ÇANAKKALE- YENİDEN ŞAHA KALKIŞTIR ÇANAKKALE
Her santiminde bir can. Her canda bir mermi saklıdır yere düşmüş o yüreklerde. Daha kırpılmamış gözler gibidir yere düşen o bedenler. Körpecik. Tazecik...
O gözlerle, nicelerinin erişmek istedikleri mertebede göz kırparlar biz Türk gençliğine... Bağımsızlığı için, Namusu için düştükleri bu topraklara, bir daha düşman yüzü göstermememiz için göz kırparlar biz Türk gençliğine.
Bakın şurada. Şu Conkbayır’da nasıl tebessümle bakıyorlar biz Türk Gençliğine. Yurduma Alçakları uğratma edasıyla bakıyorlar hem de.
Bakın şurası da Gelibolu. Nasılda kasılarak duruyor merminin önünde Seyit Onbaşı. Sanki mermi O'nun üzerinde değil de, O merminin üzerinde.
İşte şurası da Seddülbahir. Hani düşmanın en yoğun olduğu yer. Hem de Mahşer mi Hakikat Mahşer... Bakın nasılda sürünerek ilerlemekte Mustafa Paşa. Biraz sinsi, biraz da hırslı. Niye hücuma kalmıyorsunuz diyen bir serzenişle bakmakta Biz Türk Gençliğine. Şimdi Kalkmayacaksınız da düşman topraklarımıza girdiğinde mi uyanacaksınız diyen bir edayla.
Daha niye Ey Türk Gencim, bu umursamazlık ve gaflet. Söyle niye.
Bak Çanakkale Şehidim ne diyor:’Şehitlerimizdeki Yüreği. Yüreğin içindeki ateşi. Ateşin içindeki Gülü. Gülün içindeki kanı... Kan içindeki AY YILDIZI görüp, ürpermeden, gözyaşlarına boğulmadan, hürmetle anıp, saygı ile önlerinde eğilmeden; Bu Aziz Vatan da Yaşanır mı?
Yaşanmaz Türk Gencim Yaşanmaz...
Söylesene; Çağ açıp Çağ kapatan Sen değil miydin? Ya Anadolu’yu Türk kılan kim… Ayasofyo’da ilk Cumayı kılan kim… Size Ölmeyi emrediyorum diyen ve gözünü kırpmadan bu vatan topraklarına düşen kim.
Söyle niye bu sendeleme… Kalk ayağa. Gün senin günün…
Çağ senin Çağın… Şimdi Kalk da Yiğit görsün; tek dişi kalmış canavar! Rahim Şakacı