine “ölüm” temasına da çok değinmiştir. Özellikle de çok sevdiği Nejad’ın ölümünden duyduğu acıyı dile getirdiği şiirleriyle daha çok, “karamsar" duyguları işlemiştir. Toplumsal konulardan uzak durmuştur. Şiirlerinde romantizmin etkisinde kalmıştır. 

………………………………RECAİZADE MAHMUT EKREM………………………………………………………….

i. Sanatçı, Alphonse Daudet’ten esinlenerek yazdığı kısa öykülerle Batılı anlamda ilk gerçekçi ürünleri vermiştir. Alphonse Daudet’nin ’Jack” adlı romanı ile “Arlezyalı adlı hikâyesini Türkçeye çevirmiştir. Kamer gazetesinde yayınlanan söylev türündeki yazılarıyla adını duyurmuştur. Sonra, üç perdelik tiyatro oyunu olan “Şâr’i yayımlamıştır. İkdam ve Servet-i Fünun dergilerinde batı edebiyatı ve edebiyatın yenileşmesi üzerine yazılar yazmıştır.

………R.M.EKREM  ??…..

j. İlk romanı olan ve kendisine büyük ün sağlayan “Sergüzeşt’ Türk edebiyatında romantizmden gerçekçiliğe geçişin başarılı örneklerinden biri sayılır. Romanın başarısında sosyal yaşamdan aldığı izlenimleri, o yıllarda Batıda yaygınlaşmaya başlayan realist bir tavırla değerlendirmesinin payı büyüktür.

……………………………SAMİPAŞAZADE SEZAİ………………………………………

k. Çok yönlü bir kişiliği olan sanatçı, yazı hayatına gazetecilikle başlamıştır. Mihran Efendi Nakkaşyan’la birlikte Sabah gazetesini çıkarmıştır. Bu gazete kısa zamanda büyük bir popülerlik kazanarak Türk basınında görülmemiş bir tiraja kavuşur. Kalitesi ve içeriğiyle diğer gazetelere örnek olur. Zamanının en büyük dil bilgini kabul edilen sanatçı, sözlük, ansiklopedi ve dil alanındaki çalışmalarıyla Türk kültürüne katkıda bulunmuştur. Türk harfleriyle yazılan ilk Türkçe roman kabul edilen “Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat”ı yazmıştır. Batıdan yapılan ilk çevirilerde de onun imzası vardır. Fransızcadan çevirdiği “İhtiyar Onbaşı” adlı trajedisinin sahnede kazandığı başarı üzerine, Arnavut sorunlarını ele alan “Besa” adlı oyunu da Gedikpaşa Tiyatrosu’nda (Osmanlı Tiyatrosu) sahnelenmiştir. Daniel Defoe’dan “Robenson Kruzo” ve Victor Hugo’dan “Sefiller” romanlarını Türkçeye çevirmiştir.

………………………ŞEMŞETTİN SAMİ,…………

l. 1849'da İstanbul'da doğmuştur. Eğitim hayatına İstanbul'da başlamış, babasının ölümüyle Varna'ya taşınmışlar, eğitim hayatına orada devam etmiştir. Anadolu ve Rumeli'de çeşitli görevlerde bulunmuş, daha sonra İstanbul'a dönmüştür. İstanbul'da "Tercüman-ı Hakikat", "Vakit" ve "Saadet" gazetelerinde yazılar yayımlamıştır. Galatasaray Lisesi Hukuk Mektebi'nde edebiyat öğretmenliği yapmış, 1893'te İstanbul'da ölmüştür. Sanatçı, Varna'da Arapça ve Farsça öğrenmiş, aldığı derslerle divan edebiyatı geleneğini tam anlamıyla özümsemiştir. Bu nedenle de divan şiirini eleştiren yenilikçi yazarlara karşı "divan edebiyatı"nı savunmuş, Recâizâde Mahmut Ekrem'le "Kafiye göz için mi, kulak için mi" meselesinden başlayan "eski-yeni" tartışmasında eskilik taraftarı bir sanatçı olarak tanınmıştır.

…………………………………MUALLİM NACİ………………………………….

m. Tanzimatın ikinci kuşağında yetişen ve Batılı edebiyatı köklü bir şekilde tanımaya ve tanıtmaya çalışmış bir şair ve yazardır. Şiirlerinde romantizmin, romanında ise realizmin izleri görülür. Yenilikteki öncülüğü ile Servet-i Fünuncuların bir araya gelmesini sağlamıştır. 

Yukarıda sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

…………………………RECAİZADE MAHMUT EKREM………………………………………………

n. Yazdığı şiirlerle Tanzimat devri şiirine şekilsel yenilikler getiren şair, şiirlerinde daha çok bireysel konulara yer verir. Birtakım soyut kavramları dile getirir ve dili Arapça - Farsça kelime ve tamlamalarla yüklüdür. Şiirlerinin yanı sıra, daha çok okunması için yazdığı tiyatroları da vardır. Bunlardan bazıları, Duhter-i Hindu, Finten, Eşber'dir

…………………ABDÜLHAK HAMİT TARHAN……………………………

 

o. Tercüman-ı Hakikat ve Saadet gazetelerindeki yazılarıyla Divan şiirine yeniden hız vermiştir. Yeni anlayışın o günkü temsilcileri Recaizade ve Abdülhak Hamit'e karşı Demdeme adlı yapıtında eleştiri yazıları yazmıştır. Aldığı köklü medrese eğitimi ve kültürü etkisiyle Divan şiiri yazmakla birlikte kimi zaman Batı anlayışına uygun şiirler de yazmıştır. Bu iki çeşit şiirinde de sade denebilecek bir Türkçeyi aruza ustalıkla aktarmıştır.

………………………….MUALLİM NACİ……………..

______________________________________________________________________

Soru:21 Müşahadat romanı kime aittir? Bu romanın özelliklerini yazınız

1. Günlük yaşamın içinden seçtiği bir olaydan nasıl bir roman meydana geldiğini okuyucuya gösterir. 

2. Müşahedat, masa başında yazılmış bir roman değildir. Roman, seçilen kahramanların hatıraları ve yazarın gördüklerinin bir araya getirilmesiyle, okuyucunun gözleri önünde yavaş yavaş meydana gelir.

3. Romanda yaşam öyküleri anlatılan kişiler (Siranuş, Agavni, Refet...) o dönemde yaşamış, günlük yaşamın içinden kişilerdir ve yazar bizzat bu kişilerle tanışmıştır. 

4. Roman, tema ve kurgu olarak natüralist karakter göstermektedir.

5. Müşahedat, Ahmet Mithat'ın olayların akışını keserek bilgi vermemesi, kahramanların ve olayların gerçek olması ile yazarın diğer romanlarından ayrılır. 

6. Ahmet Mithat Efendi, kendisini roman kahramanlarından birisi olarak eserine almasıyla ve romanın yazılma işine roman kahramanlarını da kalmasıyla roman tekniğinde önemli bir yenilik yapmıştır. 

7. Ahmet Mithat Efendi'nin Müşahedât'la getirdiği asıl ve önemli yenilik, romanın yazılışını, romanın konusu haline getirmesidir.

________________________________________________________________________

Soru:22 Aşağıdaki eserlerin yazarlarını ve türlerini yazınız

Eser ismi           Türü     Yazarı

1 Karabibik           Hikaye     Nabizade Nazım

2 Takdir-i Elhan   Eleştiri    R.M.Ekrem

3 Çok Bilen Çok Yanılır Tiyatro R.M.Ekrem

4 Sahra     Şiir A.H.Tarhan

5 Talim-i Edebiyat   Edebiyat Ö.Ki R.M.Ekrem

6 Kamus-ı Türki   Sözlük M.Naci

7 Letaif-i Rivayet Hikaye A.M.Efendi

8 Küçük Şeyler Hikaye Samipaşazade Sezai

9 Müşahadat        Roman A.Mithat Efendi

10 Demdeme         Şiir    M.Naci

________________________________________________________________________

23. Realizm Ve Romantizm Arasındaki Farkları Yazınız

1.Romantizm realizmden daha önce ortaya çıkmış bir edebi akımdır.

2.Romantizmden ziyade realizmde sanat sanat içindir anlayışı hâkimdir.

3.Romantizmde yazar yazdığı eserde kendini gizleme gereği duymazken realizmde yazar yazdığı eserde kendini gizlemeyi tercih eder.

4.Romantizmde din duygusuna realizme göre daha çok ağırlık vermiştir.

5.Romantizmin doğuşunda mitolojiden sıkça faydalanılmışken  realizmde gerçek hayattan olaylar daha ön plana çıkmıştır.

6.Realizmde kullanılan dil sade olmalıdır.

7.Romantizm duygulara dayalıyken realizm adından da anlaşılacağı üzere gerçeklere dayalıdır.

8.Romantik eserlerde iyi, güzel vb. kutup ifadeler ön plandadır.

9.Realizmde akıl ön plandayken romantizmde duygular ön plandadır.

10.Railizmin Türk edebiyatındaki temsilcileri: Recaizade Mahmut Ekrem (Araba Sevdası) Sami paşazade Sezai (Zehra)  Nabizade Nazım (Karabibik)  Halit Ziya Uşaklıgil (Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu, Kırık Hayatlar)

Romantizmin temsilcileri: Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Abdülhak Hamit Tarhan: şiir, tiyatro 

________________________________________________________________________

23. Muallim Naci ile ilgili verilen bilgilerden hangilerinde yanlışlık vardır?

a. Yeni şiirin kuvvetli savunucularındandır.

b. Ömer’in Çocukluğu adlı anı kitabı vardır.

c. Ateşpare, Şerare, Füruzan adlı şiir kitapları vardır.

d. Fransız şairlerinden yaptığı çevirileri Tercüme-i Manzume adlı yapıtta bir araya getirmiştir.

________________________________________________________________________

24. Tanzimat tiyatrosuyla ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangileri yanlıştır? 

a. Türk, Doğu ve İslam tarihinden alınan konular işlenmiştir. 

b. Görücü usulü ile evlilik konusu, Afife Anjelik, Vatan yahut Silistre tiyatrolarında görülür. 

c. Abdülhak Hamit Tarhan’ın tiyatrolarında bireysel ve tarihten alınan temalar ağır basmaktadır. d. Namık Kemal, tiyatro ile ilgili görüşlerini Vatan Yahut Silistre oyununun ön sözünde açıklamıştır. e. Şinasi’nin Şair Evlenmesi, tek perdelik bir tragedyadır.

________________________________________________________________________

25. “Ahmet Mithat Efendi roman ve hikayeleriyle büyük bir yazar değil halk için hikaye ve roman yazan büyük bir yazardır.” Sözünü yorumlayınız.

Ahmet Mithat Efendi’nin hikaye ve romanları, roman tekniği ve kurgusu bakımından kusurludur ve Batılı tarzdaki roman ve hikayelere uygun değildir. Fakat halkın eğitimi ve okuma alışkanlığı kazanması ve bir şeyler öğrenmesi için çokça eser yazan bir sanatçıdır.

______________________________________________________________________________________

26.Yanlış Batılılaşmayı işleyen romanlar hangileridir?

1. N. Kemal’in İntibah romanında ise batılılaşmayı yanlış yönde anlamamak gerektiği konusunda bir tez işlenmiştir. 

2. Recaizade Mahmut Ekrem’in Araba Sevdası adlı romanı yanlış batılılaşmanın ne olduğunu bariz bir şekilde ele alır. 

3. Ahmet Mithat Efendi’nin Felatun Beyle Rakım Efendi romanı Falatun Beyle Batılılaşmayı yanlış anlayan bir tiptir.

4. Sami Paşazade Sezai’nin Sergüzeşt romanı hürriyet konusunu, insan hakları ve kölelik sorununu ele alır

________________________________________________________________________

27. Ahmet Mithat Efendi’nin Roman ve hikaylerinde meddahlık ve halk hikayeleri etkisini nasıl göstermiştir?

  • Olay akışını kesip okuyucuya sorular sorup yine kendisinin cevap vermesi, okuru bilgilendirmesi halk edebiyatındaki meddahlıkla ilgilidir.
  • İyilere ödül, kötülere ceza verilmesi halk edebiyatının masal ve hikâyelerinden alınmış uygulamadır.

________________________________________________________________________

28. Falatun Beyle Rakım Efendi ile Araba Sevdası romanlarında dilin kullanımı nasıldır? Niçin?

  • Felatun Beyle Rakım Efendi romanının dili yazarının Tanzimat’ın I.dönem yazarı olması, toplum için sanat anlayışına sahip olması nedeniyle sadedir.
  • Araba Sevdası romanı ise yazarının Tanzimat’ın ikinci döneminde yazılmış olması, yazarının “sanat için sanat” anlayışını benimsemesi nedeniyle ağırdır.

_________________________________________________________________________________

 


 

30. Aynı kuşağı temsil eden bu iki sanatçıdan biri, bir taraftan eski kültürü savunurken, bir taraftan da eski edebiyatı yıkmaya çalışır, özellikle şiir ve tiyatrolarıyla halka özgürlük aşkını yerleştirmeye çalışır. İkinci sanatçı, konuşma dilinin yazı dili olması gerektiğini savunurken, bir taraftan da eski edebiyatı diriltmeye çalışır. Bu yüzden şiddetle eleştirilir.

Yukarıda sözü edilen dönem ve sanatçıları yazınız?

………….Tanzimat - Namık Kemal, Ziya Paşa……………

________________________________________________________________________________

31.  Aşağıdaki cümlelerdeki boşlukları uygun bir şekilde doldurunuz. 

a. Kürsi-yi İstiğrak şiirinde şair TABİATTAN (DOĞADAN) ele alarak ve ondan yola çıkarak YARATICIYA (ALLAH’A) ulaşır. 

b. 14. Asırda Avrupa başlayan yeni düşünce çağına RÖNESANS denir. 

c. İlk özel gazeteyi çıkaran yazarımız ŞİNASİ aynı zamanda ilk NOKTALAMA İŞARETLERİNİ kullanan yazarımızdır. 

d. Ziya Paşa “Şiir ve İnşa ” isimli makalesinde şiir hakkındaki düşüncelerini dile getirmiştir. 

e. Osmanlı Devleti’nde ıslahatlar ilk olarak askeri ikinci olarak eğitim alanında yapılmıştır. 

f. Avrupa için Rönesans neyse Osmanlı Devleti için de Tanzimat odur. 

____________________________________________________________________________________

32.Abdulhak Hamit Tarhan’a döneminde Şair-i Azam denilmiştir. Niçin? Açıklayınız? 

Abdulhak Hamit yazdığı şiirlerle ve çok sayıdaki şiir kitaplarıyla 2 şiirimizi gerek şekil 2 gerekse içerik gerekse de söyleyiş ( kullanılan imgeler) 2 olarak tamamen batılı bir tarza ulaştırmıştır. 3 Bu konuda düşünen değil uygulayan adamdır. Kendisine bu yüzden şair-i azam denilmiştir.

______________________________________________________________________________________

33.Tanzimat Dönemi I. ve II. Dönem şiirlerini yapı ve dil yönlerinden karşılaştırınız.

I.Dönem: Dil sadeleştirilmeye çalışılmış fakat çok az başarı sağlanmıştır. Genel olarak ağırdır. 

Yapı daha çok divan edebiyatı nazım biçimleri çok az da batılı şekiller kullanılmıştır. 

II.Dönem: Dil ağır ve sanatlıdır.  Yapı: Batılı ve yeni şekiller, çok az divan ede. Nazım şekilleri kullanılmıştır. 

____________________________________________________________________________________

34) Makber şiirinin şairini, niçin yazıldığını ve ele aldığı konuları yazınız.

Abdulhak Hamit Tarhan  ilk eşi Fatma Hanım’ın ölümü üzerine  yazmıştır. Eşinin ölümünden duyduğu acıyı, erdem ve güzellikleri; bazı metafizik unsurlar üzerine düşünceleri dile getirir Hamit. 

____________________________________________________________________________________

35) Sergüzeşt romanındaki temel olayı ve kişileri ( genel olarak) yazarak bu iki öğe arasındaki ilişkiyi açıklayınız?

Olay: Esir kız Dilber’in esaret hayatında çektiği sıkıntı ve acılardır. 

Kişiler: Dilber, Mustafa efendi ve karısı, Taravet, hizmetçi, yaşlı kadın, esirci, Asaf Paşa ve oğlu Celal 

Olay-Kişiler ilişkisi: Romandaki kişiler olayla uyumludur. Kişiler esaret sistemini yansıtacak iki zıt gruptan seçilmiştir.

Bir yandan köleleşmiş şahıslar bir yandan da onlardan yararlanan paşa ve beyler yani zenginler var. Kişiler genel olarak realisttir.

______________________________________________________________

36.Sergüzeşt romanındaki temel olayı ve mekanları yazarak bu iki öğe arasındaki ilişkiyi açıklayınız 

Olay: Esir kız Dilber’in esaret hayatında çektiği sıkıntı ve acılardır. 

Mekan: İstanbul’da esircinin ve yaşlı kadının evi, Asaf Paşanın konağı, Mustafa Efendinin evi, Mısır’da kahire ve Nil nehri 

Olay-mekan ilişkisi: Romandaki mekanlar olayla uyumludur. Şehirler ve evlerin çoğu esaret hayatına müsait yerlerdir. İstanbul ve kahire başkent olmak hesabıyla paşa ve zenginlerin yaşadığı yerlerdir. Konak ve yalılarda bu zenginlerin evleridir. Tabii olarak bu gibi yerlerde köle ve cariyeler çokça bulunur. 

________________________________________________________________________________

37)  Namık Kemal hayatı boyunca ya kaçmış ya da sürgün edilmiştir. Bu durumu sebepleriyle beraber açıklayınız? 

Namık Kemal Fransız ihtilalıyla ortaya çıkan batılı değerleri benimsemiş ve sonuna kadar savunuştur . Özellikle hürriyet, adalet, eşitlik ve millet kavramları üzerinde çok durmuş, bunları eserlerinde işleyerek halkı bilinçlendirmeye çalışmış ; meşrutiyeti savunmuş bunun için Jön Türklere katılmış ve Osmanlı yönetiminin karşısında durmuştur .Bu nedenle yönetim tarafından tehlikeli bulunmuş ya hapis ya sürgün edilmiş ya da kaçak hayatı yaşamıştır.)

_______________________________________________________________________________________

38)

a.Aşağıdaki beyti, yazıldığı dönemi ve Ziya Paşa’nın hayatını da dikkate alarak yorumlayınız. (10)

Bî-baht olanın bağına bir katresi düşmez

Baran yerine dürr ü güher yağsa semâdan

(bi-baht: talihsiz; katre:damla; dür:inci; güher:elmas)

Gökten yağmur yerine inci ve elmas yağsa dahi talihsiz olanın bahçesine bir tanesi bile düşmez. 

Bir kişi talihsizse her şeyden mahrum kalır ve türlü olumsuz durumla karşılaşır. Ziya Paşa da hayatı boyunca çeşitli olumsuzluklarla karşılaşmış, kaçmış, açığa alınmış, yönetimle ters düşmüş ve belki de hak ettiği yere gelemediği için kendini bahtsız görmüştür(benzer yorumlar). 

 b.Aşağıdaki beyti yazıldığı dönemi ve Ziya Paşa’nın hayatını da dikkate alarak yorumlayınız. 

İdrâk-i maâlî bu küçük akla gerekmez

Zîrâ bu terâzû o kadar sıkleti çekmez

(sıklet: ağırlık; idrak: anlayış, anlama; maali: yüksek değerler, kavramalar)

Yüksek değerleri ve anlamları kavramak bu küçük akıl için gerekli değildir. Çünkü bu küçük akıl yüksek hakikatleri anlayamaz. 

 

Ziya Paşa kâinatın düzenine sosyal hayatın gidişatına bir anlam veremez. Sosyal adaletsizliklere, insanın çektiği sıkıntılara, insanın dünyaya geliş ve bulunuş sırlarına çözüm bulamaz ve nihayetinde aklın bazı olgu ve kavramları anlamak için yetersiz olduğuna hükmeder ve tevekkül eder. Ziya insan aklının anlama kabiliyetinin sınırlı olduğuna inanır. Benzer yorumlar 

________________________________________________________________________________

39 Abdulhak Hamit Tarhan’ın tiyatroları sahnelenmeye uygun değildir. Bunun sebeplerini yazınız? 

Hamit tiyatrolarını oynanmak için değil okunmak için yazmıştır  Bu nedenle eserlerini dil ve yapı olarak özentisiz teknik olarak kusurlu yazmıştır . Tiyatroları bu nedenle sahnelenmeye elverişli değildir

______________________________________________________________________________________

40 Tanzimat I. ve II. dönem şiirlerini ele alınan temalar yönünden karşılaştırınız?

I.Dönem: Sanat toplum içindir. Temalar: Toplumsal temalar olan hürriyet, adalet, eşitlik, kanun, vatan,

Osmanlı devlet ve yönetiminin idari ve sosyal bozuklukları

II.Dönem: Bireysel temalar olan aşk, tabiat, metafizik ( Yaratılış, yaratıcı, diriliş, ölüm, ruh v.b.g

______________________________________________________________________________

41 ”Eyvah! Ne yer ne yar kaldı

Gönlüm dolu ah u zar kaldı” mısralarının alındığı şiirin ismini yazarak bu şiir hakkında kısaca bilgi veriniz?

Abdulhak Hamit Tarhan’ın 1Makber isimli şiirinden alınmıştır.  ilk eşi Fatma Hanım’ın ölümü üzerine  yazmıştır. Eşinin ölümünden duyduğu acıyı, erdem ve güzellikleri; bazı metafizik unsurlar üzerine düşünceleri dile getirir Hamit . 295×8 bentten oluşan şiir şairine haklı bir şöhret kazandırmıştır.

_____________________________________________________________________________________

42.Roman dediğin uzun bir yol üzerinde dolaştırılan bir aynadır. Bir bakarsın göklerin maviliğini, bir bakarsın yolun çamurunu görürsün. Ayna çamuru gösteriyor diye aynayı suçlamak olur mu ?’ diyen bir yazar hangi edebiyat akımına uygun olarak yazmıştır? Niçin? 

*****REALİZME GÖRE YAZMIŞTIR.REALİST ROMAN HER ŞEYİ OLDUĞU GİBİ YANSITIR.

________________________________________________________________________

43-) Sami Paşa Zade Sezai’nin edebi kişiliğini ve eserlerini yazınız. 

SAMİ PAŞAZADE SEZAİ

1859 yılında İstanbul’da doğdu. Tüm eğitimini özel öğretmenlerden aldı. Farsça, Arapça ve Fransızca öğrendi. Yazı yaşamına on dört yaşında başladı. İlk yazısı Kamer adlı bir dergide yayımlandı. Gençlik döneminde Namık Kemal’den etkilendi. 1879’da Evkaf-ı Humâyun Mektubî kaleminde memurluğa başladı. Bir yıl sonra Londra Elçiliği ikinci kâtipliğine atandı.

İngiliz edebiyatını inceleyen Sezai, yurda dönünce Dış İşleri İstişare Odasında çalıştı. Bu yıllarda da edebiyatla ilgilendi. 1889’da ilk ve tek romanı Sergüzeşt’i yayımladı. Servet-i Fünun dergisinde de yazmaya başlayan Sezai, Şûrâ-yı Ümmet ve İkdam gazetelerinde çalıştı. 1891 yılında anı, gezi ve çevirilerini topladığı Küçük Şeyler’i, 1898’de Rumuzü’l-Edeb’i, 1924’de ise İclâl adlı yapıtlarını yayımladı. 1936 yılında yaşamını yitirdi.

_________________________________________________________

44-) Romantizm akımının belirleyici özellikleri ve temsilcilerini yazınız.

Özellikleri

• Klasisizmin biçime öze ilişkin tüm kuralları reddedilmiştir.

• Aklın, mantığın ve sağduyunun yerini, bireysel duygu, hayal ve heyecanlar almıştır.

• Klasik tragedya ve komedyanın bütün bağlayıcı kuralları bırakılmış bu iki tür dram türünde bütünleştirilmiştir. (Öncüsü Shakespeare’dir)

• Duygulu ve coşkulu olan romantikler yapıtlarında Kişiliklerini gizlemezler, anlattıkları olaylar karşısındaki tavırlarını açıkça ortaya koyarlar.

• Dış dünyayı, doğayı renkli, abartılı betimlemelerle anlatmışlar, doğayı sanatçının esin kaynağı olarak değerlendirmişlerdir.

• Klasisizmdeki evrenselin, genelin ve tipin yerini; ulusal, yerel ve karakter almıştır.

• Ulusal tarihe, dinsel konulara yönelmiştir; ölüm, acı, aşk, intihar temalarına ağırlık vermişlerdir.

• Eski Yunan ve Latin mitolojisi yerini, Hıristiyanlık mucizelerine, ulusal destanlara, efsanelere bırakmıştır.

• Dil ve anlatımda klasikler gibi disiplinli ve özenli değildirler.

• İşledikleri konular, iyi-kötü, doğru-yanlış, güzel-çirkin karşıtlıkları içinde ele alınmıştır.

• Toplumsal olumsuzluklara karşı çıkılmış ve “toplum için sanat” anlayışı benimsenmiştir.

• CHATEABRIAND • VİCTOR HUGO • A.DUMAS PERE • ALFRED DE MUSSET • LAMARTİNE • GEORGE SAND • GOETHE • SCHILLER • LORD BYRON • SHELLEY

• SIR WALTER SCOTT Ü • ALEKSANDR PUŞKİN

Türk Edebiyatı’nda romantizm Batı’daki önemini yitirdikten sonra etkili olmuştur. En çok Tanzimat Edebiyatı’nı etkisi altına alan romantizmin özellikleri, Namık Kemal, Ahmet Mithat ve Abdülhak Hamit’in eserlerinde gözlenebilir.

________________________________________________________________________________

I. Şiir Günümüz Türkçesiyle

Durur ahkam-ı nusret ittihad-ı kalb-i millette ( Zafer hükümleri milletin gönül birliğinde durur

Çıkar asar-ı rahmet ihtilaf-ı re’y-i ümmetten Ümmetin (gerçeği bulma yolundaki) fikir ayrılığından

bereketli eserler çıkar.)

II. Şiir Günümüz Türkçesiyle

Kenar-ı bahrde hoş bir mahaldir nazır-ı alem (Dünyayı seyretmek için deniz kıyısı hoş bir yerdir

Tahaccür eylemiş bir mevcdir üstünde bir adem taşlaşmış bir dalga(olan bir kayanın) üzerinde bir adam

Hayalettir oturmuş fikr ile meşguldür her dem hayalettir, oturmuş, her an düşünceye dalmıştır

Giyinmiştir beyaz amma bakarsın arz eder matem beyaz giyinmiştir ama bakarsın matemli görünür

45)Yukarıdaki şiirlerden biri Tanzimat’ın I. dönemine diğeri II. dönemine aittir.Bundan yola çıkarak Tanzimat I. dönem şiiri ile II. dönem şiiri arasındaki farkı belirtiniz.(10)

 

1. DÖNEM                                      II. DÖNEM

-Sanat, toplum için                          -Sanat, sanat için

-Toplumsal konular işlenmiştir.           -Bireysel konular işlenmiştir.

-Dil yalındır.                                           -Dil ağırdır.

**sonuç olarak Tanzimat şiirinin ıı.döneminde şairlerin hayata bakış açısı,tema ve dil de büyük değişiklikler olmuştur.

_________________________________________________________________________

46)Aşağıdaki eserlerin yazarlarını/şairlerini yazınız.

a) Akif Bey: …NAMIK KEMAL

b) Müntehabat-ı Eşar: ……ŞİNASİ

c) Kamus-ı Türkî: ŞEMSETTİN SAMİ

d) Henüz On yedi Yaşında:……AHMET MİTHAT

e) Sahra:………ABDULHAK HAMİT TARHAN

_____________________________________________________

47)Geleneksel Türk Tiyatrosu ile modern tiyatro arasında ne gibi farklılıklar vardır? Maddeler halinde yazınız.

Geleneksel Türk Tiyatrosu          modern tiyatro

1. Yazılı bir metne dayanmaz -              Yazılı bir metne dayanır.

2. Doğaçlama yapılır -                            Sahnede oynanır

3. Herhangi bir sahne yapısı yoktur.           –Dram,Trajedi,Komedi gibi türlere ayrılır.

4. Genellikle yanlış anlamalar üzerine kuruludur. -Yunanistan’daki Dionysos şenliklerinden doğmuştur.

5. Karagöz,Meddah,Ortaoyunu,Köy Seyirlik oyunlarında oluşur.

6. Kökeni Orta Asya’ya dayanır.

________________________________________________________________________________-


 

Soru:48 Aşağıda özeti verilen romanların adlarını ve yazarlarını altındaki boşluğa yazınız.

a. Sekiz dönümlük küçük tarlasını sürmek için her yıl Koca İmam'ın öküzlerini kiralayan kahramanımız, Koca İmam'ın kayınbiraderi Sarı İsmail'e kızı Huri'yi başlık almadan vererek öküzleri bedava kullanmayı kurar; Sarı İsmail'in başka bir kızla evleneceğini öğrenince, tefeci bir Rum'dan yüksek faizle borç alıp iki öküz edinir. Artık, çift sahibi olduğu için, kızını nasıl olsa birinin alacağını düşünür. Ufacık tarlasına göz diktiği için kavgalı olduğu tarla komşusu zengin Yosturoğlu'nun yeğeni Hüseyin, Huri'yi sever, onunla evlenir. Kahramanımız, buna sevinir; artık o da çok mutludur.

………KARABİBİK……NABİZADE NAZIM………..

b. Bihruz Bey, bir Osmanlı paşasının oğludur. Babası ölünce Bihruz'a büyük bir miras kalır. Bihruz Bey, hazır paranın bitmeyeceğini sanarak, kendini gezmelere, eğlencelere kaptırır. Alafranga giyinmek; terziler, garsonlar ve ayakkabıcılar arasında yarım yamalak öğrendiği Fransızca sözcükleri kullanmak onun başlıca meraklarıdır. Bihruz Bey bir gün, Çamlıca tepesinde genç ve güzel bir kadın görür. Hayalinde onu kibar bir aile kızı olarak tasarlar. Ona sırılsıklam âşık olmuştur. Bihruz Bey, bir daha göremediği Periveş adındaki kadının aşkıyla ya-narken, dalkavuk ve yalancı arkadaşı Keşfi Bey, Bihruz'a Periveş'in öldüğünü söyler. Bihruz Bey bir gün sevdiği kadına rastlar; onu Periveş'in ablası sanır; kadından kardeşinin mezarının yerini sorar. Bihruz Bey'in ahmaklığını anlayan Periveş ona, aradığı kadının kendisi olduğunu söyler. Kandırıldığını anlayan Bihruz Bey, büyük bir hayal kırıklığına uğrar.

………ARABA SEVDASI……RECAİZADE M.EKREM………..

c. Zengin bir ailenin çocuğu olan Ali Bey, Çamlıca'da Mehpeyker adında güzel ama düşkün  bir kadınla tanışır, ona âşık olur. Ali Bey'in annesi, bunu öğrenince, oğlunu kurtarmak için eve Dilaşup adında güzel bir cariye alır. Ali Bey, bir gün Mahpeyker'i yine görmeye gider, onu evde bulamaz. Perişan biçimde evine döner. Dilaşup onu teselli eder. Bir süre sonra Ali Bey, Dilaşup'a bağlanır ve onunla evlenir. Mahpeyker, kıskançlık duygusuna kapılır; dedikodu çıkartarak Dilaşup'un kötü bir kadın olduğunu söyler. Ali Bey, söylentilere inanır; Dilaşup'u bir esirciye satar.  Mehpeyker çok kindar bir kadındır. Ali Bey'i öldürmek ister. Onu eğlenceye çağırır. Mehpeyker'in kötü niyetini öğrenen Dilaşup, Ali Bey'i uyarır; Ali Bey, eğlence yerinde kendisine kurulan tuzağı anlar ve kaçar. Kiralık katil, yanlışlıkla Dilaşup'u öldürür. Polisi eve çağıran Ali Bey, Dilaşup'un oracıkta öldürüldüğünü görünce Mehpeyker'e saldırır ve onu bıçaklayarak öldürür. Tutuklanıp hapse atılan Ali Bey, hapiste hastalanır ve kahrından ölür.

………İNTİBAH……NAMIK KEMAL…..

d. Talat, iş yerine gidip gelirken Hacı Mustafa'nın dükkânına uğrar. Hacı Mustafa, Fitnat'ın üvey babasıdır. Fitnat'ın annesi ölmüştür. Talat, Hacı Mustafa'nın üvey kızı Fitnat'ı tesadüfen görür ve ona âşık olur. Sevgisi karşılıksız kalmaz. Hacı Mustafa, Fitnat'ı Ali Bey adında zengin ve yaşlı bir adamla evlendirmeyi düşünmektedir. Fitnat ise buna yanaşmaz; çünkü Talat'ı sevmektedir. Sonunda Hacı Mustafa'nın dediği olur; fakat Fitnat buna dayanamaz ve intihar eder. Fitnat'la evlenen Ali Bey, Fitnat'ın boynuna takılı muskayı açıp okur ve deliye döner. Çünkü öz kızıyla evlenmiştir. Ali Bey bir süre sonra delirir ve ölür. Ardından bütün bu olanlara dayanamayan Talat da yatağa düşer; çok geçmeden o da ölür.

…………TAAŞŞUK-I TALAK VE FITNAT…………ŞEMŞETTİN SAMİ…………..

e. Türkçe kelimelerin alfabetik bir sıraya göre verildiği eser, Osmanlı Türkçesini üç dilden oluşan bir “karma” sayan eski zihniyetten, bağımsız ve bütünlüklü bir dil olarak gören yeni anlayışa geçişte kilit bir aşamayı temsil eder.  Eserde Arapça ve Farsça kelimeler eski sözlüklerdeki gibi gelişigüzel aktarılmamış, güncel yazı dilinde kullanılma ve yaşayan bir unsur olma özelliklerine dikkat edilmiştir.  Batı dillerinden alınan yeni kelimelere yer vermeye özen gösterilmiştir. Dilin bel kemiğini oluşturan “Türkçe" unsurunun yapısı ve etimolojisi üzerinde dikkatle durulmuştur.  Osmanlıcada kullanılan, ancak konuşulan Türkçeye girmeyen Arapça ve Farsça sözcükleri ayıklanmış, Türkçe kökenli sözcüklere ağırlık verilmiştir.

Parçada sözü edilen eser ve yazarını yazınız

……………………KAMUS-İ TÜRKİ…-ŞEMSETTİN SAMİ……………………….

f. k.Ali Bey, zengin bir ailenin iyi bir öğrenim görmüş tek çocuğudur. Babasının ölümü onu çok sarsar. Çamlıca’ya dolaşmaya başlar. Çamlıca’da bir gezinti sırasında, güzel, ama kötü bir kadınla tanışır. Mahpeyker, Abdullah Efendi adında bir ihtiyarla yaşamaktadır. Oğlunun bu durumuna üzülen annesi, Ali Bey’e Dilâşub adında güzel bir cariye alır, ama oğlunu bu kadının elinden kurtaramaz. Ali Bey bir gün yalıya gider, ama Mahpeyker’i evde bulamaz. Ertesi sabah yalıya dönen Mahpeyker’le kavga eder. Ali Bey, gün geçtikçe Dilâşub’a ısınmaya başlar. Ali Bey’i Dilaşub’dan uzaklaştırmak isteyen Mahpeyker, dedikodular üreterek Dilâşub’u evden attırır. Kızı bir esirciye satarlar.

Parçada sözü edilen roman ve yazarını yazınız

……………………………………….İNTİBAH-NAMIK KEMAL…………………………..

g. Tanzimat döneminde yazılan roman, eski meddah hikayelerimizden "Hançerli Hanım"dan esinlenerek kaleme alınmıştır. Ayrıca bu eserde Alexandre Dumas'nın "Kamelyalı Kadın" adlı romanının etkisi görülmektedir. Eserde mirasyedi delikanlıların içkiye ve eğlenceye kapılarak düştükleri haller ibret verici bir dille anlatılmıştır. Kitabın sonunda da "Son pişmanlık fayda vermez." denerek kıssadan hisse çıkarılmıştır. 

Parçada sözü edilen eser ve yazarını yazınız

………………………………… İNTİBAH-NAMIK KEMAL ……………………..

h. Kafkasya'nın bir köyünde Dilber adında küçük bir kız, esircilerin eline düşer. İstanbul'a getirilir. Dokuz yaşındaki güzel kız, Mustafa Efendi adında bir memura satılır. Evin hanımı serttir, kötü huyludur. Dilber'e çok cefa eder. Kızcağız bütün ağır işleri yüklenir, gücünün üstünde çalışır. Öyleyken sık sık dövülmekten, aşağılanmaktan kurtulamaz. Mustafa Efendi, Erzurum'a bağlı bir ilçeye atanır. Dilber'i götürmek istemediğinden bir esirciye satar. Dilber sıkıntılı yıllar geçirir. Ona müzik, okuma, ev işleri öğretilir. Ardından satılır. Bir paşa konağına düşer. Asaf Paşa'nın ailesi görgülü ve bilgilidir. Evde dengeli bir hava vardır. Dilber burayı çok sever, ilk kez rahat eder. Ailenin oğlu Celâl, Avrupa'da okumuş, resim çalışmış, kültürlü ve yakışıklı bir gençtir. Dilber'i resimlerinde model olarak kullanır. İki genç zamanla birbirlerine yakınlıkduyarlar. Anne, baba durumu sezince telaşa kapılırlar. Oğullarının haberi olmadan kızı, bir esirciye satarak konaktan uzaklaştırırlar. Celâl olup bitenleri öğrenince üzüntüden yatağa düşer. Dilber'in yeni sahibi Mısırlı bir zengindir. Kızı haremine kapamak amacındadır. Bunun için onu Mısır'a götürür.

…………………………SERGÜZEŞT………SAMİPAŞAZADE SEZAİ……

i. Bihruz Bey bir Osmanlı paşasının oğludur. Evde özel hocalardan yarım yamalak bir eğitim görmüştür. Alafrangalığa özenir, süsü, gösterişi sever. Şık giyinir. Şımarık, sorumsuz bir gençtir. Her fırsatta az buçuk bildiği Fransızcasıyla terziler, ayakkabıcılar ve garsonlarla konuşur. Böylece, Batılı olduğunu sanır. Devrin pahalı eğlence yerlerinde arabasıyla gösteriş yapar. Bir gün Çamlıca Tepesi'ne çıkar. Güzel bir arabada sarışın, kibar görünüşlü bir kız görür. Hemen ona âşık olur. Ertesi hafta yine oraya gider. Binbir özenle yazdığı mektubu kızın arabasına atar. Fakat o günden sonra onu bir daha göremez. Yemeden içmeden kesilir, zayıflar; işini, annesini ihmal eder. Arkadaşlarından Keşfi Bey aşkını öğrenir. Ona kızın öldüğünü, ailesini yakından tanıdığını, bir de ablası bulunduğunu söyler. Bihruz Bey bu yalana inanır.

…………………………ARABA SEVDASI…………R.M.EKREM……………….

j. Ahmet Mithat Efendi vapurda Fransızca konuşan ikisi genç, biri yaşlı üç Ermeni kadın görür. Vapurdan indikten sonra kadınları, Beyoğlu'ndaki evlerine kadar takip eder. Görüşme talebinde bulunur ve onların romanını yazmak istediğini söyler. Kadınlardan biri bu talebi kabul eder ve yazacağı romana, arkadaşı Agavni ile birlikte yardımcı olacağını söyler. Yazar ilk olarak Agavni'nin hikâyesini dinler. Hikâyede adı sıkça geçen Efendi Refet'le görüşmek ister. Refet, Seyyit Mehmet Numan Efendi isimli bir tüccarın yanında çalışmaktadır. Yazar Refet'le görüşür. Bu genç, Agavni'nin hikâyesinde eksik olan tarafları tamamlar.  Yazar, hikâyeyi okumak üzere, Siranuş'a gider. Agavni de oradadır. Hikâyeyi bir kere de Agavni'den dinler. Daha sonra dinlediklerini roman haline getirerek iki genç kıza okumaya başlar. Onların yardımıyla hikâyeyi tashih eder, eklemeler yapar. Romanda Agavni, Siranuş, Refet, Seyit Mehmet Numan, Antuvan Kolaryo, Novart, Karnik, Maryam, Takuhi ve Feride'nin hikâyeleri anlatılır. Bu kişilerden kimileri iyi kimileri kötüdür. İyi - kötü çatışması romanda canlı tutulur.

……………………………………MÜŞEHADAT…………A.M.EFENDİ…………………

Soru:49 “Roman dediğin, bir uzun yol üzerinde dolaştırılan bir aynadır. Bir bakarsın göklerin maviliğini, bir bakarsın yolun irili ufaklı çukurlarında birikmiş çamuru görürsün. Sonra da kalkıp heybesinde bu aynayı taşıyanı ahlaksızlıkla mı suçlayacaksınız? Aynası çamuru gösteriyor diye aynaya kabahat bulmak olur mu? Böyle çamurlu çukuru bulunan yola, daha doğrusu suyun akmasını, kokmasını, çamur çukurları meydana getirmesini önlemeyen temizlik müfettişine …” paragrafta belirtilen akım hangisidir? Türk edebiyatındaki temsilcilerinden bir tane örnek yazar yazınız

…………………….REALİZM-R.M.EKREM

______________________________________________________________________________________

Soru:50 Aşğıdaki parçaların hangi romana ait olduğunu sonuna yazınız

I. Romanda, 9 yaşında evinden kaçırılan Dilber adlı  küçük bir kızın köle tacirlerinin eline düşmesi, satıldığı evin küçük beyiyle yaşadığı aşk sonucu aile tarafından bu kez  Mısır’a satılması, ardından da kendini Nil nehrine atarak intihar etmesi dramatize edilerek anlatılmıştır.  ……………sergüzeşt……….

II. Romanda, babadan kalan servetini Batılı yaşayışa özenerek, hiç bitmeyecek edasıyla harcayan bu yüzden de adı “mirasyedi”ye çıkan Bihruz adındaki gencin aşkı ele alınmıştır……ARABA SEVDASI……………..

III. Karakterlerden biri, Batılılaşmayı yüzeysel olarak yorumlamış ve sefa hayatı süren biridir, diğeri ise ona karşıt bir karakter olarak kurulmuştur. Oldukça çalışkan ve tutumlu biridir. Romanın sonunda bu kahramanımız dilediği hayatı elde ederken, alafranga özetisi içindeki diğer kahraman yaptığı hataların sonucuna katlanmak zorunda kalır. …… FELATUN BEYLE RAKIM EFENDİ

IV. Romanda aşk ve kadın nedir bilmeyen toy bir gencin, bir hayat kadınına âşık olması, onun rüzgârına kapılıp gitmesi ve hayatının altüst olması anlatılır. Yazar, gençlerin arkadaşlık kuracakları yahut evlenecekleri kişileri seçerken duygularının esiri olmamaları gerektiğini, daha dikkatli olmalarını, aksi takdirde hayatlarının darmadağın olacağını, mutlu olamayacaklarını anlatmak istemiştir. İNTİBAH

_________________________________________________________-

Soru:51 Aşağıdaki yazarlardan hangisinin/hangilerinin roman türünde eseri yoktur?

I. Şinasi 

II. Namık Kemal 

III. Abdülhak Hamit Tarhan 

IV. Nabizade Nazım 

V. Recaizade Mahmut Ekrem 

_______________________________________________________________________

Soru:52 Aşağıdaki parçalar hangi sanatçıdan bahsetmektedir? Parantez içine yazınız

 I. Türk edebiyatının gerçek anlamda ilk popüler yazarıdır. En büyük arzusu kitap okuyan bir toplum yaratmak idi. Çoğunluğa hitap etmek, dertlerine tercüman olmak düşüncesiyle, üslup kaygısına düşmeden iki yüzden fazla  eser verdi.( Ahmet Mithat Efendi) 

II. Doğu ve Batı kültürünü çok iyi bilen sanatçı, Tanzimat Dönemi'nin en önemli sanatçılarından olup dille ilgili çalışmalarıyla tanınmıştır. Sözlük, ansiklopedi ve yaptığı çeviri roman çalışmaları önemlidir. (Şemsettin Sami) 

III. Uyağın eski edebiyattaki gibi göz için değil, kulak için kullanılması gerektiğini, yani yalnız yazılışı değil, sesleri benzeyen sözcüklerin de uyak olabileceğini söyleyerek uyak anlayışına da yenilik getirmiştir. (Recaizade     Mahmut Ekrem) 

IV. Türk şiirinde yenileşmenin ilk önemli ozanıdır. Onun şiirlerinde kullandığı nazım biçimleri ve Batılı anlamda kompozisyon anlayışıyla birlikte divan şiirinin süregelen etkileri sona erdi. Şiir tekniğinin değişmesinde bir dönüm noktasına gelindi.( Abdülhak Hamit Tarhan) 

V. Alphonse Daudet'den esinlenerek yazdığı kısa öykülerle Batılı anlamda ilk gerçekçi ürünleri verdi. İlk romanı olan ve kendisine büyük ün sağlayan "Sergüzeşt" Türk edebiyatında romantizmden gerçekçiliğe geçişin başarılı örneklerinden biri sayıldı. ( Samipaşazade Sezai) 

_____________________________________________________________________________________

Soru:53:Tanzimat roman ve hikâyelerinde kişi, olay zaman ve mekân ögeleri hakkında bilgi veriniz

Olay

  1. Olaylar çoğunlukla günlük yaşamdan veya tarihten alınmıştır
  2. Yaşanmış veya yaşanması mümkün olaylar anlatılmıştır. 
  3. Olayların merkezinde aşk ve entrika vardır.
  4. Olayların kuruluşunda rastlantılara çokça yer verilir.
  5. Aşk ilişkileri genellikle rastlantısaldır ve ‘ilk görüşte aşk’ teması çok sık işlenir. 
  6. Romanlar genellikle trajik bir sonla biter. “

Kişi

  1. I.dönem sanatçılarında idealize edilmiş kişiler vardır. İyiler çok iyidir kötüler  de çok kötüdür.
  2. Batılılaşmayı yanlış anlayan tipler işlenmiştir.
  3. II. Dönem edebiyatçılarının eserlerinde gerçekçi kişiler vardır
  4. Tanzimatçılar kişileri sosyal ve ekonomik konumlarına uygun konuşturmuşlardır

Mekân

  1. Olayların geçtiği mekânlar genellikler İstanbul’dur. İstanbul’da Beyoğlu ve Çamlıca gibi mekânlardır.(İntibah ve Araba Sevdası)
  2. Bazı romanlarda da olaylar aile çevresinde geçtiği için mekân da ailedir. (Taaşşuk-ı Talat ve Fıtnak, İntibah, Müşahadat, Zehra Felatun Bey’le Rakım Efendi) 
  3. Ahmet Mithat’ın romanlarında mekân bilgi vermek istediği yerlerdir.

Zaman Genel olarak zaman Osmanlı toplumunun Batı medeniyeti ile tanışmaya başladığı zamandır. 

___________________________________________________________________________

Soru:54 Aşağıdaki kısa soruların cevaplarını karşısına yazınız. 

1. Köy yaşamını anlatan ilk roman NABİZADE NAZIM

2. Şiirde kulak için kafiye görüşünü savunan, yeni edebiyat temsilcisi? RECAİZADE M.EKREM

3. İlk çeviri romanımız hangi eserdir ve çevirmeni kimdir? TELEMAK-YUSUF KAMİL PAŞA

4. İlk realist romanımız hangisidir? ARABA SEVDASI

5. Namık Kemal’in sürgününe sebep olan tiyatro eseri hangisidir? Vatan Yahut Silistre

6. İlk yerli romanımız hangi eserdir ve yazarı kimdir? TAAŞŞUK-U TALAT VE FITNAK-ŞEMSETTİN SAMİ

7. İlk tarihi romanımız CEZMİ

8. ilk edebi romanımız İNTİBAH

9. İkinci dönem Tanzimat şairlerinden üçünü yazınız. R.M.EKREM, M.NACİ, A.H.TARHAN

10. İlk psikolojik roman denemesi ZEHRA

_________________________________________________________________________________

Soru: 55 Tanzimat sanatçılarından Namık Kemal’in tarihi konulu eserlerini yazınız? Namık Kemal bu eserlerde genel de tarihimizin hangi dönem ve kişileri işlemiştir? Niçin?

Tarih Kitapları: Devr-i İstila, Barika-i Zafer, Evrak-ı Perişan, Kanije, Silistre Muhasarası, Osmanlı Tarihi, Büyük İslam Tarihi

Tarihi konulu diğer eserleri: Celalettin Harzemşah, Cezmi, Vatan Yahut Silistre

Namık KEMAL genelde parlak devirleri ve tarihteki büyük işler başaran padişahları ve askerleri işlemiştir. Nedeni ise Osmanlı devletinin içinde bulunduğu zor durumda halka ümit aşılamak, geçmişi hatırlatarak ne kadar büyük bir millet olduğumuz vurgusunu yaparak onları harekete geçirmektir.

____________________________________________________________________________________

Soru:56 İntibah romanındaki romantik akımın etkileri nelerdir?

• Romantizm akımının etkisiyle romanda iyi ve kötü karakterler çizilmiştir. Ali Bey, Dilaşup ve Ali Bey'in annesi iyi; Mahpeyker ve Abdullah Efendi kötü karakterlerdir

• Romantizmin etkisiyle trajik bir sonla biten olayların sonucunda kötüler cezalandırılır

• Romantik akımının etkisiyle seçkin kesim yerine orta soylu sınıfın duygu, düşünce ve yaşam tarzını ön plana çıkarmıştır.

____________________________________________________________________________

Soru:57. Natüralizmin Türk edebiyatına nasıl girmiştir? Türk edebiyatındaki temsilcileri kimlerdir?

Natüralizm, Türk edebiyatına, deneye dayalı bilimlerin ateşli savunucusu Beşir Fuad’ın etkisiyle girmiştir. Roman ya da öykü yazarı olmayan Beşir Fuad, bazı yapıtlarında doğalcılığın temel ilke ve yöntemlerini savunarak dönemin romancı ve öykücülerini etkilemiştir. 

Türk edebiyatında Nabizade Nazım, Beşir Fuat, Ahmet Mithat Efendi, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Selahattin Enis natüralizm akımından etkilenen başlıca sanatçılarımızdır.

________________________________________________________________________

Soru:58 Tiyatroda üç birlik kuralı nedir? Hangi tiyatro eserlerinde görülür?

Yer, zaman ve mekân birliği demektir. Tiyatroda bir olay vardır, bu olay 24 saatte ve tek mekanda geçer. Bu trajedi ve komedide görülür.

________________________________________________________________________

Soru:59 modern tiyatronun karagöz ve meddah gibi halk tiyatrosu örneklerinden farklı yönleridir.?

  • Eğitici bir amaç taşıması, 
  • Yazılı bir metninin bulunması, 
  • Sahne anlayışının varlığı, 
  • Dram, komedi, trajedi gibi batı tiyatrosunun özelliklerini taşıması 

_______________________________________________________________________

Soru:60 Gedikpaşa (Osmanlı tiyatrosu) hakkında bilgi veriniz

  • Güllü Agop 1867’de kurduğu yarı resmi nitelikli ‘Osmanlı Tiyatrosu”nda (Gedikpaşa Tiyatrosu) ilk kez düzenli olarak temsiller vermeye başlamış; müzikli oyunlar dışında, Türkçe oyunlar sergilemenin tekelini 10 yıl elinde tutmuştur. 
  • Bu tiyatroda Ahmet Vefik Paşa, Abdülhak Hamit Tarhan, Teodor Kasap, Ali Bey’in eserlerinin yanı sıra Ahmet Mithat Efendi’nin “Eyvah”ı, Şemseddin Sami’nin “Besa”sı, Ebuzziya’nın “Ecel-i Kaza”sı, Recaizade Mahmut Ekrem’in “Vuslat”ı oynanmıştır.
  • Bu tiyatro 1884’te Ahmet Mithat’ın “Çerkez Özdenler” oyununu sahnelerken oyun, özgürlük duyguları aşıladığı gerekçesiyle 1884’te II. Abdülhamit tarafından kapatılmıştır. Bu tarihten 1908’e kadar kadar Türk tiyatrolarına tuluat oyunları egemen olmuştur. 

________________________________________________________________________

Soru:61 Ahmet Vefik Paşa tiyatroculuğu ve edebi kişiliği hakkında bilgi veriniz

  • Yazar, çevirmen, tiyatroya maddi ve manevi destek sağlayan devlet adamı olarak Ahmet Vefik Paşa’nın Tanzimat tiyatrosuna çok büyük katkısı olmuştur. Tiyatro ile ilgilenmiş, halka tiyatroyu sevdirmeye çalışmıştır. Bursa valisi iken tiyatro binası yaptırarak. Moliere’den yaptığı çevirileri burada oynatmıştır.
  • Moliere’den çevirdiği “Zoraki Nikah”, “Zoraki Tabip” alı adapte edilmiş eserlerle büyük başarı sağlamıştır. 
  • Şecere-i Türk isimli eseri Çağatay Türkçesinden Osmanlı Türkçesine çevirmiştir.
  • Osmanlıda Türkçülük hareketinin öncülerindedir.
  • Sade bir dille eserlerini yazmıştır.

________________________________________________________________________

Soru:61 Aşağıdaki eserlerin yazarlarını ve türünü yazınız ayrıca eserlerin ortak noktası türü dışında ne olabilir?

Zavallı Çocuk: Namık Kemal Tiyatro Üç eser de aileleri tarafından zorla evlendirilen gençler konusunu işlemiştir.

Vuslat:Recaizade Mahmut EkremTiyatro

İçli Kız:Abdülhak Hamit TarhanTiyatro

------------------------------------------------

62-Sergüzeşt adlı romandan alınan yukarıdaki metni ve romanın okuduğunuz diğer bölümlerini düşünerek, romanın temasını belirtiniz. Romanda geçen olayları kısaca özetleyiniz. Roman kahramanlarının tip mi karakter mi olduklarını yazınız. Yazarın olay kahramanlarına yaklaşımı nasıldır? Açıklayınız.

Romanın teması esarettir. Bir küçük kız Kafkaslardan kaçırılıp esirciler tarafından bir aileye satılır. Bu evde çok zor günler geçirir. Evden kaçar ama tekrar o eve teslim edilir. Daha sonra o evden tekrar esirciye satılır. Bu sırada çeşitli eğitimlerden geçer. Başka bir konağa satılır. Burada biraz rahat eder. Zamanla konağın genç delikanlısı ile aralarında bir aşk başlar. Anne bunu anlayınca kızı satar. Delikanlı yatağa düşer, kız da Mısır’a bir zengine satılır. Oradan onu kaçırmak ve yardım etmek isteyen haremağası kaza ile ölür, kız da kendini Nil Nehrine atar.

Roman kahramanları birer tiptir. Yani iyiler ve kötüler vardır. Kız, delikanlı ve yaşlı kadın gibiler iyilerin simgesi; evin hanımı gibiler ise kötülerin simgesidir. Yazar, iyilerin tarafını tutar. Romantizmin etkisi.

-----------------------------------------------------------------------------

63-Tanzimat dönemi romanının özelliklerini yazınız.

Romantizm akımının etkisiyle iyiler hep iyi kötüler hep kötüdür. Yazar iyilerin tarafını tutar. Sonunda iyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır. Gereksiz tasvirler yapılır. Tesadüflere yer verilir. Yazar kişiliğini gizlemez. Dil süslüdür. Konularını günlük yaşamdan ve tarihten alır. Amaç halkı eğitmektir.

----------------------------------------------------

64-Bir edebî eser yazıldığı dönemin nelerinden etkilenir?

Bir edebî eser yazıldığı dönemin siyasi, dinî, sosyal, ekonomik askerî ve sivil yaşamından etkilenir.

--------------------------------------------------------------------------------------------

65- Namık Kemal’in “Hürriyet Kasidesi” ile klasik divan şiiri kasidesi arasında ne gibi farklılıklar vardır? Bu  farklılığın sebebi nedir?

  • Klasik kaside de devlet büyükleri ve din büyükleri övülürken; Hürriyet Kasidesi’nde soyut bir kavram övülmüştür.
  • Klasik kasidenin bölümleri Hürriyet Kasidesinde yoktur.
  • Şair şiirin sonunda mahlas kullanmamıştır.
  • Klasik kasidelerde devlet büyüklerinin övgüsü, onların adaleti övülürken Hürriyet Kasidesi’nde devlet yönetimine ciddi eleştiriler getirilmiştir.
  • Klasik kaside de süslü ve sanatlı bir dil kullanılırken Hürriyet Kasidesi daha sade bir dille yazılmıştır.
  • Farklılığın sebebi Namık Kemal’in şiir anlayışıdır. Çünkü o toplum için sanat anlayışını benimsemiştir ve divan şiirini yıkmayı amaçlamıştır

----------------------------------------------------------------

66- Şinasi’nin edebiyat dünyamıza kazandırdığı ilkler nelerdir? Yaptığı ilklerin örneklerini yazınız.

  • Batı Edebiyatı yolunda eser veren ilk sanatçıdır.
  • İlk makaleyi yazmıştır  (Tercüman-ı ahval Mukaddimesi)
  • İlk özel gazeteyi çıkarmıştır ( Tercüma-ı ahval)
  • La Fonten’den fabl çevirileri yapmış ve fabl örnekleri yazmıştır.( Eşek ile Tilki, Karakuş Yavrusu ile Tilki, Arı ile Sivrisinek)
  • Fransızcadan tercümeler yapmıştır. (Tercüme-i Manzume)
  • Noktalama işaretlerini ilk defa o kullanmıştır.
  • Yerli ilk tiyatro eserini yazmıştır. ( Şair Evlenmesi
  • İlk atasözleri sözlüğünü hazırlamıştır. (Durub-u Emsali Osmaniye)

--------------------------------------------------------------------------------------

67- Tanzimat Döneminde Osmanlı toplumunda ne gibi bir zihniyet değişimi olmuştur?

Dine dayalı mahalle kültürü anlayışı değişmiştir.

Beyoğlu’nda Batı tarzı binalar yapılmaya başlandı. Beyoğlu Batılılaşmanın merkezi haline geldi.

Elçiliklerin düzenlediği balolara üst düzey Müslümanlar da katılmaya başladı. Bu üst düzey Müslümanlar arasında da kadın – erkek bir arada eğlenme modasını doğurmuştur.

Evlerin içi ve konaklar Batılılaştı, Fransız mürebbiyeler tutuldu, zenginler Boğaziçi’ne taşınmaya başladı.

----------------------------------------------

68- Namık Kemal’in tiyatro eserlerinin adlarını yazınız.

Vatan Yahut Silistre , Zavallı Çocuk, Kara Bela, Gülnihal , Celalettin Harzemşah, Akif Bey

------------------------------------------------------------------------------------------

69- Tanzimat Döneminde gazeteciliğin gelişimini kısaca özetleyiniz.

Gazetecilik, 1831 yılında Takvim-i Vakayi adlı ilk resmi gazetenin çıkmasıyla başlar. 1840 yılında ilk yarı resmi gazete olan Ceride-i Havadis çıkarılır. 1860 yılında gelindiğinde Şinasi ve Agâh Efendi ilk özel Türk gazetesi olan Tercüman-ı Ahval’i çıkarırlar. 1862 yılında ise Şinasi, tek başına Tasvir-i Efkâr adlı gazeteyi çıkarır.

---------------------------------------------------------------

70-Aşağıda hangi şairden bahsedilmiştir.

Yeni Osmanlılar Cemiyeti’nin bir üyesi olan sanatçı, Tanzimat döneminin en gür sesli şairidir. Eserlerinde toplumsal konulara ağırlık vermiştir. Biçim açısında eskiye bağlı olan şiirlerinde vatan, millet, hürriyet temalarını işlemiştir. Eserlerinde Romantizm’in etkileri görülür. Akif Bey, Gülnihal gibi tiyatroların da yazarıdır.

Cevap:Namık Kemal

----------------------------------------------------

71- Tanzimat Dönemi şair ve yazarları eskiye karşı çıkmalarına rağmen eski biçimde şiir yazmaktan kurtulamamışlardır.

Bu durumun sebebi nedir. Kısaca açıklayınız.

Bu dönem şair ve yazarları Divan edebiyatı kültürüyle yetiştikleri için eski biçimde şiir yazmaktan kurtulamamışlardır

----------------------------------------------------------------------------

72- Terkib-i bend ve özellikleri hakkında bilgi veriniz

TERKİB-İ BENT: Bentlerle kurulan bir nazım biçimidir. Her bent, sayısı 5-10 arasında değişen beyitlerden oluşur. Bendin son beytine “vasıta beyti” denir. Terkib-i bentte vasıta beyti her beytin sonunda değişir ve vasıta beyti mutlaka kendi içinde uyaklı olur.Terkib-i bentlerde genellikle talihten ve hayattan şikayetler, dini, tasavvufi, felsefi düşünceler anlatılmış, toplumsal yergi niteliğinde eleştirilere yer verilmiştir.

-----------------------------------------------------------

73- Tanzimat sanatçıları, eserlerinde çoğunlukla Osmanlının içinde bulunduğu durumu, çıkış yollarını, bu durumdan kurtulmak ve çağa ayak uydurabilmek için Batı modern hayatının örnek alınması gerektiği üzerinde durmuşlardır. Bu yaklaşım toplum tarafından da kabul görmüş, tüm alanlarda yenilikler kendini göstermeye başlamıştır.

Yukarıda bahsedilen durum, edebi eser ve sanatçısının hangi özelliğini göstermektedir? Kısaca açıklayınız.

Edebi eserlerin ve sanatçıların dönemlerinden bağımsız olmadıklarını, bağlı oldukları toplumdan izler taşıyıp toplumu yönlendirdiklerini göstermektedir.

---------------------------------------------------------------------------------

74- Yenileşme Dönemi’nde yenilikler ilk hangi alanda başlamıştır? Bu yenilikleri hangi kesim niçin istemektedir?

Bu dönemde yenilikler ilk olarak askeri alanda başlamıştır. Bu yenilikleri devlet adamları, devleti, içinde bulunduğu zor durumdan kurtarabilmek için istemişlerdir.

---------------------------------------------------------------------------------

75- Yenileşme Dönemi’nde yapılan yeniliklerle Tanzimat Fermanı’nın getirdiği yenilikleri karşılaştırdığınızda hangi sonuca ulaşmaktasınız?  Açıklayınız.

Yenileşme Dönemi’nde yapılan yenilikler daha çok askeri, idari ve ekonomik alanları kapsarken Tanzimat Fermanı’nın getirdiği yenilikler daha toplumsal, siyasal, hukuki özellikler taşır. Yasalarla da korunduğu için daha kalıcı olmuştur.

-------------------------------------------------------------------------------------

76- Tanzimat Dönemi’nde çıkarılan gazetelerden beş tanesini ve en belirgin özelliklerini yazınız.

1.Takvim-i Vakâyı (1831)  ilk resmi gazete, II. Mahmut Dönemi

2. Ceride-i Havadis  (1840)  ilk yarı resmi gazete William Churchill adında bir İngiliz tarafından çıkarılmıştır.

3. Tercüman-ı Ahval Gazetesi (1860)  ilk özel Türkçe gazete, Şinasi ve Agâh Efendi tarafından çıkarılmıştır.

4. Tasvir-i Efkâr (1862)  Şinasi tarafından çıkarılmış, sonra Namık Kemal devralmıştır.

5. Ayine-i Vatan  (1866)  Mehmet Arif Bey'in gazetesi, ilk resimli gazetedir.

6. Muhbir  (1866)  Ali Suavi tarafından çıkarılmıştır.

7. İbret  (1870)  Ahmet Mithat Efendi tarafından çıkarılmıştır.

8. Tercüman-ı Hakikat  (1878)  II. Abdülhamit Dönemi’nin en önemli gazetesidir. Ahmet Mithat Efendi tarafından çıkarılmıştır.

9. İkdam  (1894)  Ahmet Cevdet tarafından çıkarılmıştır.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

77-   Divan edebiyatı öğretici metinleriyle Tanzimat edebiyatı öğretici metinlerini yapı, konu, dil, bireysellik-toplumsallık, metin türleri ve hitap edilen kitle bakımından karşılaştırınız. Ulaştığınız sonuçları maddeler halinde yazınız.

Divan edebiyatındaki münacat, methiye, dua gibi bölümlerden oluşan klasik yapıya karşın Tanzimat edebiyatında böyle bir yapı yoktur.

Divan edebiyatında genellikle dini, tasavvufi, ahlaki, tarihi konular işlenirken; Tanzimat edebiyatında hürriyet, eşitlik, kanun üstünlüğü bilim ve teknik gibi konular işlenmiştir.

Divan edebiyatında Arapça-Farsça tamlamalar, uzun ve secili cümlelerden oluşan süslü bir dil ve anlatım varken; Tanzimat edebiyatında benzer özellikler görülmesine rağmen dil sadeleştirilmeye çalışılmıştır.

Divan edebiyatında düşünce ve duygularda bireysellikten uzak durulmuş; Tanzimat edebiyatında da benzer bir yaklaşımla toplumsal konu ve sorunlar işlenmiştir.

Divan edebiyatında siyer, tarih, siyasetname, seyahatname gibi türler kullanılırken; Tanzimat edebiyatında Batı’dan alınan makale, fıkra gibi yeni türler kullanılmıştır.

Divan edebiyatı öğretici metinleri devlet adamları ve ulema sınıfına hitap ederken; Tanzimat edebiyatı öğretici metinleri halka hitap etmektedir.

-----------------------------------------------------------------------------

78- Tanzimat edebiyatı I.dönem genel özelliklerinden 5 tanesini yazın.

BİRİNCİ DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI

Divan edebiyatını eleştirmelerine rağmen onun etkisinden kurtulamamışlardır.

Vatan millet, hak adalet, özgürlük gibi kavramlar ilk defa bu dönemde kullanılmaya başlanmıştır.

Batılı anlamda ilk esereler bu dönemde verilmeye başlanmıştır.

Toplumu bilinçlendirmek için edebiyatı bir araç olarak görmüşlerdir.

Dilin sadeleşmesi gerektiğini söylemişler ancak pek başarılı olamamışlardır bu konuda.

Roman, modern hikâye, tiyatro, gazete, eleştiri, anı bu dönemde kullanılmaya başlanmıştır.

Bu dönemin sanatçıları aynı zamanda devlet adamı sıfatı da taşıyorlardı.

Klasizim(Şinasi, A.Vefik Paşa) romantizm (N. Kemal, A. Mithat) den etkilenmişlerdir.

TANZİMAT EDEBİYATI (1860-1895)

Tanzimat Fermanının ilanından sonra bu edebiyatın tohumları serpilmeye başlamıştır.

Batılı tarzda ilk eserler bu dönemde verilmeye başlanmıştır.

Hak, adalet, özgürlük, vatan kelimeleri bu dönemde ilk defa kullanılmaya başlanmıştır.

Tanzimat edebiyatı kendi arasında ikiye ayrılır.(Birinci-ikinci dönem)

Yazı dilini halkın anlayacağı dile yakınlaştırmaya çalışmışlardır.

Tiyatroyu halkı aydınlatma aracı olarak görmüşlerdir.

Toplumcu bir çizgi tutmaya çalışmışlardır.

Divan edebiyatındaki “bolum güzelliğine” karsın “konu bütünlüğüne, güzelliğine” önem vermişlerdir.

Tanzimat birinci dönem sanatçıları (Şinasi, Namık Kemal, Ziya Pasa, Ahmet Mithat Efendi) ikinci dönem sanatçılarına gore daha halkçı olmuşlardır.

 Eserde Müştak Bey adındaki genç, görüp âşık olduğu Kumru Hanım adlı genç kızla evlenmek ister. O dönemde gelin ile damadın düğün öncesinde görüşmesi mümkün olmadığından nikâh işlemlerini yürütmekle görevlendirilen kadın ve yenge hanım, mahalle imamı ile işbirliği yaparak Kumru Hanım’ın yerine onun çirkin ve yaşlı ablasını Müştak Bey’e eş olarak verirler. Fakat Müştak Bey duruma karşı çıkar. Bu arada damadın uyanık arkadaşı Hikmet Bey duruma el koyar ve imamın cebine para sıkıştırarak onu kendi taraflarına çeker. Sonunda Müştak Bey, Kumru Hanım ile evlenir.

79.Yukarıda konusu kısaca verilen Tanzimat Dönemi tiyatro eseri, hangisi olabilir?

ŞAİR EVLENMESİ

________________________________________________________________________

Onun tiyatro türündeki eserleri, şiirlerinden daha geniş bir yer tutar. Hayal dünyası zengin olan şair, tiyatrolarını zaman, mekan, dekor ve diğer sahne imkânlarını dikkate almadan yazmıştır. Bu tiyatrolarda yaşayan insanlar kadar ruhlar ve ölüler de görev almıştır. Cinler, periler, ruhlar, hayaletler ve çeşitli ülkelerin hayali tipleri onun tiyatrolarında yer alan sayısız kahramanlardan bazılarıdır. Yazar, bu eserlerinin bir kısmını aruzla bir kısmını hece vezniyle manzum olarak yazmış; bir kısmını da nesirle kaleme almıştır. Bir kısmını da nazımla nesri bir arada kullanarak yazmıştır. Onun  eserlerini sahneye konmaktan uzak tutan en önemli engel, bu tiyatrolarda çok zor; aşırı derecede yabancı kelime ve tamlamalarla yüklü ağır bir dil kullanmasıdır.

80.Yukarıda tanıtılan Tanzimat Dönemi sanatçısı, kim olabilir?

ABDÜLHAK HAMİT TARHAN

 

__________________________________________________________

I. …………… Teodor Kasap'ın yayımladığı "Diyojen" mizah gazetesine yazdığı mizahî yazılarla ve tiyatroya yaptığı katkılarla tanınmış, Osmanlı Tiyatrosu’nun kurulmasında emeği geçmiş; tiyatroda oynanması için Moliere’den çeviriler yapmıştır.

II. …………… yazdığı töre komedisiyle eski düşünce ve yaşam tarzını eleştirmiş, yenilikçi tiyatronun; geleneksel sözlü tiyatro yerine, yazılı oyun türünü getirmiş; toplumu nesnel ve gerçekçi bir gözle, eleştirel bir bakışla vererek gerçekçi tiyatronun öncülüğünü yapmıştır.

III. …………… bir devlet adamı, diplomat ve yazardır. Moliere’in hemen tüm eserlerini çevirmiştir. Bursa valisiyken yaptırdığı tiyatroda çevirdiği ve uyarladığı tiyatroları oynatmış; halka tiyatro zevki aşılamaya çalışmıştır.

IV. …………… romanlarında olduğu gibi tiyatrolarında da topluma faydalı olmayı hedefler. "Eyvah" adlı eserinde çok eşliliği, Açıkbaş’ta ise alafranga özentisi bir adamın kendisinden çok genç bir kızla evlenmesini eleştirir.

81.Numaralı cümelelerde boş bırakılan yerler doldurunuz

I. Direktör Ali Bey 

II. İbrahim Şinasi

III. Ahmet Vefik Paşa 

IV. Ahmet Mithat Efendi

-----------------------------------------------------------

I. Edebiyat alanında Moliere'den yaptığı çevrilerle ün kazanmış, özellikle uyarlamalarda büyük başarı göstermiştir. (Ahmet Vefik Paşa) 

II. Hemen her türde ve çok sayıda eser vermiş, edebiyatımızda hikâye türünün ilk örneklerini vermiştir.          (Ahmet Mithat Efendi) 

III. Tahrib-i Harabat adlı eseri Türk edebiyatının ilk eleştirisidir, eser Ziya Paşa'nın "Harabat" adlı antolojisini tenkit eder. (Namık Kemal) 

IV. Eser, yazıldığı devirde ülkedeki hayatın çarpıcı ve bir o kadar da acı olan bir tarafını, esir olarak alınıp satılan kızların durumunu anlatmaktadır. (Samipaşazade Sezai) 

V. Romantik dramlarıyla tanınan sanatçı, karısının ölümü üzerine yazdığı "Makber" adlı şiiriyle büyük bir ün kazanmıştır. (Abdülhak Hamit Tarhan) 

82. Yukarıdaki numaralı cümlelerin sonundaki ayraç içine verilen bilgiler hangi sanatçılara aitse adlarını yazınız.

 

___________________________________________________________________

………… "Sanat için sanat" anlayışını benimsemiştir. …………. Edebiyatımızda Batılı anlamda ilk küçük hikâye örneği ona aittir……………… Esir ticareti ve cariyeliği ele aldığı romanıyla tanınmıştır. ……………. Roman ve hikâyelerinde realist bir anlayış vardır

83.Yukarıda özellikleri verilen sanatçı, kimdir?

Samipaşazade Sezai

________________________________________________________________________

Daha önce Ahmet Mithat Efendi tarafından kullanılmış olmasına rağmen, kölelik teması, …………… adlı bu romanda çok daha başarılı bir biçimde ele alınmıştır. Gerek karakter gerek mekân tasvirlerinde ………………… genellikle realisttir. Fakat romanda yer yer romantik bir atmosfer de göze çarpar. Bu hali ile eser, romantizm ile realizm arasında bir köprü görevi yapmıştır.

84.Bu parçada sözü edilen sanatçı ve eseri  hangisidir?

Sergüzeşt-Samipaşazade Sezai

___________________________________________________

Tanzimat edebiyatı içinde toplumcu anlayışla yapıtlar vermeye çalışan bir sanatçıdır. Batı şiirini savunsa da Divan şiiri geleneğinden kendini kurtaramaz. Bazı şiirlerinde hece veznini denese de onun için temel ölçü aruzdur. Şiir dili oldukça ağır olsa da öğretici nitelikler ağır basar. Padişaha ve Reşit Paşa'ya kasideler sunmuştur. Türk, Arap ve İran şairlerinden seçtiği şiirleri "Harabat" adlı antolojide topladı.

85.Bu parçada sözü edilen sanatçı kimdir?

ZİYA PAŞA

_______________________________________________

Edebiyatın hemen her alanında eser vermiş olan yazar, halkı eğitmek ve kültür düzeyini yükseltmek için fen, sanat, tarih, coğrafya gibi alanlarda ansiklopedik bilgilere de eserlerinde yer vermiştir. Ayrıca Türk edebiyatına, bu alanda ilk öykü olan "Letaif-i Rivayet" adlı eseri kazandırmıştır.

86.Yukarıda hakkında çeşitli bilgiler verilmiş yazarın adı ve dönemi, hangisidir?

Ahmet Mithat Efendi – I. Dönem Tanzimat 

___________________________________________________________

. …………… daha çok siyasal ve sosyal eleştiri niteliğinde olan makaleler yazmıştır. Dönemine göre daha sade ve halk diline yakın bir üslup kullanmıştır. "Rüya", "Veraset Mektupları" adlı eserleri, makalelerine ek olarak kaleme aldığı önemli yapıtlardandır.

87.Bu parçada boş bırakılan yere, kim getirilmelidir?

Ziya Paşa

________________________________________________

 

   Yazar                                    Etkilendiği akım                   Eser

Nabizade Nazım…………             Natüralizm          Karabibik

R. Mahmut Ekrem                 ……Realizm……… Araba Sevdası

N. Kemal                                   Romantizm             ……İntibah………

88.Yukarıdaki tabloda boş bırakılan doldurunuz?

_____________________________________________________________________

89. Aşağıdaki açıklamalara uygun olarak açıklamanın sonundaki ayraç içine eserin ismini yazınız

1. İranlılarla yapılan bir savaşta, İranlılara esir düşen Kırım Han'ı Adil Giray'ı kurtarmak için yapılan mücadeleyi anlatır. (Cezmi

2. ) Gönüllü olarak savaşa katılan İslam Bey'in ardından, erkek kılığına girerek cepheye giden Zekiye'nin macerasını anlatır. (Vatan yahut Silistre

3. Görücü usulü ile evlenmenin yanlışlığını geleneksel tiyatro ögelerinden yararlanarak mizahî bir yaklaşımla anlatır. (Şair Evlenmesi

4. Akrabası Halil Bey tarafından büyütülen Ata'nın Şefika'ya âşık olması, Şefika'nın zengin ve yaşlı bir adamla evlendirilmek istenmesi ve Şefika'nın vereme yakalanıp ölmesini anlatır. (Zavallı Çocuk

5. Babasını öldüren Hüsrev'den intikam almak isterken Hüsrev'e âşık olan Nesteren'in hikâyesini anlatır. (Nesteren)

___________________________________________________________

Ahmet Mithat'ın 1875 yılında yazdığı bu roman, yanlış Batılılaşma temasını işleyen ilk romandır. Eserde Batılılaşmayı tüketim kültürü boyutuyla algılayan alafranga züppe tipi anlatılmış ve bu tipin daha iyi canlandırılması için karşısına Avrupa kültürünü özümsemiş tip çıkarılmıştır.

90.Bu parçada sözü edilen eser hangisidir?

Felatun Beyle Rakım Efendi

-----------------------------------------------------------------------------

1873'te sahneye kondu. Sahnede Türk askerînin söylediği kahramanlık marşları seyirciyi coşturdu. Halk bu coşkuyu doyasıya yaşadı ve eseri candan alkışladı. Halkın ilgisi hükümeti rahatsız etti. Piyesle ilgili övgü yazıları yayımlayan "İbret" gazetesi kapatıldı, ardından piyesin yazarı tutuklanarak sürgüne gönderildi. 

91.Yukarıda sözü edilen eser ve bu eserin yazarı hangisidir?

Namık Kemal – Vatan yahut Silistre

------------------------------------------------------------------------------

Namık Kemal ……………… eserinde Selahattin Eyyubi, Fatih Sultan, Yavuz Sultan biyografilerini; Recaizade Mahmut Ekrem ……………… eserinde Fuzuli, Baki, Nef'i, Nedim gibi divan şairlerinin biyografilerini bir araya getirmiştir

92.Yukarıdaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

Evrak-ı Perişan – Kudemadan Birkaç Şair

_________________________________________________________

Tanzimat Dönemi'nde kadınların toplum içindeki yerlerini belirtme, uygunsuz evlenmenin yarattığı sorunlara değinme bakımından dikkate değer ilk Türk romanıdır. Romanda görücü usulüyle evlenmenin acı sonuçları, basit bir teknikle yansıtılır. Şemsettin Sami, bu romanla ilk Türk romanına imza atmıştır. 

933.Bu parçada tanıtılan ilk Türk romanı hangisidir?

Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat

______________________________________________________

Namık Kemal, bu eseri Midilli'de kaleme almıştır. Konusu 16. yüzyılda İstanbul'da başlar, Azerbaycan'da ve İran'da sürer. Tebriz Sarayı'nda sona erer. Konu yönünden Osmanlı tarihinden esinlenilmiştir.

94.Parçada sözü edilen ilk tarihi roman hangisidir?

Cezmi

 

 ---------------------------------------------------------------------------------------------------------

Boşluk Doldurma

** TAKVİM-İ VEKAYİ,  ilk resmi gazetedir. TELEMAK,   Yusuf Kamil Paşa’nın yaptığı ilk çevri romandır.

** VATAN YAHUT SİLİSTRE,  sahnelenen  ilk tiyatro yapıtıdır.

** ŞİNASİ,    noktalama işaretlerini kullanan ilk sanatçımızdır. ** AVRUPA’DA BİR CEVELAN   Ahmet Mithat Efendi tarafından yazılan gezi yazısıdır.

** Bilimsel bilginin sağlam bilgi olduğunu vurgulayan felsefi görüşe SEZGİCİLİK… denir.

** Tanzimat Döneminde çıkan ilk resmi gazete TAKVİM-İ VEKAYİ’dir.

** Tanzimat döneminde ŞİNASİ tarafından çıkarılan TERCÜMAN-I AHVAL gazetesi ilk yarı resmi gazetedir.

** Tanzimat Döneminde Teodor Kasap’ın çıkardığı DİYOJEN Gazetesi ilk …MİZAH gazetesidir.

** Tanzimat döneminde batı edebiyatından MAKALE,FIKRA, ROMAN, TİYATRO gibi yeni edebi türler alınmıştır.

** Muhbir gazetesini ALİ SUAVİ çıkarmıştır.

** Ahmet Mithat Efendinin çıkardığı gazetenin adı TERCÜMAN-I HAKİKAT’tir.

** Edebiyatımızdaki ilk edebi roman Namık Kemal’in yazdığı İNTİBAH ilk tarihi roman da CEZMİ dir.

** Öğretici metinlerde AÇIKLAYICI, KANITLAYICI anlatım türleri kullanılır.

** Sergüzeşt romanında ROMANTİZM VEREALİZM akımlarının etkisi görülmektedir.

** Felatun Bey’le Rakım Efendi romanında kullanılan İLÂHÎ bakış açısı yazarın olayları istediği gibi yönlendirmesine imkan vermiştir.

** Tanzimat Edebiyatıyla birlikte edebiyatımıza Batıdan gelen HAK, ADALET, HÜRRİYET VE EŞİTLİK gibi yeni kavramlar girmiştir.

** Tanzimat Edebiyatı öğretici metinlerinde ikilik, yani DOĞU-BATI çatışması varlığını hissettirir.

** Tanzimatla birlikte edebiyatımızda ROMAN, HİKÂYE, TİYATRO gibi edebî türler görülmeye başlar.

**  İlk yerli tiyatro eserimiz Şinasi’nin yazdığı ŞAİR EVLENMESİ dir.

İlk resmi gazete  TAKVİMİ VAKAYİ ,yarı resmi gazete  CERİDE-İ HAVADİS,ilk özel gazete ise TERCÜMANI AHVAL.dir.

** Sahnelenen ilk tiyatro eserimiz ise Namık Kemal’in yazdığı…VATAN YAHUT SİLİSTRE..dir.

**  Türk Edebiyatı romanla ilk defa YUSUF KAMİL PAŞA.’nın Fenelon’dan çevirdiği …TELEMAK. tercümesiyle tanışmıştır

** Tanzimat Fermanını 1834 yılında Gülhane Parkında  MUSTAFA REŞİT      .Paşa, bütün dünyaya ilan etmiştir.