Kullanıcı Oyu: 4 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin değil
 

 SİYAH İNCİLER'DEN

Bazen sevdiklerimizi kaybettiğimiz ölüm günleri gibi mağmum (gamlı) günlerde ruhumu bu birbiriyle yaşayan insanların arasında kimsesiz, hiçbir kimsesiz olduğumun melâli (sıkıntısı) istilâ eder (kaplar); beni elemlerim (acılarım), kimsesizliklerimle yapayalnız bırakıp giden rabıtalarımın (bağlantılarımın) arkasından bütün matemlerimi (üzüntülerimi) düşünürüm; hepsinden ayrı birer sürur-ı muvaffakiyet (başarı sevinci) hissederim.

Kendimi bu sevenlerin, sevilenlerin arasında anasız, babasız, hattâ bir refikasız (eşsiz), beni seven bir refikâsız, hiçbir kimsesiz bulmaktan vahşi zevkler duyarım; sefil ve serseri, makhur (kahra uğramış) ve perişan sürüklediğim bu bîkes (kimsesiz) bu garip, bu marizül âmâl (emelleri hasta) hayatıma bir düşman gibi gayz-âlud (öfkeli) bir hande-i sâr (öç alma gülüşü) ile bakarım.

Bilmem ki kimin intikamını kimden almak isterim?

(Mehmet Rauf, Siyah İnciler)

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi