Kullanıcı Oyu: 4 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin değil
 

 

Bir duyguyu, bir düşünceyi, bir konuyu söz veya yazı ile bildirmeye, ifade etmeye “anlatım” denir. Anlatım, sözle yapılırsa sözlü anlatım, yazıyla yapılırsa yazılı anlatım adını alır.

Sözlü anlatım eğer kaydedilmemişse veya yazıya geçirilmemmişse kalıcı değildir, söylendiği anda işlevini yerine getirir ve orada kalır. Yazılı anlatımsa kalıcıdır, belge özelliği taşır. Söz uçar, yazı kalır sözü bu durumu çok güzel özetler. Sözlü anlatımda bir konuşan yani anlatan bir de dinleyen vardır. Bu tür anlatımda amaca ulaşmak için hem anlatıcının başarılı bir anlatım sergilemesi hem de muhatabın iyi bir dinleyici olması gerekir. Yazılı anlatımda ise bir metin ve onu okuyan okur vardır. Anlatımda dil yanlışlarından ve anlatım bozukluklarından kaçınmak gerekir. Gereksiz ve anlaşılması güç ifadeler anlaşılırlığı zorlaştıracağından anlatımda bunlardan kaçınılmalıdır. Anlatımın yalın, sade, gösterişsiz, kısa ve kesin olmasının, anlaşılırlığı sağladığı unutulmamalıdır.

Anlatıma hazırlık aşamasında bilgi toplamak, deneyimlerimizi topladığımız bilgilerle zenginleştirmek, düşüncelerimizi ve elde ettiğimiz bilgileri gruplandırmak, anlatım türünün okuyucu ve dinleyici üzerindeki etkisini belirlemek gerekir. Bilgi toplamak için okumak, araştırmak, not almak, özet çıkarmak, alıntı yapmak gerekir. Şimdi bunları ayrıntılı olarak görelim.

Bir anlatımın hazırlık aşamasında şunlara dikkat edilir:

Konu Seçmek

Bir anlatımın hazırlık aşamasında yapılması gereken ilk şey bir konu belirlemektir. Anlatılacak konunun ne olduğu, sınırlarının nerede başlayıp nerede biteceği en baştan belirlenir. Anlatıcı, ne yazacağına, ne anlatacağına karar verdikten sonra diğer hazırlıkları yapar. Bunları ileriki bölümlerde göreceğiz.

Amaç Belirlemek

Anlatıcı, konu seçimini yaptıktan sonra anlatımın amacını belirlemelidir. O yazıyı niçin yazacağına ya da konuşmayı niçin yapacağına, kısaca söylemek gerekirse neyi, nasıl, niçin anlatacağına karar vermelidir. Amaç belirlenmeden bir yazıda ya da konuşmada düşünceler derli toplu ifade edilemez. Dağınık bir anlatım ortaya çıkar. Bu da yazıda istenen hedefe ulaşılmasını engeller.

Bilgi Toplamak

Anlatıma hazırlık aşamasında yapılması gereken en önemli işlerden birisi bilgi toplamaktır. Anlatıcı, çeşitli yöntemlerle, farklı kaynaklardan bilgi toplamalı, bilgi ve deneyimini artırmalıdır. Gözlem yapmak, kaynakları araştırmak, okumak, not almak, özet çıkarmak ve alıntı yapmak bilgi toplarken yapılması gerekenlerdir. Şimdi bunları görelim.

Gözlem yapmak: Anlatıcı seçtiği konuyla ilgili gözlemler yapar. Elde ettiği izlenimleri not alır. Varlıkların ayırıcı ve belirleyici özelliklerini anlatmada gözlem çok önemlidir. Betimlemlerde gözlem, yazarın en önemli kaynağıdır.

Kaynakları araştırmak: Bilgi toplamak için yapılması gerekenlerin başında kaynak araştırması yapmak gerekir. Belirlenen konuyla ilgili geniş bir kaynak taraması yapılarak konunun, o kaynaklarda nasıl ele alındığı incelenmelidir.

Okumak: Anlatıcı seçtiği konuyla ilgili olarak bilgilerini genişletmek için gazete, dergi, kitap, ansiklopedi ve İnternet gibi bilgi kaynaklarını okuyarak bilgisini artırır. Belirlediği konuyla ilgili bilgiler toplar.

Not almak: Not alma aslında bir bilgi koruma yöntemidir. Not tutma, bir çeşit özet çıkarmadır. Özet çıkarmada ve not almada fazla sözcük kullanmaktan sakınılmalı; gereksiz ayrıntılar yerine metnin ana düşüncesine önem verilmelidir. Okunan ya da dinlenenler harfi harfine değil, temel noktalar, anahtar düşünceler not edilmelidir.

Yapılan gözlemlerden ve okunan eserlerden elde edilen bilgiler, deneyimler ve bu araştırmalar sonucunda elde edilen bilgiler not edilir. Bu notlardan birbiriyle ilgili olanlar gruplandırılır. Bu notlarda yazıya başlamadan önce yazıda neler üzerinde durulacağı kısa cümleler hâlinde belirtilebilir.

Özet çıkarmak: Bir metni, anlamını yitirmeden belli bir oranda daraltıp küçültme işine “özet çıkarma” denir. Özette metnin en önemli yanları, metinde verilmek istenen mesaj belirtilir. Özet, önemliyi önemsizden ayırma işidir. Okunan eserlerden özet çıkarmak, hazırlık aşamasında anlatıcının yapması gereken en önemli işler arasında yer alır.

Alıntı yapmak: Belli bir metinden sözcük, söz öbeği, cümle ya da bölüm alma işine “aktarma”, aktarılana da “alıntı” denir. Araştırılan kaynaklarda ulaşılan önemli bilgiler ve görüşler, düşünceleri daha inandırıcı kılmak için alıntı yapılır. Alıntılarda amaç, bir başkasının düşüncelerinden yararlanmak, o düşünceyi kendi savımızı desteklemek için kullanmaktır. Kendi dü-şüncemizin doğruluğunu kanıtlamak için alıntı yaparız. Doğrudan aktarmada bir başkasının sözleri aynen verilirken dolaylı aktarmada alıntı yapılan kişinin düşünceleri değiştirilmeden ama farkı sözcüklerle verilir.

Sentez Yapmak

Elde edilen bilgiler olduğu gibi değil, bir elemeden geçirildikten sonra yazıya ve konuşmaya aktarılır. Yapılan gözlem ve araştırmalar sonucu ulaşılan bilgiler bir süzgeçten geçirilir, ayıklanır ve anlatıcının gözüyle sunulur. Bir yazı ya da konuşmada sentez yapmak çok önemlidir. Çünkü sentez eldeki bilgilerden yeni bir sonuca ulaşma demektir. Böylece hem yazarın ya da konuşmacının bakış açısı ortaya çıkar hem de dinleyiciler veya okurlar yeni bir şey öğrenilen

 

Anlatım Yöntemi Belirlemek

Yazıda anlatım biçimi çok önemlidir. Seçilen konuya ve belirlenen amaca uygun bir anlatım biçimi kullanmak, mesajın muhataba daha iyi ulaşmasını sağlar. Kullanılacak anlatım tekniği, konuya uygun olmalıdır.

Örneğin, bir şeyi açıklama, bir düşünceyi aydınlatma, bir durum ya da karakteri inceleme, bir terimi tanımlama durumun¬da amaç bilgi vermektir. Bu durumda açıklama tekniği kullanılabilir. Aynı şekilde amaç karşımızdakinin yerleşik kanılarını değiştirmekse, tartışma; okuru olay içinde yaşatmaksa öyküleme, dışı dünyayı okurun gözü önünde canlandırmaksa betimleme tekniği kullanılabilir.

Bu tekniklerin yanında konuya ve amaca uygun olarak örneklendirme, karşılaştırma, benzetme, ilişki kurma, sayısal verilerden yararlanma, tanımlama gibi düşünceyi geliştirme yolları kullanılır.

“Edebiyatın konusu insandır, doğadır; edebiyat bütün olanaklarıyla insanı tanıtmaya yönelmiştir. Eleştirinin konusu ise eserdir; amacı eseri tanıtmak ve değerlendirmektir. Edebiyatta dolaysız bir yaratma söz konusudur. Eleştirmen ise dolaylı yaratan kişidir. Yargılanacak bir eser olmadıkça eleştiri de olmaz.”

Yazar bu parçada konu yönünden edebiyat ve eleştiriyi kıyaslayarak anlatmak istemiştir. Buna uygun olarak da parçanın anlatımında “karşılaştırma” yönteminden yararlanmıştır.

Bütünlük Oluşturmak

Yazı oluşturulurken ya da bir konuşma yaparken yazının veya konuşmanın kendi içinde bir bütünlük taşımasına özen gösterilmelidir. Yazıyı yazarken veya konuşurken düşünce ve deneyimlerin nasıl sıralanacağı, ana düşünce ile yardımcı düşünceleri nasıl birleştirileceği iyi planlanmalıdır. Bu, yazdığımız yazının ya da yaptığımız konuşmanın derli toplu, daha kolay anlaşılır olmasını ve zihinde daha fazla kalmasını sağlar.

Dip Not Koymak

Yazıda geçen herhangi bir söz veya sözcükle ilgili olarak sayfa altına konan aydınlatıcı, ek bilgiler içeren ya da kaynak belirten yazılara “dipnot” denir. Yazıyı oluştururken başka kaynaklar-dan da yararlanırız. Bu kaynaklar, hazırladığımız metinde dip not olarak verilmelidir. Bu dipnotlar, yazının rastgele değil, ciddi kaynaklardan yararlanılarak bir emek sonucu hazırlandığını gösterir.

Dipnot koymanın şu yararları vardır:

• Yazıda savunulan görüşlerin doğruluğunu desteklemek

• Bilgilerin kaynağını belirterek yazanın katkısını ortaya koymak

• Bilgilerin doğruluk ve güvenilirliği konusunda okuyucuya denetim imkânı vermek

• konuda yazmak isteyen başka kimselere başvuru imkânı sağlamak

Kaynakça Hazırlamak

Bir yapıtın hazırlanma sürecinde yararlanılan kaynakların verildiği listeye “kaynakça" denir. Kaynakçada yararlanılan kaynakların yazarı, adı, hangi yayınevi tarafından yayımlandığı, basım yeri ve tarihi gibi bilgiler yer alır. Kaynakçaya bibliyografya da denir.

Tansel, Fevziye Abdullah, İyi ve Doğru Yazma Usulleri, Kubbealtı Neşriyat, İstanbul, 1985.

Burada yazıyı veya eseri hazırlarken yararlanılan bir kaynak hakkında bilgi verilmiştir. Yararlanılan eserin yazarı “Fevziye Abdullah Tansel” olduğu, eserin adının “İyi ve Doğru Yazma Usulleri” olduğu, eserin “Kubbealtı Neşriyat” tarafından yayımlandığı, “İstanbul”da basıldığı ve basım yılının da “1985” olduğu gösterilmiştir

 

SON EKLENENLER

Üye Girişi