Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

VASFİ MAHİR KOCATÜRK HAYATI ve ESERLERİ

1907 yılında Gümüşhane’de doğan Vasfi Mahir Kocatürk, Arif Efendi’nin çocuğudur. 1. Dünya Savaşı’na katılan babasını kaybeden Vasfi Mahir Kocatürk, ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etmiştir. İlköğretimini  İstanbul Koca Mustafa Paşa Numune Mektebi’nde alan Vasfi Mahir Kocatürk, okulunu tamamladıktan sonra lise eğitimi için 1921 yılında  Darüşşafaka’ya başlamıştır.

Darüşşafaka’da gördüğü eğitimi tamamladıktan sonra yüksek eğitimini almak için Mükliye’ye başlayan Vasfi Mahir, buradaki eğitimini de tamamlamasının ardından öğretmen olarak göreve başlamıştır. Ankara, Edirne, Kastamonu, Malatya ve Eskişehir gibi birçok şehirdeki liselerde Edebiyat öğretmeni olarak görev yapan Vasfi Mahir, Malatya ve Eskişehir’de bulunduğu süreler içerisinde okul müdürü olarak da görev almıştır. İstanbul’a gelişinin ardından  Haydarpaşa Lisesi’nde öğretmen olarak çalışmış daha sonra da Darüşşafaka’da müdür olarak görev yapmıştır.

1948 yılında ise müfettiş olarak görev yapmaya başlamıştır. 1950 yılında Gümüşhane milletvekili seçilen Vasfi Mahir, ertesi seçimde kaybedince siyaseti bırakmıştır. Vatanseverlik ve kahramanlık duygularını taşıyan şiirlerini ve yazılarını yaşamı boyunca pek çok dergi ve gazetede yayınlayan Vasfi Mahir Kocatürk, 17 Temmuz 1961 tarihinde hayatını kaybetmiştir.. 

Yedi Meşale topluluğu içinde yer aldı. Önceleri epik şiirler, sonra hece ölçüsüyle, halk şiiri geleneğinden yararlanarak âşık tarzı şiire yazdı. Kahramanlık, fedakârlık, milli duygular, vatan ve millet sevgisi gibi temalar işledi. Manzum oyunlar, çocuk hikâyeleri yazdı. Divan adında bir dergi çıkardı. Türk edebiyatı üzerine araştırmalar yaptı, antolojiler derledi. Başlangıçtan bugüne Türk Edebiyatının tarihi, tahlili ve tenkidi konulu büyük eseri ölümünden sonra çıktı. Daha çok, edebiyatla ilgili kitap ve araştırmalarıyla tanındı. 

Yapıtları:

Şiir: 

  • Dağların Derdi (Yedi Meşaleciler'le birlikte, 1928) 
  • On İnkılap (1935) 
  • Tunç Sesleri (1935) 
  • Geçmiş Geceler (1936) 
  • Bizim Türküler (1937) 
  • Ergenekon (1941) 
  • Hayat Şarkıları (1965)

Oyun: 

  • Yaman (1933) 
  • Sanatkar (1965)

Diğer: 

  • En Güzel Türk Manileri (1933) 
  • Lafonten Hikayaleri (1934) 
  • Şâheserler Antolojisi (1 cilt, 1934-1939) 
  • Divan Şiiri Antolojisi (1947) 
  • Osmanlı Padişahları (1949) 
  • Türk Edebiyatı Şâheserleri (1955) 
  • Tekke Şiiri Antolojisi (1955) 
  • Metinlerle Edebiyat (1955) 
  • Namık Kemal (1955) 
  • Şiir Defteri (1958) 
  • Hikaye Defteri (1958) 
  • Namık Kemal'in Şiirleri (1959) 
  • Ziya Paşa'nın Şiirleri (1959) 
  • Saz Şiiri Antolojisi (1963) 
  • Türk Nesri Antolojisi (1963) 
  • Meşhur Beyitler (1963) 
  • Türk Edebiyat Tarihi (1964) 
  • Türk Edebiyatı Antolojisi (1967)

VASFİ MAHİR KOCATÜRK-2
(1907-1961)
Vasfi Mahir Kocatürk Gümüşhane'de doğdu (1907). Ortaöğrenimini Darrüşşafaka Lisesi'nde (1927), yükseköğrenimini de Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde (1930) tamamladı Yurdun çeşitli yerlerinde edebiyat öğretmenliği ve lise müdürlüğü yaptı; müfettiş oldu. 1950-1954 dönemi için milletvekili seçildi. Son görevi Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü'nde öğretmenlikti.
Ankara'da öldü (17 Temmuz 1961).

Yedi Meşaleci'lerle birlikte şiirlerini yayımlamaya başlayan Vasfi Mahir Kocatürk, halk şiirlerinin biçim özelliklerinden yararlanarak hece ölçüsüyle ulusal, epik ya da doğadan esinlenen duygusal şiirler yazmıştır. 1945'te Divan adında aylık bir dergi yayımlamış; manzum oyunlar da denemiş olan Kocatürk, bir sanatçı olmaktan çok edebiyatla ilgili kitap ve araştırmalarıyla tanınmıştır.
Arkadaşı Yaşar Nabi, onun için şöyle diyor:

"Vasfi Mahir'in âhenkli fakat sert mısraları ulusal konuları haykırırken, kulaklarımızda gerçekten tunç seslerinin yankılarını uyandırmıyor değil. Belli ki şair büyük devrimi çok candan duyarak yazmış. Hele Türk askerlerini öven mısraları, tozu dumana katarak geçen ordumuzu bütün heybetiyle gözümüzün önünde canlandırıyor.(Ulus g. 1935)

Başlıca yapıtları: Tunç Sesleri (1935), Geçmiş Geceler (1936), Bizim Türküler (1937), Ergenekon (1941) şiir kitaplarıdır.
Oyunları: On İnkılâp (1933), Yaman (1933), Sanatkâr (1965).
Edebiyatla ilgili kitapları: Şaheserler Antolojisi (1934), Yeni Türk Edebiyatı (1936), Divan Şiiri Antolojisi (1947), Türk Edebiyatı Tarihi (1964)...

TAŞÇI
Kayaları inleten bir kuş gibi çekicin.
Taş bağrını yardıkça, senin ferahlar için.
Sanatın çok mu ağır? Düşünme; sorma niçin,
Vur! Dizinde granit dağılsın parça parça

20.YÜZYIL TÜRK EDEBİYATI, 1900-1940, MAHİR ÜNLÜ, ÖMER ÖZCAN


SABAH TÜRKÜSÜ

Gün doğdu, kıpkızıl karşı kavaklar,

Yosmam, uyku yetmedi mi?

Rüyadan gözünü açtı yapraklar,

Bağda pırıldıyor top yapıncaklar,

Uyan da kolumdan al sepetimi,

Yosmam uyku yetmedi mi?

Kapının üstünde asmalar yeşil,

Güllerin yürek biçimi,

Saksında kor olmuş iki karanfil

Uyan, ak elinle gözlerini sil,

Yorulan kolumdan al sepetimi,

Yosmam, uyku yetmedi mi?

Yakuttan salkımlar getirdim sana,

Mercandan al ibrişimi.

Kimi taneleri benziyor kana,

Altın damlaları düşmüş bir yana,

Uyan da kolumdan al sepetimi,

Yosmam, uyku yetmedi mi?


 

ŞAİRİN ÖLÜMÜ

Ne bir damla gözyaşı, ne yerde yaslı bir mum;

Hazin, loş odalarda ölümü sevmiyorum.

Bir çığ sesiyle nasıl inlerse bir uçurum

Benim öyle verecek kalbim son nefesini...

 

Titreyen dallarını açıp göklere kadar,

Hıçkıracak ney gibi sülün boylu kavaklar,

Talihimin göğsümde hapsettiği canavar

Derin çıtırtılarla kıracak mahpesini...

 

Ardımda binbir gönül, ıstırabımdan derin,

Matemini tutacak bir mukaddes kederin;

Ölümün gösterecek dünyaya ölümlerin

Hem en şereflisini, hem de en mukaddesini...

 

Gözlerim çektiğimi ifşa etmese bile

Kalbimden ayrılınca ruhum gelecek dile:

Yüzbin yıllık kâinat hummalı bir vecd ile

Dinleyecek ilk defa ıstırabın sesini...

 

Her gün bir parça daha fazla yalçınlaşarak

Bir uçurum olunca bana sevdiğim kucak,

Fırtınalı göklerden ölümüm andıracak,

Yıldırımla vurulmuş kartalın düşmesini...


 

YURT TÜRKÜSÜ

Şiire Yorum Yapın

Güzel yurdum, dağlarım

Uzaktan göresim gelir

Keskin esen yellerine

Kendimi veresim gelir.

 

Gözümde tüter damların,

Sakız kokulu çamların,

Türkü söyler akşamların;

Bana kendi sesim gelir.

 

Su içtim kaynaklarından,

Gölgelerinde uyudum,

Kuşlarının söylediği

Şen türkülerle büyüdüm.

 

Ninniyle salladın beni,

Şefkatle kolladın beni,

Sevginle bağladın beni;

Güzel yurdum, güzel yurdum.

 

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi