Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

SEYRANİ HAYATI ve ŞİİRLERİ

Asıl adı Mehmed olup 1800 (bazı kaynaklara göre 1788 ve 1807) yılında Everek (Develi) ilçesinde doğmuş, 1866’da yine aynı yerde vefat etmiştir. Babası, cami imamı Cafer Efendi’dir. Babasından aldığı ilk tahsilden sonra medreseye devam etmiş, burayı bitirmeden ayrılmış ve sekiz yıl süren askerlik görevine gitmiştir.

Yüzyılın ikinci çeyreğinde İstanbul’a girmiştir. Biraz medreseye devam etmiş, biraz da hat sanatı ve nakkaşlık tahsili görmüştür. Ancak saray ileri gelenlerinden bazılarını hicvetmesi, onun İstanbul’dan kaçırılmasıyla sonuçlanmıştır. Değişik yerleri dolaştığı söylenirse de nereleri ne kadar dolaştığı kesin olarak belli değildir. Develi’ye yakın bazı yerleri dolaştıktan sonra döndüğü ilçesinde ölünceye kadar kalmıştır.

Türk saz şiiri vadisinin en önde gelen hiciv ustalarındandır. Zamanında kıymeti pek bilinmeyen Seyrânî, âşık edebiyatımızın en güçlü seslerinden biridir. Eğer, aruzla yazdığı şiirlerindeki dil özellikleri az da olsa hece vezniyle söylediklerine tesir etmesiydi, kısacası dili biraz daha sade olsaydı, bir Karacaoğlan, bir Dadaloğlu kadar önemli bir yeri olacaktı. Şairnâmeler ondan çeşitli vesilelerle söz etmişlerdir.

 

Hak yoluna gidenlerin 

Asâ olsam ellerine 

Er pîr vasfın edenlerin 

Kurban olsam dillerine

 

Torunuyuz bir dedenin 

Tohumuyuz bir bedenin 

Münkîr ile cenk edenin 

Silah olsam bellerine

 

Bir üstâda, olsam çırak 

Bir olurdu yakın ırak 

Kemiğimi yapsam tarak 

Yâr zülfünün tellerine

 

Vücudumu kavursalar 

Yönüm yâre çevirseler 

Harman edip savursalar 

Muhabbetin yellerine

 

Kaldır Seyrânı parmağın 

Vaktidir Hakk'a durmağın 

Deryaya akan ırmağın 

Katre olsam sellerine

 

***

Felek bir gün bize bir yol gülmedi 

Tuğla taktı elin seyrânîsine 

Yirmi dokuz harften al mahlas deyi 

Teklif eder durur Seyrânî'sine

 

Er isen sözün yürüt bin ata 

Söz ana değildir bencedir ata 

Olur olmaz adam söz ata ata 

Pâre pare oldu Seyrânî sîne

 

Her âşık içtiğin hayat sanırlar

 Her meclisi avlu hayat sanırlar 

Ben memat olsam da hayat sanırlar 

Sağlığında girdi Seyrânî sine

 

Belki bu şeb bizde o yâr bulunur 

Başı yastıktayken duyar bulunur 

Sanma bu dünyada uyar bulunur 

Everek'in ednâ Seyrânî'sine

 

***

Ben bu aşkın çilesini 

Yanar çektim tüter çektim 

Yedim gonca sillesini 

Bülbül gibi öter çektim

 

Dizgin etsem gönül atın 

Geçer göğün yedi katın 

Yalan dünya maslahatın 

Kâh bitmez kâh biter çektim

 

Seyrânî bilmem mert midir 

Yoksa cana cömert midir

 Eyyûb'un derdi dert midir 

Ben ondan besbeter çektim

 

***

Mahkeme meclisi icat olduğu 

Çeşme-i rüşvetin akmaklığından

Kaza belâ ile âlem dolduğu 

Kazların kadıya uçmaklığından

 

Selefin rüşvetle hüccet yazması 

Halefin anlayıp hükmün bozması 

Yıkılan binanın birden tozması 

Asıl sermayenin topraklığından

 

Asıl sermaye-i niyâbetleri 

Emval-i eytamdır ticaretleri 

Dâvet-i rüşvete icâbetleri 

Sıdk ile gönlünün alçaklığından

 

Bülbülün aşkıdır dalda öttüğü 

Çobanın sütedir koyun güttüğü 

Toprağın Hâbil'i kabul ettiği 

Şüphesiz yüzünün yumuşaklığından

 

Dünyadan ahrete gidip gelmemek 

Olmasa iktiza eder ölmemek 

Balık baştan kokar bunu bilmemek 

Seyrânî gaafilin ahkamlığından

 

 İLGİLİ İÇERİK

AŞIK SEYRANİ HAYATI ve ŞİİRLERİ

 

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi