Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

ÂŞIK NİGÂRÎ HAYATI ve ŞİİRLERİ


Hayatı hakkında bilgimiz yoktur. 1807 yılındaki bir isyan ile ilgili destanından hareketle yaşadığı devri tesbit edebilmekteyiz. Köprülü, Konyalı olabileceğini kaydeder.
Destandaki canlı tasvirler, Nigârî’nin de bu isyana katılmış olabileceğini göstermektedir.
Şairnâmelerde kendisiyle ilgili her hangi bir bilgiye rastlanılmamıştır.

Nice vasf etmeyim böyle koçağı
Menendi gelmemiş aslâ dünyâya
Dilerim ki cennet olsun durağı
Evvel makâmı firdevs-i âlâya

Artsın eksilmesin böyle koçaklar
Hep o yüzden şeref buldu ocaklar
Çekildi gâipten yeşil sancaklar
Niyet edip asker çıktı gazaya

On dört kale yürüyüş etti birden
Gâip erenler erişti geriden
Mert yiğitler şikâr aldı sürüden
Mübarek gazâsı Halil Ağa'ya

Ara yerde gitti İngiliz Mahmûd
işitip her biri oldular bîhûd
Şaşırttı onları Cenâb-ı Mabûd
Uğradı her biri gizli sıtmaya

On dört kale bir araya geldiler
Büyükdere’de kavi u karâr ettiler
Mustafa'yı şol serasker diktiler
Çekildi bayraklar Âsitâne'ye

Allah Allah deyip yürüdü asker
Böyle istedi ol Celîl-i Ekber
Erişti geriden Üçler Yediler
Kırklar da beraber girdi araya

Kireçburnu köy başını aştılar
Sağ selâmet istinye'yi geçtiler
Deryâ-menend dalgalanıp coştular
Gelip dâhil oldular Tophâne'ye

Her tarafa nidâ eyledi dellâl
Teaccüpte kaldı hep cümle ricâl
Muradların hâsıl etti Zülcelâl
Hakk'a doğruymuş özleri Mevlâ'ya

Yetmiş idi bu âlemin cânına
Girmediler hiç kimsenin kanına
Çektiler kazanı Et Meydânına
Haber gitti Seğmen Başı Baba'ya

Cem olup bir yere geldi ocaklı
Hep elleri gürzlü kolu kolçaklı
Ol yüzü heybetli beli bıçaklı
Velvele verdiler Âsitâne'ye

Şeyhislâm kazasker cümle geldiler
Şer'-i şerif üzre fetvâ verdiler
Allah Allah deyip gülbang çektiler
El kaldırıp başladılar duâya

Her birini bir tarafta buldular
Hem kolunu kanadını kırdılar
Bir saatte yedisini aldılar
Yolladılar her birini bekâya

Tekmîl oldu hep onların hepsi
Virân taran oldu gitti yapısı
Çok şükür açıldı cennet kapısı
Asıldı kılıçlar Arş-ı Âla'ya

Her biri bir göne oldular yeksân
Olmadı bir zerre kimseye ziyân
Def etti kazâyı rahmet-i Yezdân
Nâm u şânı gitti Kızıl Elmaya

Râhına aşk eden câm fedâ
Vücûdun hatâsız eylesin Hudâ
Tahta cülus etti Sultân Mustafa
Önce selâmlayıp Ayasofya'ya

Nigârî vasfını etmede hâlâ
İnâyet-i Hak'tan buldu tecellâ
Cihânda olmamış böylesi aslâ
Yazdılar târihin ilm-i simyâya

Evvelâ fermanlar oldu kıraat
Kurtuldu sevindi cümle mevcûdât
Cenâb-ı Bârî'den oldu inâyet
Emr oldu fermânı gitti Konya'ya

SON EKLENENLER

Üye Girişi