Kullanıcı Oyu: 4 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin değil
 

VII MESNEVİ

 

1. Gördü ki bir avcı dam kurmuş

Damına gazeller yüz urmuş.

 

2. Bir ahu esir-i damı olmuş,

Kan yaşı kara gözüne dolmuş.

 

3. Boynu burulu, ayağı bağlu,

Şehla gözü nemlü, canı dağlu...

 

4. Ahvaline rahm kıldı Mecnun

Baktı ana, eşg-i gülgun

 

5. Gönlüne katı gelip bu bidad

Yumşak yumşak dedi ki: -Sayyad!

 

6. Rahmeyle bu müşgbu gazele!

Rahmetmez mi kişi bu hale?

 

7. Sayyad, sakın, cefa yamandır!

Bilmezsin mi ki kane kandır?

 

8. Sayyad! Bana bağışla kanın. 

Yandırma cefa oduna canın!

 

9. Sayyad dedi: -Budur maaşım.

Açman ayağın giderse başım.

 

10. Katllinde bu saydın etsem imhal

Etfal ü iyalime n’olur hal

 

11. Mecnun ana verdi cümle rahtın.

Pak eyledi bergden dirahtın.

 

12. Ol turfe gazalin açtı bendin.

Şad eyledi can-ı derdmendin.

 

13. Yüz urdu yüzüne kıldı efgan,

Göz sürdü gözüne oldu giryan

 

14. Tenha koyma men-i zebene

Olgıl mana deşt reh-nümunu

 

15. Gez bir nice gün menimle hem-rah

İnsan deyip etme menden ikrah

 

16. Kıldıkta hayal-i çeşm-i Leyli

Sen ver ben hastaya teselli!

 

Günümüz Türkçesiyle

Leylâ ile Mecnun mesnevisi aslında bir aşk hikâ­yesi olup İran ve Türk edebiyatlarına Arap edebiyatından geçmiştir. Sevgiliye ulaşma yolundaki çekilen acı ve ıstı­raplar ile aşkın insanı yüceltmesi ve ona maddi dünyanın ötesinde başka ufuklar açmasını ele alan Fuzulî’nin bu addaki mesnevisi, edebiyatımızda pek çok şair tarafından yazılmış aynı addaki mesnevilerin en ünlüsüdür. Alıntı­ladığımız beyitler, Leylâ’ya kavuşamama nedeniyle ken­disini çöllere atan Mecnun’un tuzağa tutulmuş bir ceylan kurtarmasını dile getiriyor.

1. (Mecnun) bir avcının tuzak kurduğunu ve tu­zağına ceylanların geldiğini gördü.

2. Bir ceylan onun tuzağına tutulmuş ve kara gö­züne kanlı yaşlar dolmuş.

3. Boynu kıvrılmış, ayağı bağlı, şehlâ gözleri nemli, gönlü yaralı.

4. Mecnun onun durumuna acıdı, ona bakıp gül renkli (kanlı) göz yaşlan döktü.

5. Bu zulme gönlü dayanamayıp yumuşak yumu­şak dedi ki: Ey avcı...

6. Acı şu misk kokan ceylana. İnsan bu hale acı­maz mı?

7. Avcı, dikkat et bak, eziyet çok kötü bir şeydir. Bilmez misin ki kan dökmek yine kan döktürür.

8. Avcı, onun kanını benim için bağışla da canım cefa ateşine yakma.

9. Avcı dedi ki: Benim geçimim budur. Başımı da kesseler ayağını çözmem.

10. Bu avı öldürmekten vazgeçersem çoluk çocu­ğumun hali ne olur?

11. (Bu söz üzerine) Mecnun elindeki her şeyi ona verdi. Beden ağacını yapraklardan temizledi (elbise­lerini bile verdi de kendisi çıplak kaldı.).

12. O güzel ceylanın bağını çözdü de dertli gön­lünü sevindirdi.

13. Yüzünü yüzüne sürüp inledi. Gözünü gözüne sürüp ağladı.

14. (Mecnun şöyle dedi:) Ben âcizi yalnız bırak­ma. Bana çölde rehber ol.

15. Bir müddet yoldaş olup da benimle dolaş. İn­sanım diye benden iğrenip kaçma.

16. Leylâ’nın güzel gözünü hayal ettiğimde ben hastaya (o güzel gözlerinle) sen teselli ver

 

İLGİLİ İÇERİK

FUZULİ - EĞER ÇIKSA İDİ DERDÜN CİSMDEN DERDÜM Kİ CANDUR BU

FUZULİ - BUDUR FARKI GÖNÜL MAHŞER GÜNÜNÜN RUZ-I HİCRANDAN

FUZULİ - KEREM KIL KESME SAKİ İLTİFATUN Bİ-NEVALARDAN

FUZULİ - BENDE MECNUN'DA FÜZUN AŞIKLIK İSTİDADI VAR

FUZULİ HAYATI ve ESERLERİ

FUZULİ-ÖYLE SERMESTEM Kİ İDRAK ETMEZEM...

FUZULİ-BERCESTELER

FUZULİ-ÂL-İ ABÂ MERSİYESİ

FUZULİ - LEYLÂ VE MECNUN AÇIKLAMASI

SON EKLENENLER

Üye Girişi