Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

ŞAH HATAYİ HAYATI ve ŞİİRLERİ

(Şah İsmail)
1486-1524

Farsça ve divan tarzında Türkçe şiirler de yazan, lâkin asıl ustalığını tasavvufî-Halk tarzı deyişlerinde gösteren Hatayı şiirlerini siyaset ve mezhep propagandası için kullanmıştır. Bu propaganda işinde Pir Sultan Abdal kadar güçlü de olmadığından çoğu manzumeleri, büsbütün basitleşen telkinlerden ibaret kalmaktadır.

Divan tarzı gazellerinde, hatta bazı "nefeslerinde şiir gücü görülen Hatayî'nin, propaganda manzumelerindeki bu basitlik ve kolaylığı, bilerek ve isteye¬rek yaptığı bile düşünülebilir. Çünkü niyeti siyasettir: Anadolu halkını, ayrı bir mezhep bahanesi ile Osmanlı devletine isyan ettirmektir.

Halis bir Türk sülâlesinden, güçlü hükümdar-şair olan, Türkçeyi çok iyi kullanan, sonunda kendi kışkırttığı savaşta Yavuz Sultan Selim gibi, diğer büyük bir Türk hakanına yenilen Şah İsmail, ne yazık M, şiirlerini de, bir taht ve siyaset ihtirasına kurban vermiştir,

Özellikle tasavvufî-mezhebî havalı manzumelerinin hepsini, basit propaganda kalıbına dökerek, sırf İran Türklüğü gibi Anadolu Türklüğünü de siyasî egemenlik alanı içine almak için yazmıştır.

Şah İsmail Hatayı: şiirlerinde zaman zaman açık bir Yunus Emre ve Özellikle Nesimî izleyicisidir. Sadettin Nüzhet, onun Tıpkı Nesimî gibi Hurûfî olduğunu da yazmaktadır. Elbet, şiirleri incelenirse, Hurufîlik gibi kenarda kalmış muammalı bir anlayışın izleri de bulunabilir. Fakat Hatayî'de Yunus etkisi, birçok şiirlerinin ilk kelimelerinden anlaşılacak kadar belirlidir. Mesela:

Bir boyu boylamak gerek
- Bîr sudan sulanmak gerek
Bir sözü söylemek gerek
– Feriştehler bilmez ola

Kuş oluban uçmak gerek
– Ovalara göçmek gerek
Bir toludan içmek gerek
- İçenler ayûmaz ola

Şah İsmail'in şiirleri ile yaymak istediği mezhep propagandasının hedef edindiği zümre özellikle Azerî ile Anadolu Türkleri ve Türkmenleridir. Bu zümrelerde, tâ Ahmed Yesevî'den başlayan, Yunus ile devam eden halk ve tasavvufa halk şiiri geleneği çok güçlüdür. O zamanlar son derece geçerli idi hâlâ da yaşamaktadır. Şah İsmail, işte böyle bir gelenek ortamından da yararlanıp tatlı, etkili, duru bir Türkçe ile telkin şiirleri yazmıştır. Çıkardığı siyasî karışıklık İle hem birçok

Müslüman Türkün başım nâra yakmış hem de sonunda, ihtiraslarının karşısına diktiği Yavuz'a, yenik düşmüştür. Ancak, nefesleri, Bektaşî dergâhlarında yaşatılmış, sevilip okunmuştur; hâlâ da okunmaktadır.

Şah İsmail Hatayî'nin şiirleri, toplu olarak, Sadettin Nüzhet'in Bektaşi Şairleri kitabında bulunabilir. (1930, İstanbul s. 134-169)

Türk Edebiyatı Tarihi, AHMET KABAKLI, 2.CİLT

Ayrıca bakınız: https://islamansiklopedisi.org.tr/sah-ismail

İLGİLİ İÇERİK

BUGÜN MATEM GÜNÜ GELDİ - ŞAH HATAYİ

KARŞIKİ KARLUCA DAĞI GÖRDÜN Mİ - ŞAH HATAYİ

EYA GÖNÜL KUŞI DİRLER ...- ŞAH HATAYİ

EZEL BAHAR OLMAYINCA -ŞAH HATAYİ

İMAM CAFER KULLARIYIZ-ŞAH HATAİ

SON EKLENENLER

Üye Girişi